Ben her bahar aşık olurum!

Yağmurlara meleklerin hüzünlü anlarında döktükleri gözyaşlarıdır derler!
Kuşlarında aslında hüzün’den şakıdıklarını!
Ama bana her zaman huzur verir yağmur, ve kuşların cıvıltısı.
Bazen acımasızca düşsede kocaman damlacıklar, delik deşik etselerde toprağı.
Hep kötümser olmamak gerek, bazen de adeta sevişirler rüzgarla.
Kuşlar ise aşk fısıltıları ile aynı sesi çıkartırlar bana göre!

Ellerindeki kitapla başını ıslanmaktan koruyarak kaçışan gençleri hiç anlamam.
İlk gördükleri kocaman bir ağacın altına sığınmaya çalışırlar.
Tıpkı eski Türk filmlerinde olduğu gibi!

Küçük bir çakıyla kazınmış isimler takılır gözlerine.
"Ahmet, ayşe'yi seviyo"
Yağmur bu defa ruhlarını ıslatır yeşertir.
Korkuları geçer, derin düşüncelere dalarlar.
Sevdikleri gelir akıllarına.
Daha önce kaç kişi ağlamıştır acaba bu ağacın altında diye.
Kaç sevgili sarılmıştır birbirine,
Kimbilir kaç başı boş kedi uyumuştur gölgesinde.
Ne sırlar gizlidir kimbilir bu ağacın gövdesinde!

Çiçekler için de bayram gibidir yağmur.
Daha çok sarılırlar toprağa.
Sanki bir çocuğun oyuncağını bırakmak istemeyişi gibi.
Sadece sevdiceğinize sunarsanız izin verirler koparmanıza.

Bahar'ın her gelişinde çok uzaklara gider aklım.
Deli dolu geçen gençlik yıllarımı hatırlatır bana.
Yine, yeniden aşık olurum.
Kalbimin derinliklerine duyarım yağmurun sesini.
Kuşların cıvıltısı hep ruhumu okşar.

Bu sesleri sizlerde duyabilirsiniz eminim.
Sadece kapatın gözlerinizi ve dinleyin...
Özellikle yapayanlız yürürken.