Hamaset mi polemik mi?

Can Yücel usta ne güzel söylemiş;
“En uzak mesafe, birbirini anlamayan iki kafa arasındaki mesafedir” diye!
Gerçekten de öyle, herkes benim düşüncem doğrudur derse olacağı bu tabi!
Bizim blog mahallesinde de sıkça rastlanan bir durum bu!
Kimin ne zaman, ne yapacağı hiç belli olmuyor!
Bir bakıyorsunuz bir yerlerden bir kıvılcım çakıyor, ardından ortalık anında toz duman oluyor!

Temelde fikir tartışmaları yapmamız gerekirken, olaylar kişisel didişmelere dönüşebiliyor!

Finalinde ise özür dilemeler bir yana küslüklere bile yol açabiliyor!

Sanırsınız ki sanki Sefer oğulları Telli oğulları kapışması!

Ben bu tartışmaları son derece yersiz, tatsız, tuzsuz ve anlamsız görüyorum!
Ve yazılanların tamamen işgüzarlıktan ibaret olduğunu düşünüyorum!

Oysa bir zamanlar yapılan kavgaların bile tadı bir başka güzeldi!!
En hararetli atışmalar dahi bir anda yön değiştirir yerlerini hoş muhabbetlere bırakırdı!
Dostluklarımız uzun solukluydu, kırgınlıkların gerginliklerin bu denli artması asla söz konusu değildi!

Aslına bakarsanız bu üslûpta yazılmış eserlerin sayısı iki elin parmaklarını geçmez!
Ama şimdilik bu böyle, artmayacağının ise hiç bir garantisi yok!
Çünkü ben dahil olmak üzere blog kategorisinin müdavimi çok :))

O halde kendilerine hayırlı işler dilemekten başka ne diyebiliriz ki! Kalın sağlıcakla.