- Kategori
- Gündelik Yaşam
Düşüncelerimizin ifadesi ellerimiz...
İlk defa küçücükken canımı yakacak kadar acımıştı ellerim.
Kardan adam yapayım derken üşümüşlerdi, nefesimle hohlayıp ısıtamamıştım bir türlü.
Cadaloz kızların saçını çekmeyi öğrendim sonra.
"Nabeeer yakışıklı" dediklerinde saçlarımı düzeltmeyi.
Sonra yanaklarından makas almayı öğrendim.
Ve sonra büyüklerimin kocaman nasırlı elleri öpmeyi,
Ve minnacık elimle alnıma götürmeyi.
Sonra kulağımı kıvıran öğretmenimin sigara kokan elinden ürkmeyi!
Yerde gördüğüm ekmek kırıntılarını mutlaka toplamayı.
Üç kere öpüp alnıma değdirmeyi!
Yaramaz çocukların elime tutuşturduğu sapanı öğrendim.
Ama asla ağaçlardaki sığırcıkları vurmamayı.
Birde sıkıca kavrayarak yere çaktığım topacımı.
Ve hala elimden bırakmadığım kalemi tutmayı öğrendim.
Kimselere el açmaya muhtaç olmamak için.
Ellerimi açarak dua etmeyi öğrendim.
Ellerini açanlara mutlaka ellerimi uzatmayı.
Avuçlarıma alıp ısıtmak istemeyi üşüyen elleri.
Titremesine hiç dayanamamayı.
Kızgınlık anlarında havayı tokatlamayı yeğlemeyi.
Suya yumruk atmayı ya da kendi ikizini dövmeyi.
En son uzattığım eli elinin tersiyle itenlere kızıp.
Bağrıma vurmayı öğrendim.
Ve en sonra kahrolası sigarayı tutmayı.
Ellerimin sımsıcaklığını unutturanları unutmayı……!