Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 

25 Nisan '15

 
Kategori
Deneme
 

Hayatın matematiği

Hayatın matematiği
 

Matematiğimiz ne kadar iyi olursa olsun, sonuçlanan şeyler hesapladığımız gibi olmaz bazen. Bunun adı hayattır. Hayatın matematiği yoktur çünkü.

Sınavdır hayat. Ve ilk soruları çok kolaydır hep. Bunu yaşadıkça, yaptıkça ve diğer sorulara geçtikçe anlarız. Bazen de bir tebessüm belirir yüzümüzde onları hatırladıkça. 

Uzundur hayat. Süresi bize verilen ömür kadardır. Sorular da bu süreye göre hazırlanmıştır zaten. Yapabileceğimizi düşünerek o ömrü biçmiştir bizi sınayan.

Sürprizdir hayat. Daha kaç sorumuzun kaldığını bilemeyiz asla; önümüzdeki soruların içinde nelerin saklı olduğunu da. 

Hayatımız hep bir neden-sonuç ilişkisine dayalı bence. Yaptıklarımız, kendi düşüncelerimizin, gerekçelerimizin uygulamaya geçmiş halidir hep. Yani, her soruda kendi öğrendiklerimizi uygularız. 

Sorular zorlaştıkça en yüksek puan için o önemli soruları çözmemiz gereklidir. Çünkü, kolay olanı herkes yapar. Herkes de ona göre puan alır. Marifet zor olanın içinden çıkabilmekte. Öyle sorularla karşılaşırız ki birgün, öğrendiklerimiz yetersiz kalır. İyi düşünmek lazımdır o an, çünkü geri dönüş yoktur bu sınavda. Ya sıfır, ya da tam puan. Gidişat bizi kurtarmaz pek bu soruda. Çünkü şıklar birbirini kovalar. Bazen de aynı soru değişik şekilde sorulur bir sonrakinde.

Kendi kendimize teoriler üretiriz, denklemler türetiriz. Onun üzerinden birşeyler elde ederiz. Konuya hakimiyet bizi haklı çıkarabilir bazen. Ancak, an gelir içinden çıkamayız. Öylece kalakalırız. Yazdığımız denklemlerde X'e değer veririz... Y'yi eleriz... Z kafa karışıklığıdır... Birbiri cinsinden yazarız; birisi için diğerlerini yok sayarız... Sonuç? Zaman kaybı, emek kaybı, hayal kırıklığı...

Bazen oradan alıp başka bir yere koyarız. Rahat hesap yapmak için yanlarına bol sıfırlar ekleriz. Bu fazladan emek, bir süre sonra o sıfırları silmemizle kaybolacaktır. Çarpım yaparız büyük değerlerden gitmek için... Bölmeler yaparız herşeyi sadeleştirmek için... Toplama yaparız herşey bir arada olsun diye... Çıkarma yaparız istemediğimiz her ne varsa... Yine de içinden çıkamayız o anlarda. Sonuç ? Zaman kaybı, emek kaybı, zihin yorgunluğu...

Hayat çalıştığımız yerden sorunca da soruları çözmek daha bir keyifli olur. Bir sonraki soruyu istekle bekleriz o anlarda da. Emin adımlarla yazarız cevabı satır satır. Güzel puanları göreceğimiz günü merak ederiz. Günü geldiğinde cevap kağıdını başımız dik, alnımız açık şekilde kürsüye götürürüz. 

Hayat sınavdır, herkesin sorusu birbirinden farklıdır. Ama aynı şıklara denk gelecek olanlar da vardır. Onlar da ortak cevabı kendi kağıtlarına yazacaklar ve aynı puanı birlikte alacaklardır.

Hesaplar yazdıklarımız, sonuçlar yaşadıklarımız oluyor bu sınavda. 

Düşündüğümüz gibi olmuyor; istediğimiz gibi olmuyor; hesapladığımız gibi bir sonuç çıkmıyor bazı sorularda. 

Formüllerle her defasında aynısı tutmaz bu hayatta. Başta sorduğunu sonda sorar bizi sınayan; ya da ilk şıkkı çözmeden bir sonraki şıkta birşey yapamayız.

Hayatın matematiği yoktur çünkü. Çözemeye çalışan iyi bilir...

 
Toplam blog
: 70
: 689
Kayıt tarihi
: 08.10.14
 
 

YTÜ, Kimya Yüksek Mühendisi... Kağıtlar yetmiyor yazmaya... "Daha bitmedi! ..

 
 
 
 
 

 
Sadece bu yazarın bloglarında ara