Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

1964 yılında Ankara Üniversitesini bitiren Nazimi Açıkgöz, doktorasını 1972 yılında Münih Teknik Üniversitesi Ziraat Fakültesinde tamamlamıştır. 1972-1973 yılları arasında TÜBITAKda, 1973-2009 yılında Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesinde görev almıştır. Kendisi "TOAG92" çeltik çeşidinin ıslahçısı olup, özellikle tarımda bi..

Devamı
 
 

Yazdığım Kategoriler

 
Bitki Gen Kaynaklarını Koruyalım

Takdirle okuduğum bloğunuzdaki bir paragrafın maalesef gerçekleri yansıtmadığını dile getirmek durumundayım. GDO ile ilgili ürünlerle ilgili tek bir ciddi olay yaşanmamışken, İrina Ermakova, Arpad Pusztaria ve Seraline’nin tekrarlanamayan savlarına dayanarak Dünya ekim alanının %12’sini, Dünya tohum satışının %36’sını oluşturan transgenik ürünleri” …insan sağlığı konusunda tehlikeleri ortaya konan …” ifadeleri ile karalamak ne derece doğru olur? (http://blog.milliyet.com.tr/hangi-gdo-lar-yolda-/Blog/?BlogNo=393566, http://blog.milliyet.com.tr/gidakrizivebilim) Nazimi Açıkgöz

26 Ocak 2013 21:43
Kriz tabii ki teğet geçer

Bir de şöyle düşünelim: Özelleştirmedik. KİTlere, eminim gereğinin iki misli yandaş yığılacaktı. Yine başa daha yakın yandaş geçirelecek ve o işletmelerden yarar beklenecekti. Bu tür uygulama yalnız bu döneme de özgü değildir. Ha özelleştirme geliri ile borcumuzun ne kadarını kapatabildik. Mevcut ikdidarla aynı kulvarda koşmayan, fakat ekonomik gidişe onay veren arkadaşların diğer görüşlerini de merak ediyorum doğrusu. Nazimi Açıkgöz (http://blog.milliyet.com.tr/gidakrizivebilim)

14 Kasım 2012 13:03
Yeni ve Yenilenebilir Enerji Kaynakları Sempozyumu Sonuç Bildirisi

Sayın Hüseyin Okan Durmuş Makine Mühendisleri Odası tarafından 21-22 Ekim 2011 tarihleri arasında Kayseri'de “Yeni ve Yenilenebilir Enerji Kaynakları Sempozyumu” düzenlenen yeni yayınlanan “Sonuç Bildirgesi”nden blogunuz sayesinde haberdar oldum. Odayı kutlamanızda genelde sizinle beraberim. Fakat sonuç bildirgesindeki tüm öneri maddelerinde size maalesef katılamıyorum. Çünkü: 52. madde de belirtilen “Ülkemizde yerli hammadde ile üretilen biyoetanol ve biyodizelin sırasıyla 2013’te % 2, 2014’te % 1 oranında zorunlu kullanılacak olması, gecikmiş ancak olumlu bir uygulamadır. Sektörün sağlıklı gelişimi için aşağıdaki hususların önemsenmesi ve hayata geçirilmesi ayrıca gereklidir” denilmektedir. • Önce bu verilerin doğrusu aşağıdaki tablodaki gibidir; (Söz konusu tablo, bu yorumda yayınlanamamışsa hemen aşağıdaki linkten erişilebilir). • Diğer taraftan “http://blog.milliyet.com.tr/turkiye--yesil-yakitlarda-yanlis-ata-mi-oynuyor-/Blog/?BlogNo=342495” de de değinildiği gibi biyodizelin yağı kolza (kanola), ayçiçekği, soya; biyobenzinin hammaddesi ise mısır, buğday, şeker kamışı ve diğer tahıllardır. EPDK’nın son kararları doğrultusunda, aşağıdaki tabloda belirtilen yıl ve oranlarda motorine yağ ve benzine de etanol karıştırma mecburiyeti getirildi. Söz konusu yağ ve etanolun yerli üretimle karşılanması koşulu, özellikte tarımsal üretimi yakından takip edenlerce şüpheyle karşılanmaktadır. Türkiye 2010 yılında yaklaşık 16 milyon m3 (14 milyon ton) motorin ve 2,7 milyon m3 (2,1 milyon ton) da benzin tüketmiştir. Söz konusu meblağları EBDK’nın oranları ile çarptığımızda söz konusu tabloda verilen rakamlara ulaşırız. Örneğin 2014 yılı için 492 bin ton bitkisel yağ ve 27 bin ton da etanola gereksinim olacaktır. • Ayçiçeği yağı mutfağa yöneliktir. Soya ve aspir ekimi Avrupa’nın tersine ülkemizde çok sınırlıdır. Okaliptus ve palm yağı zaten tümüyle ithal olunmaktadır. Geriye yalnız kolza kalıyor ki onun da ülkemizde ekim alanı 2009 yılı itibarı ile 33 bin Hektar, üretimi i

05 Şubat 2012 20:48
 
Toplam blog
: 145
: 432
Kayıt tarihi
: 04.01.12