Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

02 Nisan '10

 
Kategori
Güncel
 

Banu Avar'ın müthiş haber kaynağı!

Banu Avar'ın müthiş haber kaynağı!
 

Türkiye düşmanı Türk Büyükelçisi ihanet planının imza töreninde!!!


Daha önce bir blogumda bahsetmiştim, "zaytung.com" diye müthiş komik bir asparagas haber sitesi var. “Dürüst, tarafsız, ahlaksız haber” sloganıyla yayın yapan site, sloganından da kolayca anlaşılacağı üzere bir mizah yayını… Doğrusu Zaytung işini mükemmel denecek derecede güzel yapıyor. Güncel konularda kaleme aldıkları uydurma haberleri o kadar zekice bir yaklaşım ve mizah ustalığıyla işliyorlar ki, sitenin yabancısı olup da dikkatli incelemeyenlerin o haberlerin aslında asparagas olduğunu ilk bakışta anlamaları pek de kolay değil. Hele bir de dünyaya gerçekleri öğrenme değil, kendi gerçeğine kanıt arama gözüyle bakanlar için bu daha da zor. Geçenlerde Zaytung’da yayımlanan bir “haber” ulusalcı kesimin bazı temsilcilerini, Hürriyet gazetesini ve ondan alıntı yapan gazete ve televizyonları bu anlamda müthiş bir tuzağa düşürdü. Esasında yaşanan tam bir skandaldı; ancak medyada sessizce geçiştirildiği için bundan fazla kimsenin haberi olmadı.

Neydi bu haber ve skandal derseniz, özetlemeye çalışayım: ABD ve İsveç’te “Ermeni Soykırımı”nı tanıma tasarılarının geçtiği, Türkiye’nin de bunlara o ülkelerdeki büyükelçileri geri çağırarak karşılık vermeye çalıştığı günlerde Zaytung'da uydurma bir haber yayımlandı. (Bakınız: Sierra Leone'de Unutulan Büyükelçi Çareyi Ermeni Tasarısında Buldu”. http://www.zaytung.com/haberdetay.asp?newsid=5135 )

Zaytung’un "haber"ine göre, 12 yıldır Türkiye'nin Sierra Leone Büyükelçiliği görevinde bulunan Orhan Emin Türköne, Sierra Leone meclisinden Ermeni tasarısını geçirmek için lobi faaliyeti yürüttüğünün tespit edilmesi üzerine görevinden alınmıştı. Büyükelçi Türköne, bu çalışmaları aslında kendisini Türkiye’ye geri çağırtmak amacıyla yapmıştı. Bunun için akıl almaz lobi faaliyetleri yapmış, Facebook'da duvarına “offff be ne pis doğradık Ermeniler’i :)))” yazmaktan tutun, gittiği barların müdavimlerine “Sırf benim dedem 100-150 Ermeni'yi öldürmüş, kemikleri hala bizim bodrumda durur” türünden yalan yanlış bilgiler vermişti!

Şöyle IQ’su iki haneli sayılarda dolaşan insanların bile uydurma olduğunu kolayca anlayabileceği bu “haber”i Ermeni lafını duyduklarında gözleri dönen bazı kişiler gerçek sanmış, ayrıca bunu Dışişleri Bakanlığı’nı ve dolayısıyla AKP’yi eleştirip yıpratmak için harika bir fırsat olarak görmüşlerdi. Ulusalcı sitelerin müdavimleri hemen haberin üzerine atlayıp “Türkiye düşmanı Türk büyükelçisi: Orhan Emin Türköne” gibi başlıklarla haberi birbirlerine forward etmişlerdi! E, insanın gözü milliyetçilikle kör olmasın bir kere... Gözünün gördüğü somut gerçeğe inanmaz ama ondan bundan duyduğu yalanlara kolayca inanır.

Ancak işin asıl komedi yanı bundan sonra başlıyor. Ulusalcı sitelerin bu uydurma haberde adı geçen büyükelçi (kendisi de uydurma, böyle bir büyükelçi yok) aleyhine başlattıkları kampanyadan haberdar olan Ermeni yazar Harut Sasunyan, Armenian Weekly sitesinde bu aptalca tepkileri ti’ye alan bir yazı yayımlıyor. Bunun üzerine Hürriyet gazetesi de Harut Sasunyan’ın Zaytung’un uydurma haberine inanıp komik duruma düştüğünü belirten bir haber yayımlıyor. Hürriyet’in bu haberini Türkiye’de birçok gazete, televizyon ve internet sitesi alıp “Zaytung Ermenileri ters köşeye yatırdı”, “uydurma habere inanan Ermeniler komik duruma düştü” gibi başlıklarla veriyor.

