- Kategori
- Deneme
Bayan Şukufe ile Selim Bey ve Mr & Mrs Q

Mevsim, sohbaharken, İd'mi? -Super ego'mu
İd; Deli dolu, çılgın, laf dinlemez, sorumsuz, gözü pek, ahlaki değerlere kıymet vermeyen, bilinçsiz, ihtiyacı neyse, onu almayı hedeflemiş, eğlenceli. Adı: Bayan Şukufe Ego; Organizatör, yönetici, değişken, yirmi dört saat çalışan, emir kulu. İşi; Bayan Şukufe ve Selim Beyin emirlerini yerine getirmek, bunu en iyi şekilde organize etmek. Adı: Mr & Mrs.Q Super Ego; Aklı selim, kuralcı, ahlaki ve toplumsal değerleri barındıran, sağ duyulu, ağır ağabey, hafiften korkak ve takıntılı. Adı: Selim Bey Bu üç uluslararası vatandaşımız, doğduklarından beri, milyonlarca ruhta yaşarlar. Birbirlerine, prangalarla bağlı olup, beraber yerler, beraber içerler, birlikte uyanır, birlikte uyurlar. Bayan Şukufe ile Selim Bey, sürekli kavga ederler. Müzmin muhalefettirler çoğunlukla. Bazı beyinlerde, Şukufe Hanım, bazı beyinlerde, Selim Bey kazanır kavgayı. Bazen de, berabere kalırlar. Bu tüm insanlık için, en muhteşem sonuçtur. Bu durumda, sağlıklı insanı yaratırlar. Sağlıklı, dengeli insan da, yanlış yapmaz. Ne insanlar arası, köşe kapma yarışı olur, ne hırsızlıklar olur, ne öldürmeler. Herkes başkasının hakkını gözeterek, saygı duyarak yaşar. Misler gibi bir hayat sürülür. Geçenlerde, X' in hayatında, bir gelişme oldu. Kafası karıştı. Dengeleri bozuldu. Bir; Bayan Şukufe, bir; Selim Bey, gelip vırvır konuştular. Dur durak bilmediler, saat, gün kavramlarını kaybettiler. Mr & Mrs. Q da, ellerinde onlarca proje ile, kapısında bekliyordu. Kafasında, buruşmuş fötr şapkası, kollarında, kolluklar. Yükü en ağır olan oydu. Kim kazanırsa, ona göre organize edeceği, projeleri taşımaktaydı. X pek e kabir idi. Yatağında uzanmış, öylece bakıyordu tavana. Çokta yorgundu. Kimi dinleyeceğini bilemiyordu. Karar verdi, 'bu böyle olmayacak' dedi. En iyisi, hepsini toplantıya çağırıp, nihai kararı vermekti. Yolu çizmekti. Ama çalıştırdığı, müdürler de, onu bayağı zorlayacağa benziyordu. Of bu kararsızlık ne kötü bir şeydi. X aşık olmuştu. Hani derler ya, ruh ikinizi bulmuştu. Evliydi. Çocukları vardı. Sevilip, sayılan biriydi. Ne yapacağını, nasıl bir yolda ilerleyeceğini bilmiyordu. Saat tam 09:00 da, herkes toplantı salonunda yerini almıştı. Bayan Şukufe, üstünde gök kuşağı, tiril tiril elbisesi, saçlar beline kadar, yüzünde yaramaz bir ifadeyle, seke seke neşeli girmişti içeri. Arkasından, Selim Bey geldi. Son derece şık ve ağır başlı takım elbisesi ve yüzünde efendi bir tebessüm ile, kendinden pek bir emindi. En son Mr & Mrs.Q girdi içeri. Hafif kırlaşmış saçları, birbirine karışmıştı. Belli ki, saçlarını bile tarayacak vakit bulamıyordu. Bu Bayan Şukufe ile Selim Bey, ne çok faraziyelerde