Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 
 

kevser şekercioğlu akın

http://blog.milliyet.com.tr/kevser

09 Mayıs '07

 
Kategori
Psikoloji
 

Bitim mi başlangıç mı? Nedir bu yaşadığım?

Bitim mi başlangıç mı? Nedir bu yaşadığım?
 

Birşeyler oluyor ne olduğunu bilmediğim.

Ne aşırı bir sevinç kıpırtısı ne de hüzünlü bir olay beklentisi yaşadığım. Dingin, sessiz bir kabul ediş ve bekleyiş bu hayatla ilgili hiç bir şeyden vazgeçmeden ama. Bitime mi yoksa başlangıçlara mı gebe geleceğim kestiremiyorum. Sürekli bir toplama, toparlanma hali her iki durum içinde geçerliliğini koruyan.

Bitecekse arkamda tamamlanması gereken bir şey kalmasın diye, başlayacaksa yarım kalan işlere vakit harcamamak için sürekli bir karınca hali kararınca olmayan ama. Tamir edilecek ne varsa toparlıyorum. Atılacaklar-satılacaklar-alınacaklar, emanetlerin teslimini hallettikçe seviniyorum. Yıllar önce okuduğum Bir Genç Kız Yetişiyor romanında, bir anneanne torununa "Her şeye son kez görüyormuş gibi bak, hayat sürprizlerle doludur, hep yanında olacaklarını zannettiklerini bir daha göremeyebilirsin, " diyordu. Bu nasihati sanki bana söylenmiş gibi algılıyorum bu aralar. Her gördüğüm daha anlamlı ve değerli geliyor gözlerime. Yılan yavrularım diye sevdiğim çocuklarımı tekrar karnımda saklamak istiyorum neden neye karşı korumam gerektiğini bilmeden ama söylemiyorum kendilerine korkutmamak için ve sorumluluklarını ihmal ederler diye.

Her zaman, her durumda sevdim ben hayatı. Onunla güreşmekten, savaşmaktan, sevişmekten hiç bıkmadım. Bütün bunlar olurken ne o beni ne de ben onu hırpalamadım. Birbirimizden nefret edecek durumlar yaratmadığımız için hala derin, görünmeyen bir büyüklükte severiz birbirimizi. Yıllar önce öğretti bana karmaşalar-kargaşalar arasında sessizce üstesinden gelmeyi. "Bu da geçecek, " dedi içimden bir yerlerden gelen ses. Geçenlere bakarken sustum, suskunluğumu gizleyip, anlamasınlar diye kırılganlıklarımı durmadan vırakladım kurbağa misali.

Kimi zaman bilerek, yüzeysel-duygusuz-boş bakışlı gösteririm kendimi. Bilirim ne kadar bilirlerse kırılganlığını o kadar fazla acıtırlar canını insanın. Kaskatı görüneceksin, damarsız mermer gibi ki sokulamasınlar sokmak için yanına. Ne öğrendin denildiğinde net bir cevabım var uzun süredir. Sevmeyi öğrendim, sevdim, severek yaşadım. Acılarımı bile, onlar öğrettiler bana hayatın ne kadar güzel ve anlamlı olduğunu. Bana ait değil sahip olduklarım, emanetlerin bekçisi değilde refakatçisiyim. Kendimce hiç ihanet katmadan yaşadım yaşadıklarıma. Bu yüzden belkide içimde hissettiğim dinginliğim.

Havaların halleri mi beni böyle hesaba kitaba iten acaba? Sebep nedir yüreğimi sürüklüyor başlangıç sevdalarına? Garip bir ruh hali bu hiç alışkın olmadığım. Hissettiklerim arasında en neti bir mekan değişikliği. Ama bu iyi mi yoksa kötü mü çözemiyorum. Ne uyuyor hiperaktiflik hallerime ne de örtüşüyor manik-depresif nöbetlerimle. Birşeyler olacak da hayırlısı diyelim. Eğer bitmez de devam ederse faniliğim yazarım sonuçta ne olduğunu merak etmeyin. Yalnız artık duyduğum türkülere bile ağlar oldum, bunu söylemezsem de çatlarım, ayrıma uğrasada sevdalarım ben herşeyi herkesleri yalansız çok sevdim ama en çok bahar zamanlarının o katıksız aptallık hallerini.

Uykularım anlamsız bir nöbette. Bedenim ölüyor uykudan geceleri başlıyor beynimin vakitsiz soruları. Beynimse gündüz saatleri uyumak istiyor. Bir uyumsuzluk söz konusu da biraz zaman geçsin anlarız Hanyayı Konyayı. Bir bitime hazırlık yapıyorsam eğer ne yaptığımı bilmeden, herşeye rağmen ben mutlu bir insanım. Bir başlangıca hazırlık yapıyorsam eğer yine ne yaptığımı bilmeden, saklamak istemiyorum kimseden ben mutlu bir insanım. Mutlu olmak çenemi tutmam, tepkisiz kalmam anlamına gelmiyor bu da beraber yaşadığım insanlar tarafından böylece bilinsin.


 
Toplam blog
: 374
: 869
Kayıt tarihi
: 15.01.07
 
 

1965 Akçakoca doğumluyum. Evli ve dört kız annesiyim, küçük bir kızın  anneannesiyim. A.Ü. Halkla..