Yani olayın arka planından hiç haberi olmayıp da Hürriyet’in haberini okuyanlar Zaytung’un asparagasına ulusalcı sitelerin değil Harut Sasunyan’ın ve Ermenilerin inandığını öğrenmiş olacak. Oysa gerçekte durum tam tersi; Zaytung’un haberinden gaza gelip öfkeye kapılan Sasunyan değil, bilumum ulusalcı siteler!

Komedi burada bitse gene iyi! Yine ulusalcı kesimin sözcülerinden Banu Avar, Kanal B televizyonunda katıldığı bir programda Zaytung’un söz konusu “haber”ini gerçek ama fazla kimsenin duymadığı müthiş bir bilgi olarak sunup sözüm ona ifşa ederek allaya pullaya yorumluyor! Avar konuşmasında, “Peki siz Sierra Leone örneğini duydunuz mu?” sorusuyla söze başlayıp “olay”ı özetliyor, ondan sonra da “yani aslında kendi aydınlarımız da ayağımıza kurşun sıkıyor, başka ülkelerden yana çalışıyor” diyerek fırsattan istifade aydınları bi güzel topa tutuyor! (Avar’ın konuşmasını şu linkten izleyebilirsiniz : http://alkislarlayasiyorum.com/icerik/28437/)

Zaytung’un asparagası Avar’ın, o kadar işine gelmiş ki, inanılması güç ve gazeteci jargonuyla mutlaka “check” ettirilmesi gereken bu “haber”e hiç tereddütsüz inanmış. Haberde, “aydın” dediği entelektüellere vurma fırsatı var mı? Var; o halde yalan mı gerçek mi doğrulatmaya hiç lüzum yok, vur gitsin! Sonunda sen rezil olacakmışsın, ne gam. Zaten bu ülkede her şey olunur bir tek rezil olunmaz. Önemli olan o anda o kanalı izleyen kitleyi yönlendirebilmek. Zaten gözü dönmüş milliyetçi-ulusalcı anti-entelektüalizmin asli görevi de bu. Yalan, çarpıtma, dezenformasyon, karalama, karakter infazı, psikolojik savaş, provokasyon, nefret üretimi…

Banu Avar yıllar boyu bu ülkenin devlet televizyonunda program yapan bir sunucuydu. Orhan Pamuk’un Nobel Edebiyat Ödülü aldığı günlerde sözde ödül törenini aktarmak için gittiği İsveç’te o etkinlikle ilgili haber vereceği yerde, İsveç aleyhine, ödül töreniyle hiç alakası olmayan, Türkiye’yle İsveç’i birbirine düşürecek bir program yapmış ve bundan dolayı tepki almıştı.

Yukarıda özetleyerek anlatmaya çalıştığım olay aslında bu ülkede birilerinin bu toplumu zıvanadan çıkarıp delirtmek, toplumun üyelerini hem birbirilerine hem de dünyaya düşman etmek için ciddi ve sistematik bir faaliyet yürüttüğüne işaret ediyor. Bu yolda yalan üretip sonra da o yalana kendileri inanıyor; kendileri inanmakla kalmıyor etrafında onlara kulak veren zavallıları da inandırıyor. Son yıllarda birbiri ardına ülke gündemine sokulan “şeriat geliyor”, “Malezya olacağız”, “mahalle baskısı var”, “sivil diktatörlük”, “sivil vesayet” gibi propagandaların arkasında hep aynı kesim, aynı kişiler var.

O yüzden hemen her yazımda söylediğim şeyi bir defa daha söylemek istiyorum: “SİZE YALAN SÖYLÜYORLAR!”

Ey insanlar, bu yalan tüccarlarına, bu korku tacirlerine, hayatımızı cehenneme çeviren bu nefret jeneratörlerine inanmayın.

 
Toplam blog
: 431
: 3853
Kayıt tarihi
: 30.06.06
 
 

Anahtar kelimeler: Antep, İstanbul, Haziran, İkizler, Beşiktaş, MÜ İletişim Fakültesi, Gazetecilik. ..