Ben ahlaksızım ! Çünkü....

*Kadının öteki cins olmadığı ve eşit olduğu bir dünyayı düşlüyorum !

*Kadının bedeninin, namusunun, geleceğinin tek sahibi olduğunu, kaç çocuk doğuracağına öncelikle eşinden de öte onun karar vermesi gerektiğini çünkü çocuğun gerçek sahibinin annesi olduğunu savunuyorum !

*Kadının yaşamın nesnesi değil, öznesi olduğunu,

*Kadının eğitim hakkının en temel ve en ivedi hakkı olduğunu,

* Çalışma hayatında mutlaka eşit olarak yer almasını,

*Sosyal yaşama eşit olarak katılmasını,

* Kadın/anne ve çocuk sağlığının çok çocuk doğurmaktan önce geldiğini nüfus ve aile planlamasının zorunlu sosyal devlet politikası olması gerektiğini,

*Kadının evlilik yaşının sadece yasalarda değil mutlaka fiiliyatta da en az 17 olması gerektiğini, imam nikahlı evlilikler hakkında Cumhuriyetin savcılarının görevlerini yapmalarını,

*Öncelikle yasalar önündeki eşitliğini,

*Sonra da mutlaka uygulamada eşit olması gerektiğini,

*Bütün bunlar içinde yani eğitim, çalışma ve sosyal haklarda eşitlik için , zorunlu temel eğitimin kağıt üstünde kalmayıp fiiliyatta uygulanması için ev ev, köy köy , mahalle mahalle gereğinin yapılmasını , vergi iadesi/muafiyeti , ucuz kredi, ücretsiz kreş , eşit iş eşit ücret , erken emeklilik, uzun süreli ücretli doğum izni gibi kadın lehine kotalar konulmasının zorunluluğu olduğunu,

*Yeni Sosyal Güvenlik Yasa tasarısında kadınların çalışma haklarının tırpanlandığını, geriye götürülmek istendiğini bu girişimin kadını eve kapatma politikaları olduğunu, emekçilerin bundan böyle ancak mezarlarında emekli olabileceğini , bu yasanın sosyal devletin bitişinin ilanı olduğunu ve bu cuma günü emek platformunun düzenlediği işi bırakma eylemini sonuna kadar desteklediğimi,

*Kadının sözde ve vitrin olarak değil özde olarak siyasetin içinde yer alması gerektiğini, bunun içinde kadın lehine kotaların zorunlu olduğunu,

*Kadın haklarından SORUMLU bakanlık gibi, beni korunması gereken aciz bir yaratık yerine koyan aşağılayıcı bir ifadeyi asla kabul etmediğimi ,

*Genelevlerin kapatılıp, kadın sığınma evlerinin açılmasını,

* Töre cinayetleri, kadın intiharlarının önüne geçmenin devletin zorunlu politikası ve görevi olduğu,

*Her türlü şiddete hayır diyerek , her kadın ve her anne gibi savaşı değil BARIŞI ,

*Kadının birey olmasına tahammül edemeyen, onu bir zar parçasından ibaret görüp kayıtsız şartsız ailenin içinde var eden," katli vaciptir "zihniyetlerin nefesimin yettiği sürece karşısında olduğumu,

*İnsanın cinsinden, ırkından, dininden, mezhebinden, sınıfından dolayı öteki olamıyacağını, ezilenler adına ezenlerin karşısında olduğumu ve olacağımı,

* Çocuklarımın tek bir din ve mezhebin öne geçirildiği bu günkü içeriği ile zorunlu din dersine asla tabi edilemiyeceğini, dinin evrensel , çoğulcu, eleştirel boyutlarda öğretilmesi gerektiğini,

* Özgürlüğün ancak eşitlik içinde var olabileceğini, gerisinin boş laf, aldatmaca olduğunu,


*Tek Yolumun Atamın önümde açtığı aydınlık yol olduğunu,

*Son nefesime dek, bilip de susmayacağımı, uyumayacağımı ve asla uyutmayacağımı

Savunuyorum.

Sadece savunmakla kalmayıp içselleştirerek hayat felsefem olarak yaşama geçiriyorum kızlarımı da aynen kendim gibi sözümle ve özümle bir yetiştiriyorum.

Gerek özel yaşamımda gerek iş yaşamımda, karşıma çıkan her fırsatta bedelini ödemeye hazır ve bir nefer gibi ilkelerimin ve öncelikli değerlerimin savaşını veriyorum.

Ve bütün bunlar ahlaksızlıksa ben AHLAKSIZIM !

Çünkü ben FEMİNİSTİM !

Çalışan kadın olduğum , üstelik de boşanık çalışan kadın olduğum için KATMERLİ AHLAKSIZIM !

" Feministler ahlaksızdır " (Diyanet İşleri Başkanının resmi web sitesindeki açıklamasından)

Ve Sizi hala laik demokratik ve hukuk devleti olan Türkiye Cumhuriyetinin Savcılarına ihbar ediyorum !