- Kategori
- Siyaset
Hak verilmez alınır

Mevcut durumlara kayıtsız kaldığımız ve kabullendiğimiz ölçüde, yöneticiler hep bir fazlasını dayatacaklardır ve asla sonu gelmeyecektir... direnç göstermediğimiz sürece.
1976 yılında Maliye Bak. Özel Kalem Md'de çalışıyorum hemde Gazi E.E'de okuyorum. (Okulun süresiz kapatıldığı seneler).
Bu gün hala en iyi dostumuz olan arkadaşımız, o zamanlar adı Öğretmenler Bankası olan bankada çalışıyor, az ücret çok mesai yöntemiyle. (Bazılarının işine gerekçe göstermeden de son vermişlerdi)
İşten atılma korkusu, sarı sendika baskıları, kıyıda köşede kadın çalışanlara taciz ve yıldırma politikaları ile işi kendilerinin bırakmasını sağlayarak tazminat ödememekti niyet.
Bu durumdan haberdar olur olmaz, (duyan gelsin birbirini beklemeden yöntemiyle) bakanlığa en yakın Ulus Öğretmenler Bankası önünde toplanmaya başlıyoruz, sabah mesaisi başlamadan. (Ulus'u bilenler bilir sabah ve akşam saatlerinin dışında da çok kalabalık olur)
Hesabı kuvvetli bankacı ve maliyeci arkadaşlar hemen hesap yapmışlar ve eylem planını açıkladılar.
Ankara'da iş yerine en yakın banka şubesine gidilecek, uzun kuyruklar oluşturulacak (dışarı taşar vaziyette tek sıra olarak) ve herkes 2, 5 liralık bir hesap açtırarak bankaya bir maliyet yükleyecek. (Hesap cüzdanı, kart açma işlemi, makbuz maliyeti arttırıyor).
Öğleden sonra ise yine hesap açtıran tüm arkadaşlar, tekrar sabahki yöntemle sıraya girip (dışarda olan kalabalığı merak edenlere ise) banka batıyormuş, paramızı çekiyoruz, sizin varsa sizda çekin diyerek eylemi gerçekleştiriyoruz.
Ertesi gün tüm işten çıkarılanlar görevlerine çağrılıyor ve herkes işine geri dönüyor.
Bu gün ise ne yapıyoruz..! Hiçbir şey...
Tehlike kapıya dayandı, sivil anayasa adı altında sivil darbe gerçekleştiriliyor.
Bizim kuşak, gençler, devrimciler, ilericiler, sıra arkadaşları, Gazili, Odtü'lü, Hacettepeli, yurttaş olan herkes,
Yarın çok geç olmadan...!
Not:resim www.sol.org.tr