- Kategori
- Gündelik Yaşam
Batı kanadı

Günler kısalıyor, mevsim sonbahara girmekte.
Artık geceleri TV başında daha çok süre geçirmemiz kaçınılmaz. Ama siz de bütün kanalları dolduran o boş, sabun köpüğü gibi hafif dizilerden şikayetçi iseniz, lütfen bu yazımı okumaya devam ediniz!
Üzülerek belirtmeliyim ki TV leri dolduran bu diziler çoğunlukla ilköğretim yaş grubu seviyesine hitap eder içerikli. Diyaloglar çok zayıf, mesajların içi boş. Diziyi üç ay sonra tekrar izlemeye başlasanız bile bir şey kaçırmamış gibi anlayabiliyorsunuz.
Sanki mahallemizin dizisi gibi sunulan bir bölüm dizi ise birbirlerine aşırı ve nevrotik şekilde kötü davranan, devamlı kötülük planlayan uyumsuz vulgar tiplerin yaşamlarını sanki doğal yaşamlarmış gibi veriyor.
Bir başka grup dizi ise şiddeti yüceltme hedefi güdüyor sanki. Alabildiğine karanlık, şiddet yanlısı, devamlı birbirini tehdit eden (en çok 100 kelimelik bir dil zenginliği ile ve belli yöre şivesiyle konuşan Mafia özentileri) ve kanlı gözleri ile devamlı birbirlerine bakarak anlaşmaya çalışan dizi karakterleri toplumun genç kesimini şiddete özendirip duruyorlar!
Toplum olarak bu diziler sayesinde hepimiz lümpenleşip gideceğiz diye korkarım!
Aklı başında, eğitimli, özgür vicdanlı, iyi yürekli, kurallara uyar, yardımsever, sorumluluk sahibi sessiz çoğunluk vatandaşın bütün bu dizileri hak ettiğini düşünmüyorum.
Vasıfsız dizilerin ve boş show programlarının Türk insanının akıl ve zekasına bir hakaret olduğunu düşünüyorum..!
Bir süreden beri TV’lerde bu yayın politikası bana hitap etmediğinden, çoğunuz gibi ben de sadece belgesel programlarını izliyorum. Ama artık galiba belgesellerde tükendi ki, artık tekrarlara girdiler. Hepimiz neredeyse aslanların yaşamı konusunda uzman olduk!
İşte bugünlerde TV kanallarının birisinde öyle zekice çekilmiş bir dizi keşfettim ki, TV’lerdeki genel entelektüel düzeyden memnun olmayan herkesin mutlak izlemesi gerek!
Bol ödüllü olduğunu okuduğum West Wing (Batı Kanadı) dizisi bu.
ABD başkanlık konutundaki idari personelin çalıştığı Batı kanadındaki çalışma yaşamını derin bir zihinsel yoğunluk içerisinde anlatan, birbirine girift bir şekilde iç içe geçmiş bir olaylar zinciri içinde üst düzey politik ilişkilerin, kendisini dünyanın en büyük ülkesinin en üst yöneticisinin çevresindeki sarmal olayların içine kaptırmış insanların hikayesi.
Başkan Bartlett rolünde Martin Sheen oyunculuğunu konuşturuyor. O ve danışmanları Leo,CJ,Sam,Charlie,Donna ve Josh; son derece iyi yazılmış diyaloglar içeren güçlü bir hikayeyi bize yansıtıyorlar. Eminim ki bu dizi ileride üniversitelerin politika kürsülerinde ders olarak verilecek.
Mesajlar ve espriler gerçekten çok yoğun ve makinalı tüfekten gelir gibi peş peşe, Kendinizi tamamen filme konsantre edemezseniz, hikayeyi kaçırmanız olası. Hele Leo ve Başkanın diyalogları içinde yer yer Şekspiryen mesajlar var.
Başta söz ettiğimiz yerli dizilerdeki temanın aksine, başkanın ekibi ilişkilerinde çok kalburüstü. Bulundukları pozisyon gereği insani zaafları işlerinden uzak bulundurmayı biliyorlar; öyle kıskançlık, çekememezlik, grupçuluk, ön yargılar, husumet vb. hiçbir olumsuz duyguyu içlerinde barındırmaları mümkün değil. Ekip duygusu kuvvetli, insanlar uyumlu, işlerini fazla sorgulamadan yapıyorlar ama katılmadıkları bir konu olursa, bunu başkanın yüzüne söyleyecek kadar özgüvenleri var( bu arada başkan bu gibi durumlarda başkanlığını bırakıp, Bartlett olarak dinleyecek kadar demokrat ve özgürlükçü).
Zaten bu derecede önemli görev yapmalarına karşın karakterlerin hiç birisinin egosu yüksek değil.. (Biz deki her fırsatta kullanılan
Sonuçta bu dizi çok zekice. Entelektüel açlığınızı gidermek için bire bir! İzleyiciye olumlu mesajlar veriyor, bol ödül almış!
İngilizceden anlayabilir veya alt yazıları okumaya razı iseniz, kaçırmamanızı öneririm.
Not: Editörler reklam olmasın diye kanalın adını vermeme razı olmayabilir, bu açıdan bir ip ucu vereyim:iş kanalında!