Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

28 Ekim '09

 
Kategori
Güncel
 

Islak "demokratlar"!

Islak "demokratlar"!
 

Islak demokratlar!


Asıl konuya girmeden önce önyargıları kırmayı deneyerek sayı, oran ve gerekçeleri farklı olmakla birlikte, sivillerin içinde olduğu kadar askerlerin arasında da yönetime ve siyasete müdahale yanlıları bulunmasının doğal olduğunu belirtelim. Bu, müdahaleden yana ya da karşı olma anlamında bir duruş değil bir saptamadır ve amacı da, TSK’ ya her fırsatta saldıranları kınayanları “Postal yalayıcı/darbeci” olarak yaftalayanların, her kınamanın “darbe yanlısı olmak” anlamına gelmeyeceği gerçeğini algılayabilmelerine yardımcı olabilmeyi ummaktır.

Bu saptamadan sonra gelelim İMEP (İrticayla Mücadele Eylem Planı) belgesi ve üzerindeki imza olayının, Kürt açılımındaki ilk adımıyla tüm toplumun büyük tepkisini alan AKP için en uygun zamanda gündemin başköşesine oturtulmuş olmasına ve bu olayı demokrasi adına TSK’ ya saldırmak için kullanan malûm demokratlara.

Yürürlükteki yasaya (CMK) göre soruşturma aşamasında henüz gizli kalması gereken bir belge ve bilginin manşetlere taşınması hukuksal açıdan suç, adil bir yargılama sonunda suçlu olduğu saptanmamış insanları ve bir kurumu suçlu ilan etmenin insan hakları ihlali ve etik değerler açısından da yanlış olduğu tartışılmaz bir gerçek iken, manşetlerinde ve köşelerinde/ekranlarında bu suçu işleyen, bu ihlali yapanlar bu gerçeği bilmezler mi? Demokrasi üzerine, insan hak ve özgürlükleri üzerine, hukuk üzerine bolca ahkâm kesenlerin bu gerçeği bilmemeleri mümkün mü? Bu durumda hukuku ve yasayı bilerek çiğnedikleri ve suç işledikleri, yargısız infaz ettikleri insanların en temel haklarını bilerek ihlal ettikleri de bir gerçek olarak karşımıza çıkmıyor mu?

İMEP belgesinin kim/kimler tarafından hazırlandığı, imzanın gerçek ya da sahte olup olmadığı üzerine hariçten gazel okumanın, yorum yapmanın, kendini hem savcı, hem de yargıç yerine koyarak ve savunma haklarını bile tanımaksızın birilerini suçlu ya da suçsuz ilan etmenin yanlışlığını, 4–4, 5 ay önce bu yanlışlığa dikkat çekmiş olan bazı yazarların da bu kere paylaşmış olması, olayın kamuoyunu biçimlendirme açısından ne denli başarıyla kullanıldığına ve bilgilerin medyaya niçin sızdırıldığına, o manşetlerin niçin atıldığına açıklık getirmesi açısından ilginç bir gösterge oldu.

Gelelim demokrasi adına “cuntacılara/darbecilere” karşı çıkanların demokratlıklarına. Bu kişiler eğer gerçekten demokrasiden yana ve demokrasiyi içselleştirmiş iseler, hukuksuz demokrasi, hukuktan yoksun demokrasi, hukuku dışlayan demokrasi, hukuku çiğneyen demokrasinin mümkün olamayacağını, adı demokrasi olsa bile hukukun çiğnendiği bir devlet düzeninin “demokratik hukuk devleti” kavramıyla bağdaşmayacağını bilmeleri gerekmez mi? Eğer bilmiyorlarsa, bu nasıl demokratlıktır? Ve eğer biliyorlarsa, askerî darbelere karşı demokrasiye sahip çıkarken onun olmazsa olmazı hukuka da sahip çıkmaları gerekmez mi?

“Darbecilere karşı çıkıyoruz!” yaygaraları arasında hukuku çiğneyenleri, insan haklarını ihlal edenleri, insanlara kendilerini savunma olanağı bile tanımadan yargısız infaz yapanları ve en önemlisi sanki düşman bir devletin ordusuymuş gibi TSK’yi yerden yere vurup yıpratanları izledikçe... Nadir Nadi’den esinlenerek “Eğer siz demokrat iseniz, ben demokrat değilim” diyorum...

 
Toplam blog
: 195
: 688
Kayıt tarihi
: 04.10.07
 
 

Dünyanın internet sayesinde küçüldüğü günümüzde büyüyen sorunlara ilişkin duygu ve düşüncelerimi pay..