Bir zamanlar Milliyet Sanat dergisi

Milliyet Sanat Dergisi, bugün de yayınını sürdürmektedir. İlk sayısı 29 Eylül 1972 tarihinde çıkmıştı. Dergi, o zamanlar ve uzun bir zaman ücretsiz olarak Milliyet Gazetesi'yle birlikte veriliyordu. Gazeteler o zamanlar daha bir kültür ve eğitime ağırlık veriyordu. Haftanın belli bir gününde Milliyet Aktüalite, Milliyet Sanat ve Milliyet Çocuk ekleri vardı ve hepsi ücretsiz dağıtılıyordu. Milliyet Gazetesi'nin yine gazetenin içinde verdiği ve katlandığında sekiz sayfa olan "Elli Yıllık Yaşantımız" adlı bir eki vardı ki, Türkiye Cumhuriyeti'nn kuruluşu bir resimli roman gibi anlatılıyordu. "Elli Yıllık Yaşantımız" dört cilt olacaktı. Ancak, birinci cildi bitti ve devamı gelmedi. Gerçekten çok güzel bir belge olacak olan bu ekin neden durdurulduğu hiç açıklanmadı.

Milliyet Sanat Dergisi, zamanının en ciddi ve en kapsamlı sanat dergisiydi. Kütüphanemde ciltleyerek saklayadığım bu dergiler bugün bile yararlanılacak kaynaklardır. Hattâ şunu bütün açık yürekliliğimle söyleyeyim, bugün yayınlanan birçok dergi, Milliyet Sanat'ın o ilk sayılarındaki bilgiye ve içeriğe ulaşamadı. Üstelik gazete kâğıdına basılan bu dergiler görsel bakımdam da oldukça doyurucuydu. Benim de ilk sanat yazılarım bu dergide yayınlanmıştı. Onun için Milliyet Sanat benim her zaman ilk göz ağrım olmuştur. Kimbilir Sanat Tarihi eğitimi almamı bile belki bu dergiye borçluyumdur. Çünkü, bana sanatı ve edebiyatı gerçekten sevdiren bir dergiydi. Televizyonun olmadığı o yıllarda bizler sanatçıyı, edebiyatçıyı ancak gazatelerde ya da sanat dergilerinde görürdük.

Milliyet Sanat, çok uzun zaman sonra parayla satılmaya başlandı. Parayla satılmaya başlanınca rakipleri de çıkmaya başladı. Gerçi bunlardan çok önce çeşitli sanat edebiyat dergileri yayınlanmaktaydı ama yeni görsel içerikleri ve lüks kâğıda baskılarıyla, yeni çıkan dergiler daha çok okura ulaşıyordu.

Baskı teknikleri geliştikçe dergilerin görsel malzemeleri de zenginleşmeye başlamıştı. Görsel malzemenin çoğalması yazıyı azalttı. Böylece bir zamanların sanat, edebiyat dergileri ne yazık ki "popüler" olmaya başladı. Elinize aldığınız dergi yüz sayfa ise bunun belki de on sayfası yazı olarak toplanabilirdi. Geri kalan doksan sayfası ise reklamlar ve konu fotoğraflarına ayrılmaya başlanmıştı.

Reklam elbette önemli bir gelir kaynağıdır. Özellikle sanat konusunda bir yazının görsel malzemelerle desteklenmesi elbette çok önemlidir. Ne var ki bunu yaparken ölçü çok kaçtı. Yazı okuyamaz olmuştuk.

Onun için ben sık sık Milliyet Sanat Dergisi'nin eski sayılarını okurum. Bugün bile o sayfalarda keşfettiğim çok önemli konular vardır.

Elimdeki Milliyet Sanat Dergisi koleksiyonundan siz blog dostlarıma da "kapaklardan" bir küçük derleme yapıp "Galerimde" sergiledim. Umarım hoşunuza gider. O günün konularını şöyle bir hafızanızdan geçirirsiniz. Ayrıca, bu yazının fotoğrafını da Milliyet Sanat'tan değil de, yazının başında söz ettiğim "Elli Yıllık Yaşantımız" eklerinden seçtim.

Milliyet Gazetesi, her zaman okuruna önem ve değer veren bir gazete olmuştur. Şu yazılarımızın yayınlanması bile bunu göstermiyor mu?