Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

26 Eylül '13

 
Kategori
Özel Lezzet Durakları
 

Bu cafede çalışanların herkesten fazlası var, eksiği yok!

Bu cafede çalışanların herkesten fazlası var, eksiği yok!
 

Yanımda en sevdiğim arkadaşlarımdan başarılı çocuk Psikoloğu Melis Agrasoy ve onun 7 aylık minik oğlu ile birlikte elimizde puset ve çantalarla, Down Cafe'den içeri girer girmez pozitif bir enerji bizi sarıp sarmalıyor. 

 

İlk olarak, kendini bu çocuklara adamış mekanın yetkilisi Sibel Hanım ve mutfak bölümünde çalışan gönüllü anneler tarafından karşılanıyoruz ve kendimizi tanıtıp, başlıyoruz sohbete.

 

 

Down Cafe'de hepsi İstanbul Zihinsel Engelliler Vakfı (İZEV) okullarında okumuş, 20-30 yaş aralığında yaklaşık 25 genç, dönüşümlü olarak her gün ortalama 5-6 kişilik ekip olacak şekilde, haftada 1-2 gün görev yapıyor. Gerek servis, gerek bulaşık, gerek etrafın temizliği onların sorumluluğu altında. Tabi arkalarında çok sevdikleri Sibel Teyzeleri ve gönüllü anneler de var. Anneler tüm özverisiyle, her zamanki gibi çocuklarının bir numaralı desteği. Hem sabahları dükkana çocuklarıyla beraber gelip, akşam üstü beraber dönüyorlar, hem de gün içinde onlar da gerekirse servise yardım ediyorlar. 

 

Cafe'nin bulunduğu bina, Şişli Belediyesine ait ve kendilerine Başkan Mustafa Sarıgül tarafından bilabedel olarak kiralanmış ve Saruhan Bey isminde bir bey tarafından kurulmuş. Anladığım kadarıyla kendisi de çok ilgili bir baba... Genelde çocuklara destek verenler arasında sayılan diğer isimler, nedense hep annelerden oluşuyor.

 

 

İktisadi bir işletme olup, vakfa yük bindirmemek için, Alternatif Yaşamı Destekleme Derneği kurup, "tost, çay, kahve gibi daha basit şeyleri satışa sunar, gelir sağlarız" diye düşünürken, cesur bir adım atarak, hedef yükseltip, ev yemekleri yapmaya başlamışlar. 

 

O günün menüsü Karnıyarık, Zeytinyağlı fasulye ve Pilavdı. Öncesinde Patatesli kremalı güzel bir çorba içtik. Yemek fiyatları çok makul. Etraftaki iş yerleri ile anlaşma yaparak, toptan fiyatlandırma da yapıyorlar.

 

 

Cafe açıldıktan ve hizmete geçtikten sonra, Üniversitelerin böyle bir kaynağa ihtiyacı olduğu ortaya çıkmış. Özel eğitmenler, okullarda istediği kadar teorik bilgi alsalar da, derslerin yeterli kalmadığı noktadaki pratik ihtiyaçlarını, tezlerini bitirdikten sonra gelip, buradaki gençleri izleyerek, onların verdiği servisi bizzat yerinde inceleyip, arkalarında durulduğunda zihinsel engelli de, bedensel engelli de olsa çocukların ne kadar gelişim gösterip, topluma entegre olabildiklerini, bizzat görme şansı elde etmişler. 

 

 

 

Cafe'nin içi cıvıl cıvıl, rengarenk. Duvarları süsleyen ve aralarında bu özel çocukların yapıtları da bulunan tüm resimler, aynı zamanda Vakfa gelir amaçlı olarak satışa sunuluyor. 

 

 

Biz de giderken öyle kuru kuru, elimiz boş gitmek istemedik ve arzu ederlerse kendileri kullanıp, isterlerse de nakde dönüştürebilecekleri sürprizler hazırladık onlara... Gelir amaçlı değerlendireceklerini belirtip, çok sevindiler.

