Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

27 Kasım '06

 
Kategori
Aşk - Evlilik
 

Bana birşeyler anlat...

Bana birşeyler anlat...
 

"Bana birşeyler anlat" diyor... Aslında anlatmak istediğim pek çok şey var... Ona söylemek istediğim ama söyleyemediğim...Şimdi "bana birşeyler anlat" deyince ne söyleyeceğimi bilemiyorum...Belli ki canı sıkkın, belli ki dünyanın ona karşı olduğunu düşünüyor, belli ki kendini hiç bir yere ait hissettmiyor şu an...Öyle kopmuş, öyle yalnız, öyle savrulmuş bir halde...Birini yanında hissetmek istiyor...Biri yanında olsun, biri ona destek olsun, biri onu şımartsın, ona kıymetli olduğunu, herşeyin üstünde olduğunu hissettirsin istiyor...

Susup kalıyorum...Böyle zamanların hayatın en zor zamanlarından biri olduğunu düşünüyorum.Çünkü insan böyle zamanlarda tüm kalbiyle onun için bir şeyler yapmak, ona en güzel cümleleri söyleyip kalbini rahatlatmak isterken boğazından ne bir ses çıkıyor ne de aklına o her zamanki süslü yaldızlı kelimeler geliyor...Akıl kapkara, derin, boş bir çukura dönüşüveriyor...Oysa birine olan sevgini en çok böyle zamanlarda göstermen gerekiyor...Onun en çok böyle zamanlarda senin sevgine ihtiyacı oluyor...Ve sen en çok böyle zamanlarda çaresizce susyorsun... Kelimelerin tükeniyor...Belki de aslında hiç bir şey yapmana gerek yok...Elini tutman, gözlerine bakman ya da ona sarılman yeter...Peki ya çok ama çok uzaktaysan... Elini tutup ona sarılma şansın yoksa? İşte en çok o zaman kelimelerin büyüsüne ihtiyacın oluyor...

Biri öldüğünde ya da biri hasta olduğunda, biri keder içindeyken, biri çaresizken o kelimeler nereye uçar gider? Şu bildik ve çok tanıdık, işin garibi üzerine pek fazla düşünmediğin, sadece büyürken öğrendiğin, sana öğretilen kelimelere sığınmak istersin...Oysa ne anlamsız ve değersizdir onlar...Tıpkı çok çiğnenmiş bir sakız gibi bayatlamış acılaşmış bir tad bırakır söyleyenin de, sözün muhatabının da ağzında... "Başın sağolsun" dersin mesela...Ya da "geçmiş olsun" "Üzülme" dersin ya da...İşte bu dünyanın en anlamsız sözüdür "üzülme"... Üzerine çokça düşünürsen bir daha üzgün bir adama bu kelimeyi söylemezsin...Bilirsin çok anlamsız ve bir o kadar da değersiz olduğunu...Susmak ve onun omuzuna elini koymak çok daha iyidir bilirsin... Çünkü elinden akan enerjiden hisseder o senin içindeki üzüntüyü...O an, onunla bir olduğunu, acısının birazını sırtlandığını, yükünün hafiflediğini hisseder...

"Bana birşeyler anlat" diyor...Elimi uzatıp elini tutmak istiyorum ama aramızda kilometreler var...Elimi kalbinin üzerine koyup içinden acıyı kendime almak istiyorum ama aramızda kilometreler var...Susuyorum...Ve nefes alış verişlerimden hissetmesini umuyorum...

RESİM:Tatyana Gorshunova

 
Toplam blog
: 408
: 1090
Kayıt tarihi
: 17.06.06
 
 

Gazetecilik okudum... Ama gazeteciliği sırf yazabilme serüvenine bir adım daha yaklaşabilmek için ok..