Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

28 Ocak '07

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

Dün aralıkları

Dün aralıkları
 

Bakmayın siz insanların gelecekten haber alabilmek için falcı falcı dolaşmalarına. Aslında gelecekten daha gizemlidir geçmiş. Daha bilinmezdir. Geçmişe gitmek geleceğe gitmekten daha zordur.

Eski bir fotoğraf düşünün. 1950'li yıllardan kalma. Bir chevrolet gitmekte ağaçlar arasından siyah beyaz. Chevroletin arka koltuğunda bir genç kadın. Hep düşünmüşümdür. O Chevrolet'in arkasındaki genç kadın o gün nereye gidiyordu? Ne yapıyordu? Neler yaşıyordu?... Bunu hiç bir zaman öğrenemeyeceğim.

Ya da 1960'lı yılların İstiklal Caddesi. Yoldan gelen geçenler. Fötr şapkalı genç adamlar. O dönemin modası diz hizası etek giymiş kısa, dolgun saçlı genç kadınlar. Dudakları pastel rengi rujlu. Yanaklarında o dönem İstanbul'unda bağlarda, bahçelerde yetişen meyvelerin tüm renkleri... Ve hızla yürürken objektife yakalanmış bir genç adam. Acaba randevusu mu var Çiçek Pasajı'nda. Yoksa iş için mi bu telaş? Kırk yıl sonra bir siyah beyaz fotoğraftan bir hayat çözümlemek kolay mı?

Ben geçmişe gidiyorum zaman zaman. Özellikle gece yarıları. Geçmişi merak edenler için yolu biliyorum. Anlatabilirim. Geçmişe sadece ve sadece "dün aralıkları"ndan gidebilirsiniz. Kapı aralığı gibi, yaşanmış günlerin de aralıkları vardır bilir misiniz? Anılara oradan yürünür gidilir.

Dün aralıklarının anahtarı gözyaşlarıdır. Kapının ne zaman açılacağını bilemezsiniz... Bazen bir eski şarkıyla bazen bir fotoğrafla, bazen pencerenizden sızan gecenin nefesiyle açılır dün aralıkları... Sizi geçmişe götürür.

Dün aralıklarından sadece yaşadığınız değil yaşayamadığınız geçmiş de dokunur yanaklarınıza... Dün aralıklarından yürürken anılar yağar yaz yağmuru gibi. Ansız, apansız anılar... Hiç söylenememiş aşklar... Hiç öpülememiş ilk sevgililer...

Geçmişi değiştirmek mümkündür dün aralıklarından ulaşıldığında o günlere. O anlara... Düşünüp de cesaret edip söyleyemediğiniz şeyleri söyleyebilirsiniz ilk aşkınıza. "Seni seviyorum" diyebilirsiniz. Hatta onunla buluşup, öpüşebilir, ona dokunabilirsiniz...

Bugüne dönerken yine dün aralıklarından geçeceksiniz. Deneyin. Dünün bugünden daha canlı yaşanmakta olduğunu göreceksiniz... Bugün, bu gece dalgınlığımız, şaşkınlığımız, kafamızın karışıklığı bundandır. Bir yanımız geçmişte kalmıştır. Bir yanımız orada yaşamaktadır.

Zamansız dolması gözlerimizin bundandır. Bir gece, "Bir şey unuttum ben. Birşey yapacaktım" deyip de ne olduğunu bulamıyorsanız dün aralıklarından geçmişe yürüyün. Mutlaka orada bir randevunuz vardır. O'nu bekletmeyin...

 
Toplam blog
: 179
: 2576
Kayıt tarihi
: 21.01.07
 
 

Barışa ve kardeşliğe inanıyorum. Türkiye'nin yaşadığı tüm sorunların kardeşlikle çözümlenebileceğ..