Engel

Ortağım çok meşgul; tadilat işleri ve ustalar onun başını döndürüyor.

Meydan, kalem klavye bana kaldı.

Okurlarımıza beni nasıl tanıttı bilmiyorum. Mümkün mertebe, ilişkimizi saklamaya çalıştığının farkındayım.

Mamutistan'ın başarılı, ödüllü, becerikli lideri; yakında, anlamlı çizimleriyle “Görselliğimi” gözlerinizin önüne serecek!

Dayanılmaz karizmamım sizi büyüleyeceğinden, adım gibi eminim!

Benim adım Hamsayma! İlhami Fikri Hamsayma!

Bugün, uzun zamandır beklediğim an geldi.

Kulağına fısıldadıklarımı, satırlara dökerken her zaman annemi ağlatan, ince eleyen sık dokuyan, sansür hayranı Yazanım; kıymetimi biliyor mu bilmiyorum!

Bana olan aşkını dile getirmekte oldukça pinti davranıyor; bu yetmezmiş gibi inanılmaz mesafeli, gerçek şu ki bizi hiçbir hâkim boşayamaz!

Biz ayrılamayız.

Emir büyük yerden!

Bu günkü konumuz basit, şeffaf, açık saçık, ayan beyan; gözlüksüz okunacak, hatta tek gözle okunacak kadar hafif.

Aperatif!

Her ne kadar yazıların altında “Alev Meisel” yer alsa da, benim katkım olmadan, benim partnerim, bensiz sadece temiz hava alır!

Sayılardan harflerden söz eden yazılarımız oldu. Bugün sıra ikiyüzlü ve iki kimlikli sözcüklerde hani şu sınır tanımayan; hem Alman dilini, hem Türk dilini zenginleştiren bereketli, becerikli kelimeler var ya… İşte onlardan bazıları!

“ Engel” Tanımam!

…Öyle mi İlhami Bey? Ne yaparsınız? Ortadan kaldırmak için akıllıca bir çözüm bulmak yerine teneke mi çalarsınız?

-Sen nerden çıktın Yazanım? Ustaları başıboş koyma! Çay kahve yap onlara, suları var mı yok mu ilgilen! Bugün buralar benden sorulur! Mesuliyet benimdir! Klavyede… Valla kötü bir niyetim yok! Kelimelerin farklı dillerde giydikleri giysilerden bahsediyorum; niyetim onları soymak!

- Çırılçıplak mı?

…Yok canım! İç çamaşırları üzerlerinde kalacak!

-Gözüm sende İlhami, Benim sayfam çıplaklar kampı değil ona göre…

Dostluk, sevgimiz bir yana, yaptığımız iş bir yana! Hadi sana kolay gelsin!

Nerde kalmıştık dostlar? “ Engele takılmıştık, şimdi hatırladım.

Almancada: Engel= Melâike peri anlamında, bizim dilimizde “engellerin” marifetini bilmeyen var mı Allah aşkına?

“Engel ol” Daha kutsal emir kipi tanıyan varsa; buyursun ortaya!

Türkçede Armut: Bir meyve, iyisini ayılar yermiş! Afiyet olsun koçlara!

Armudun faydalarını, sormayın gitsin; lezzetli güzelim meyve: AB ülkelerinde Almanya, Avusturya, İsviçre’de tanınmaz hale gelmiş; bakın şu filolojinin işine!

Bu ülkeler Armuttan nefret ediyorlar! İşleri güçleri armudu bol ülkelerin doğal kaynaklarını sömürmek; bunun için var güçlerini kullanıyorlar! Dış politika adı altında çünkü onların dilinde Armut: Cümle içinde dahi büyük harfle yazılsa da(Armut) anlamı onlar için bir kâbus. F A K İ R LİK = Armut.

Sn. Nikolas Sarkozy Fransa’nın lideri. Soyağacının köklerinden bir bölümü Macaristan’a uzanıyor. Macar Türkleri ile bir ilgisi olabilir mi? Aklıma takıldı. Bildiğimiz üzere kan çeker! Hani AB ye girelim diye bizi sınırsız destekliyor da… Soyağacının geriye kalan kökleri de Yunanistan’da kök salmış Yahudi kökenli atalar… Bu ataların bize duydukları sempati oranını ölçmek hayli zor!

Canım, benimki düşünce karmaşası! Dünya ile akraba olsak ne yazar!

Sn.Angela Merkel Almanya’nın şansölyesi. Adı kendinden güzel başbakanın; isminin anlamı birçok dilde( İbranice, Latince vb.) Melâike, melek; yani Almanca “Engel” Yoksa bize engel olduğu falan yok!

Kuruntu benimkisi…İşte bu kadar basit, net, şeffaf bir konu!

Anlayanlar; anlamayanlara, umarım anlatırlar!

İnşaat işçileri bugünlük paydos ettiler. Alev Hanım birazdan başıma dikilir.

Ben en iyisi yazdıklarımı hemen yayına alayım!

Yazının orasına burasına bahane bulur; yolunmuş tavuğa benzetir!

İlk fırsatta buluşmak üzere hoşça kalın!

Lütfen beni unutmayın!

Benim adım Hamsayma, İlhami Fikri Hamsayma!

Saygılar, selamlar tüm okuyup yazanlarımıza!

12.Mayıs 2009 İzmir’im hadi yine iyisin; hem İZin silinmez hem de MİRin.