Erkeklik Organı

Erkeklik organı deyince ilk olarak aklınıza ne gelir? Tamam, biliyorum. Ama inanın konumuz o değil. Arkasından şu soruyu soracağım size; balkon, bir erkeklik organı mıdır?

Vallahi; göbeksiz adam, balkonsuz eve benzer mealinden sözler edildiğini duyduk da hiç, bu balkon denilen şeyin erkeklikle falan ilişkilendirildiğini işitmemiştik dediğinizi duyar gibiyim. Hele hele de erkeklik organı olarak tanımlandığını.

Tamam öyleyse. O zaman son sorumu soruyorum. Balkonda çamaşır asmak –ya da ölürüm de asmam demek- bir erkeklik parametresi midir o halde? Hiç dolandırmadan söyleyeyim, bu memlekette; balkonda çamaşır asan adama, en hafifinden “<ı>kılıbık” yaftası yapıştırılır ki daha ötesini söylemeye şimdi burada dilim varmıyor.

Meselenin arkası-önü, olabilecek birtakım elzem halleri, sağlık sorunları, iş ve zaman kısıtlılıkları, çoluk-çocuk, yemek-ütü, çalışan hanım gibi gerçek hayata dair şeyler akılların ucuna bile getirilmez. Hangi akılların diyeceksiniz? Haklısınız.

Yeni evime ve dolayısıyla yeni mahalleme taşındığım ilk zamanlardı. Vallahi insanlar, “<ı>erkek” gördü sayemde. Sabah-akşam çamaşır asıyorum tabi ben. İç çamaşırlar arkaya, dış çamaşırlar öne. Yoldan geçenlerin müstehzi bakışlarına, yastık kılıfı çırparak cevap veriyorum, gülerek bir taraftan ağlanacak hallerine.

Hanım yıkıyor günde üç parti çamaşır. Ben asıyorum balkona, sabah-akşam çamaşır. Erkeklik yerlerde sürünüyor tabi o beyinsizlerin gözünde. En çok da çorap asarken karizma yerlerde sürünüyor(!). Çifter çifter mübarekler, as as bitmiyor.

Erkeklik organlarını anormal derecede ve yollarla çalıştırmaktan, beyinlerini çalıştırmaya vakit bulamayan; garip yurdumun, cinselliği ve saf erkekliği bastırılmış abazan adamları, sözüm size.

Balkonda çamaşır asan bir erkek gördüğünüzde bilmem nerenizle güleceğinize; dönüp de hadım edilmiş beyinlerinizin iktidarsız yasını tutun olur mu?

Ha anlamadınız mı demek istediğimi? Anlayamazsınız ki. Dedik ya çalışmayan demir paslanır misali çalışmayan beyin de boklanır. Hadi gidin kahvede iki el okey atın da rakısına, kendinize gelin.

Evde hanım, çamaşırları hem yıkamış, hem de asmıştır zaten. Meyhane çıkışı, gecenin bir yarısı eve gider, leş gibi sigara ve içki kokan nefesinizle, yün yatakta halvet olur, sonra da döner arkanızı yatarsınız. Gel keyfim gel.

Erkek adamsınız vesselam!

İzmir'in Adamları

Jigolo ve Şezlong Köpekleri

İflah Olmaz Türk Hastalığı: Balkon Kapatma