- Kategori
- Deneme
Hala Umudum Var

Düşüme düştü aylak bir umut. Nerden baksam güvenilmez. Kelimeleri yaya yaya konuşan yalancı bir satıcı gibi. Ne çok isterdim aldanmayı oysa. Ne de olsa umut işte…
‘’Bazen şu bilincimi taşla ezeyim, üstüne benzin döküp yakayım istiyorum.’’ Ne garip kelimeler bunlar… Hiç tanıdık değiller. Bilinçaltımın, bilincime galip gelişinin zaferi gibiler. Kelimelerim hangisine ait peki? İçim dışım… Yaz ve kış gibiyim.
Ve sandık sandık sarıp sarmaladım, sakladım umutlu düşümü. Bir gün belki inanırım. Bilincim ‘’aldanmak’’ dese de, yüreğim galip gelir her kirli oyunda, bilirim.
En çok susmalar korkutur beni. Karanlıktan korkmam o denli. Sustuğum yerden yeşerttim her bozgunumu. Tabiatım bu!
O yüzden belki, yerli yersiz konuşmalarım... Kağıt üzerinde kelimelerime, insan içinde sözlerime sığınışım…
Teslim aldığı ömrün, son kullanma tarihini merak eden sıradan bir faniyim. Umut en çok benim hakkım, yalansız dolansız.
Ve düşte değil, bilinçte boy gösteren her cesur duygu gibi… Umut da adam akıllı, dimdik durmalı…
Yine akşam oldu. Bir gün daha eksildi çocukluğumun bayramlarından. Olsun… Benim hala umudum var.