Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 

20 Ağustos '12

 
Kategori
Şiir
 

Etkili duygu demeti :Sofia

Etkili  duygu demeti :Sofia
 

 

“En tatlı şarkılar, en acı duyguları dile getirenlerdir.”

Shelley

 

             Kimi yapıtlar, okunması sonrasında bireyin belleğinde derin izler bırakır. Ya da sizi etkileyen dizeleri, belleğinizden yıllarca silip atamazsınız. Ahengi ve yapısı hoş gelir ya da onu empatik bulursunuz. Bayağı etkilenirsiniz. Günümüzde 'hit'  (gözde) olarak nitelendirilir.  Böyle derin anlam içeren şiirler, film konusu olabileceği yanında yaşamın tadı ve tuzudur da…

             Bayram tatilinde raftaki kitaplarıma göz gezdirirken birisi ilgimi çekti. Elime takıldı ve kucağıma düştü. Sayfaları açıldı bir bir… Evet, ‘Güneşi solumak’…Cemil Cahit Farsakoğlu’nun şiir kitabı… Mersin ziyaretimde 03.08.1998 tarihinde adıma imzaladı. Şairi ile Orduevi’nde buluşup uzun uzun söyleştik.

              Yapıttaki tüm şiirleri etkileyici buldum. Hele birisi… Hele birisi… Öğretmen okulu yıllarımızda dillerden düşmedi. Düzenlenen şiir günlerinde kesinkes o okundu. Tuttuğumuz şiir def terlerlerimizde o yerini aldı. Adını mı sordunuz? Elbette çağdaşlar bilecektir. Adı: Sofia

             Sıcak bir günde, serin ortamda akşam karanlığında denizin dalgalarını izlerken ilgimi çeken yaşanmışlığın ilginç öyküsünü şairinin dilinden soluksuz dinledim. Bir yılda 34 bin çiftin ayrıldığı ülkemizde böyle aşklar kaldı mı diyebilirsiniz.  Şimdi de Farsakoğlu’nun o özgün ve  dünün hit olan şiirini birlikte okuyalım:

 

                          Sofia

 

Her tren gelişinde istasyona gel, demiştin

Trenlerden önce geldim Sofia,

Yaz kış, yağmur kar, demedim yetiştim

Pabucumun tabanları açıldı,

Bir aşk için çekilir mi bu ya?

 

Her zaman aynı yerde demirliyordum,

İnenleri, binenleri saydım birer birer sofia

Emin ol senden güzelleri de vardı,

Ama ben seni seviyordum,

İnsan bu kadar bekletilir mi ya?

 

Bir kız vardı danışma bürosunda saçları uzun,

Sana benzer bir yeri yoktu bu kızın Sofia,

Bakışı, gülüşü, işvesi, nazı vardı senden âlâ

Bilemezsin sen, neleri vardı o domuzun

Ama bunlar sana denir mi ya?

 

Makas başlarında her gece yeşil fenerler yanardı,

Gözlerini hatırlardım hemen Sofia,

Günde beş yolcu treni gelirdi bu istasyona,

Gözlerim pencerede seni arardı,

Birinde gelmedin, bari birinde gelseydin ya…

 

İlk beklediğim gün giydiğim elbisem soldu,

Düğmeleri döküldü birer birer Sofia,

Belki gelince beni tanıyamazsın,

Ne olduysa gençliğimle bana oldu,

Birini daha bulursun sen, olur ya…

 

Yıllardan sonra ümit etmediğim bir trenden indin,

Valizini ben taşıdım Sofia,

El açtım etmek parası için sana,

Dün Roma’da elimi öpen sendin,

Beni unuttun, insan aşkını unutur mu ya?

 

                               * 

 
Toplam blog
: 782
: 1295
Kayıt tarihi
: 18.08.08
 
 

Kırşehir Erkek İlköğretmen Okulu'nu, İzmir Buca Eğitim Enstitüsü Türkçe Bölümünü, İstanbul Çapa M..

 
 
 
 
 

 
Sadece bu yazarın bloglarında ara