- Kategori
- Güncel
Cumhurbaşkanı'm T.C. Anayasası'nı ihlal ediyorsunuz!
Cumhurbaşkanı’m T.C. Anayasası’nı ihlal ediyorsunuz!
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, alışılmış bir Cumhurbaşkanı olmayacağını; koşan, terleyen Cumhurbaşkanı olacağını söylerken; T.C. Anayasası’nı by-pass ediyor.
T.C. Anayasası 104. maddesi uyarınca; Cumhur’un başı, ‘Türkiye Cumhuriyetini ve Türk Milleti’nin birliğini temsil eder; Anayasa’nın uygulanmasını, Devlet organlarının düzenli ve uyumlu çalışmasını gözetir’ hükmüne rağmen siyasi parti lideri tutum ve davranışlarını sergilemektedir.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Anayasa ve hukuk dışı tutum ve davranışları ülkede güven bunalımı yaratmaktadır.
Hiçbir organ, makam veya birey tarafından ‘Yargı yetkisinin kullanılmasında’ hâkimlere ve mahkemelere müdahale edilememesi esası da yargı görevinin bağımsızlığı ilkesinin sonucudur,
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ‘Yargı en başta içindeki Haşhaşileri temizlemeli’ benzetmesiyle; Eylül 1090’da İsmail-i din adamı Hasan Sabah tarafından kurulmuş dini tarikat ve siyasi örgüt olan Haşhaşiler, yirmi asır sonra esin kaynağı mı olmuşlar?
Sayın Cumhurbaşkanı’m İki yıla yakın Yargı’ya yuvalanmış günümüz Haşhaşileri ortaya çıkaran delil ve belgeleri niçin Cumhuriyet Savcılığı’na teslim etmiyorsunuz?
Türk Sanayi Sektörünün ilk ve en kıdemli derneği Türkiye Sanayici ve İşadamları Derneği’ne; (TÜSİAD) ‘Muhatapları Cumhurbaşkanı değilmiş. Sen kimsin ya, sen kimsin?’ ifadesiyle TÜSİAD Başkanı’nın parlamenter sistemde dernek olarak muhataplarının cumhurbaşkanı değil; hükümet ve başbakanı olduğunu açıklaması Erdoğan’ı öfkelendirdi.
Paralel örgüt ile TÜSİAD’ı aynı kefeye koyan Cumhurbaşkanı Erdoğan; ‘Büyük Türkiye’nin ne kadar hasmı varsa bir araya geldi’ ifadesiyle amaçlanan ‘çamur at izi kalsın’ niyeti başta TÜSİAD olmak üzere ülkenin değerli STK’nı şaibe altında tutmaktır.
Diğer yanda Cumhurbaşkanı Erdoğan, Tüm Sanayici ve İşadamları Derneği (TÜMSİAD) 6. Genel Kurulu’nda‘En başta kardeşliğimiz, muhabbetimiz test edildi bu hadiselerde. Birbirimiz arasında bu sarsılmaz muhabbet olmasaydı, inanın bu dava bugün burada olmazdı, ben şahsen bu kürsüde olmazdım’ derken, açıkça bu ülkenin iki STK arasında, işverenin ödediği verginin % 80’i üyelerince ödenen TÜSİAD Başkanı ‘vatan haini’ ilan edilirken, ‘muhafazakâr’ üyelerden oluşan TÜMSİAD’ı muhabbet bağı ve kardeşlik sevgisiylebağrına basıyor.
11 Ocak 2015’te Bugün Gazetesi’nde Zafer Özcan’a verdiği röportajında, TÜSİAD eski Başkanı Haluk Dinçer’in; ‘Paralel devlet görmüyorum’ şeklindeki açıklamasını 20 gün geçmesine karşın hala içine sindiremeyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, ‘Aslında bal gibi görüyor da bunu söylemek işine gelmiyor. Kim bilir belki onun da bir montajı vardır. Belki onunla ilgili de bir şantaj vardır’ söylemiyle insanları şaibe altında tutulan, sözüm ona montaj kasetleri istenildiği zaman ve mekânda ‘şantaj’ silahı olarak korku saçıyor.
Bu yıl Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın felsefesi: ‘korku’ ve ‘şantaj’ kavramlarından mı oluşuyor?
03.02.2015