Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

1954 Antalya doğumlu ve Antalyalı'yım. Ülkemin ve özellikle bu şehrin sevdalısıyım. Sanatın pek çok dalı ile amatörce ilgilendim. Yazmayı her zaman çok sevdim. İnsanlık onuru taşıyan, yüreği sevgi dolu olan herkesin önünde saygıyla eğiliyorum.

 
 

Yazdığım Kategoriler

 
Gül Yaprağı Arkadaşım

Hepinize tek tek teşekkür ederim duyarlılığınız için. Hâlâ inanamıyorum Şerife'nin bir daha sesini duyamayacağıma, yüzünü göremeyeceğime :-( Hayat ne kadar da kısa, ne kadar da acımasız. Bu yüzden kimseye kırılmaya değmez diyor gönlümün bir yanı. Diğer yanı da kırılan yanlarımı onarmaya devam ediyor. Bir daha da MB'de yazacağımı sanmıyorum. Sevgiyle kalın...

13 Temmuz 2013 23:10
Nuh Tufanı. Gerçek mi, efsane mi?

Bütün içtenliğimle kutluyorum seni bu eşsiz -belgesel tadındaki- yazın için. Arkeoloji, mitoloji ne kadar derin, derya gibi, değil mi? Sen yazdıkça kendimden utandım, bilmediğim ne kadar çok şey var diye. Ama sayende Gılgamış destanını yeniden okudum. Bence sen hep yaz Taner. Bir tane bile rastgele yazılmış yazın yok senin, hepsi uzun araştırmalar, emekler sonucu yazılmış, bilgiye susamış insanlar için birer hazine değerinde. Teşekkür ediyorum sana tekrar. Sevgi, saygı ve dostlukla...

15 Mart 2012 15:03
Nuh Tufanı. Gerçek mi, efsane mi?

Değerli arkadaşım, Müthiş bir belgeseli seyrederken aldığım hazla okudum yazını. Aslında bu ikinci okuyuşum. Yayına çıktığı anda okumuş, içeriğinde pek çok özel isim olduğu için, daha geniş zaman ayırarak bir kez daha okumam gerektiğine karar vermiştim. Bir zamanlar Ağrı Dağı'nda Nuh'un gemisini aramayan yabancı kalmamıştı, hatırlarsın. O yıllarda bir Türk jeolog Ağrı Dağı'nda değil de Cudi Dağı'nda aramanın daha doğru olacağını, Cudi'nin jeolojik yapısının da bu efsaneye ve Kur'an'daki işaretlenen adrese uygun olduğunu falan açıklamıştı. Şimdi senin yazını okuyunca gözümün önünde öyle farklı şeyler canlandı ki. Gerçekten binlerce yıl önce neler oldu, hiç bilmiyoruz. Yazı insanlık tarihindeki yerini aldığı zaman pek çok gerçeği de yarınlara aktarmaya başlamış. O tabletler olmasaydı, içerikleri çözülmeseydi, diğer buluntularla eşleştirilmeseydi vs vs diye sürüp giderdi gerçek / efsane söylemleri. Senin yazının ardından Gılgamış destanının da özetini okudum internetten:)

15 Mart 2012 14:57
 
Toplam blog
: 261
: 2212
Kayıt tarihi
: 23.07.07