bulunuyorlardı. Her saniye, yeni organizasyonlar yapmak zorunda kalıyorsunuz. Gözlerinin feri sönmüş, omuzları yere yaklaşmıştı. Koltuk altındaki dosyaları, taşımakta zorlanıyordu... ' Buyrun, sizi dinliyorum, söz sizin 'dedi X. Atladı, Bayan Şukufe; 'günaydın efendim, pek iyi gözükmüyorsunuz. Ben sizi hemen iyileştireceğim. Bakın efendim, yıllarca, bir ölüden farksızdınız. Kimse, sizin verdiğiniz emeği vermedi size. Üstelik , çok ta vaktiniz kalmadı. Sevdiniz, sizi seven birini de buldunuz. Ne düşünüyorsunuz, koşun gidin yaşayın, yaşayacaklarınızı. Valla ben hiç düşünmezdim. Kaç senedir, uyuyamıyordunuz? Hangi gününüz, hastalıksız geçti. Bakın, onunla ne hastalık kaldı ne uykusuzluk. Hep gülüyorsunuz, pek te bir güzelleştiniz. Çocuklarınız mı?, büyüdüler onlar. Yarın onlar sizi bırakıp gidecekler. Siz onların hep yanında olacaksınız, ama sevgi de sizin yanınızda, olduğu sürece, elbet. Amannnn, düşünmeyin, nereye varacaksa varsın. Hesapsız, kitapsız olun. Yüreğinize bakın. Hadi gelin benle, gidelim bir koşu, sevgiye....' Selim Bey, pek küçümser bakıyordu, Bayan Şukufe'ye. 'Aman Allahım, şu kadına da bakın, akıllanıp uslanmayacak. Ne sorumsuz şey.Aşkmış..peh!!! Elimden gelse, boğacağım, yok edeceğim onu.' Ama onun karakterine uygun değildi tabii.. 'Efendim, siz, yıllarca emek verdiğiniz. Saygıyı, itibarı , satatüyü ve yetersiz dediğiniz sevgiyi gördünüz. Eşiniz, herkesin aradığı biri. Olsun, duygusu olmasın. Ne olur ki? Güvende misiniz?, paranız var mı? evet mi!, sizi dövüyor, aldatıyor mu? Hayır! Evlatlarınıza gelince, onlar genç, tecrübesizler, anlarlar mı sizi sanıyorsunuz? Sevgi eksikliğinizi, beklentilerinizi, umutlarınızı? Babaları mükemmel onlara göre. Değer mi, evlatların gözünde değerinizi düşürmeye. Etraf ne der size, bu yaştan sonra azdı kadın demezler mi? Geçin bunları, efendim, hiç bir aşk, bunca yıkıma değmez. Siz efendi, efendi, devam edin yaşantınıza. Sakın ha bozmayın, aşk bir yerde biter, bu yaştan sonra parasızlıkla mı mücadele edeceksiniz bir de? Milletin maskarası mı olacaksınız?' Mr & Mrs Q habire, yeni dosyaları çıkarıp çıkarıp, koyuyor masaya. Şaşırıyor. Bu tartışmada, bir bakıyor Bayan Şukufe kazanır gibi oluyor, bir Selim Bey. X' in gözlerine bakıyor sürekli. Kararı hangisinden yana verecek diye. Ona göre planlayacak X' in hayatını.... Saatler geçiyor, günler, aylar.Toplantı devam ediyor....... Birden, ışıklar sönüyor, görüntü gidiyor. Kamera çalışmıyor. İçerde ne karar verildi bilinmiyor. Toplantı salonunun kapısı açılıyor. Tek bir kişi çıkıyor içerden. Kapı tekrar kilitleniyor. Mr & Mrs Q, ter içinde koşturuyor, yeni projeyi dökmeye. Soruyorlar; 'karar ne 'diye. Konuşmuyor. 'Çok çalışmam lazım, çok' diyerek devam ediyor yoluna...