 

 

Aynı şekilde aklınıza gelen maddi dönüşümü olabilecek her türlü desteği siz de yapabilirsiniz. İster mutfak alışverişi yapıp gidin ve poşet poşet bağışlayın, ister daha büyük bir şey. Sonuçta en basitinden, sebze, meyve ve ya bir paket un bile götürseniz,  bu düşünceli davranışınızdan ötürü, çok çok memnun olurlar, emin olun buna... 

 

 

Sponsorları olmadığı için, yollarına aynı kararlılıkla devam edebilmek için her türlü desteğe ihtiyaçları var. Zamanında Ayşe Arman Hürriyet Gazetesi'nde onlar hakkında bir yazı yazdığında oldukça ilgi görmüş ama maalesef sonrasında bunun hiçbir maddi geri dönüşü olmamış ve konu yine unutulmuş gitmiş. Kolay unutan bir toplum olduğumuz için maalesef ara ara hatırlatmakta fayda var.

 

 

"Bu cafe'de çalışanların herkesten "fazlası var, eksiği yok!" dedim ya başlıkta... Öyle haybeden söylenmiş bir söz değildi bu... İlginçtir ki; normal insanda 46 kromozom varken, Down Sendromlularda 47 kromozom bulunuyor ve bu durumun tek sebebi gerçekten o ekstra kromozom.

 

Sadece Down sendromlu değil, Zihinsel Engelli ve Otistik çocuklar da var burada... Ortak yönleri, hepsinin İstanbul Zihinsel Engelliler Vakfı  okullarında okumuş ve mezun olmuş olması. 


Bir insanın zihinsel veya bedensel engelli olması öyle pamuk ipliğine bağlı ki... En basitinden, doğum esnasında boynuna kordon dolanması bile bir kaç dakika oksijensiz bıraktığı bebeği, zihinsel engelli yapabiliyor maalesef. 


Ama bu Cafe sayesinde sosyal yönleri ve becerileri gelişmiş, birbirinden sempatik bu gençler, korumalı bir ortamda, bu özel durumları suistimal edilmeden, kendilerine verilen işin sorumluluğunda harika işler çıkarıp, istihdam edilmenin verdiği gurur ve özgüvenle topluma ve hayata kazandırılıyorlar. 


Duyduğuma göre, yaptıkları hizmetlerin karşılığında, aylık ortalama 100-150 TL harçlık alıyorlarmış. "Maaş günü geldiğinde, değmeyin keyiflerine" deniyor. İlk iş, emen koşup annelerine hediye almak istiyorlamış. Ne mutlu onlara ve bu şansı onlara sağlamaya aracı olan herkese... 

 

Öte yanda da literatürde "sağlam" olarak kabul edilen ama bütün günü hiç bir şey üretmeden, çalışmadan, kazanmadan geçinen onca insan var aramızda maalesef.

 

Down cafe'de ise tam aksine, bu toplumda "biz de varız" diyerek, çalışma azmi ile dolu çocuklarla karşılaştım, hepsiyle gurur duydum. 

 

Onlar kollarını açmış, topluma daha kolay entegre olmak için herkesi kucaklamaya hazırlar... Hadi hayatınızda güzel bir şey yapın ve bir sonraki arkadaş buluşmanızı siz de Down Cafe'de organize edin.

 

 

Bir bilgi daha; Şu anda Down Cafe'ye ilaveten, fayton tarzı bir mobil cafe ile Metrocity AVM önünde waffle satışı yapıyorlarmış ve yaklaşık 3 ay daha orada hizmet vereceklermiş. Bir yolunuz düşer artık...

Down Cafe İletişim

Adres: Gülbağ Mah. Cemal Sururi Sok. No.1 Mecidiyekoy İstanbul

(Profilo AVM'ye 3-5 dakika yürüme mesafesinde)

 
Toplam blog
: 230
: 5958
Kayıt tarihi
: 03.04.13
 
 

Öncelikle "Üşengeç Şef"e olan ilginiz için sizlere teşekkür ederim. "Şef" denilince aklınıza heme..