Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

16 Nisan '15

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

Keko

Keko
 

dusuncesiz.net


 
 
İzmir’de Metro’da kitap okuyan gencin resmini çekmişler, sosyal medyaya koyarak adamla alay etmişler.
 
Görüyor musunuz ne durumlara geldik? Okuyan insanlarla alay ediyor , onları “Keko” diye adlandırıyoruz. Kitap neredeyse , gençlerin arasında ortadan kalktı gibi..
 
İnsanlarımızın elinde, ya Kore, yada Taiwan işi bir akıllı telefon… Şıkır şıkır şıkır okuyup yazıyorlar. Yazdıkları da iki satır. Çünkü kullandıkları medya araçları çoğu kez iki satırdan fazla yazılmasına izin vermiyor. Konuş konuşabildiğin kadarıyla, ama yazmaya gelince iki satır. 
 
Habere bakın :
 
“Metroda kitap okurken çekilen fotoğrafının altına yapılan yorumda ‘keko’ denilerek hakarete uğrayan Ali Uçar insanlık dersi verdi. Uçar, verdiği cevapta “Kazanıyor, param yettiğince kitap almaya çalışıyorum” dedi.(milliyet.com/15.4.15)
 
Bütün bunlar günümüz gençliği tarafından akılsızlık olarak görülüyor. 
 
Peki, akıllı gençlik ne yapar: elinde bir akıllı telefon, şıkır şıkır şıkır ileti yazar (çok da hızlı yazıyorlar, hayran oluyorum) Tık… Bir dakika sonra , şık diye  yanıtını alır. Mesaj gönder, mesaj al .. Adamların hayatı bu. Gerçek bir okuma yazma yok.. Bazen başkalarının söylediği büyük sözleri kaldırıp göndermek pek büyük bir marifet sanılıyor. Mevlana şunu demiş, Yunus bunu demiş.. Sana ne? Sen ne diyorsun , onu söylesene.. Kendilerinde bir söz yok. Elalemin büyük sözlerini kaldırıp, göndermek… Karşı taraf da “Beğendim” diyecek, al sana kapitalistlerin ön gördüğü bir iletişim biçimi. İçeriği yok, anlamı yok… Ne derler, “Boş tava karın doyurmaz..” 
 
Kafalarında ne var ki, ne yazacaklar? Ondan sonra kıskançlık içinde, kitap okuyan bir insan gördükleri zaman ona ok atmak için fırsatı kaçırmıyorlar. 
 
Bence , metroda kitap okuyan tek insan olduğu için o insana ödül verilmelidir.. Ali Uçar “Metroda kitap okuyan tek insan” olarak madalya almaya hak kazanmıştır.
 
Ondan sonra insanlarımız niye okumuyor diye , sempozyum topluyoruz. 
 
Aslında, ne güzel sözlerimiz var: “Boş gezmekten bedava çalışmak yeğdir.” Demiş atalarımız. Bunun yerine, Sayın Ali Uçar :”Boş gezmektense, metroda kitap okumak yeğdir..” diyebilirdi. Hiç de haksız olmazdı.
 
Gavurların metrolarını, trenlerini görmüyor muyuz? Tümünün  elinde bir kitap, olmazsa bir gazete sessiz, sakin okurlar. Dünyada doğru dürüst okumayan bir tek biz varız. Niye? Analarımız, babalarımız tek bir kitabı okumuşlar ve onu okuya okuya bitirememişler ve ikinci bir kitaba dünyada geçememişlerdir. Tek kitaplı toplumun sonu budur.
 
Sen istediğin kadar kütüphane yap, içine kitaplar koy… Millet niye gitsin ki; millet çay kahve içeceği, sigara tüttüreceği yerler arıyor. Bazılarına kitap zararlı bir madde gibi geliyor. Bu millet “Zararlı” diye bir çok kez kütüphanesindeki kitapları gizlice yakmıştır. O günleri biliriz!
 
Adamla  resmen dalga geçiyorlar:
 
“İzmir metrosunda kitap  okurken fotoğrafı çekilerek altına “Entel olcam, kız tavlıyacam diye kendini yırtan İzban kekosu” diye yazılan resmi Facebook’tan paylaşılan Ali Uçar (28) günün konusu oldu.” 
 
 Ne yapsaydı adam… Fındık fıstık çiğneyip, kabuklarını yere atsaydı : “Günün gerçek adamı..” olurdu belki. Adamı metroda kitap okudu diye aforoz ediyoruz. Bu bizim, toplum olarak ne hallere düştüğümüzü gösterir.
 
Ali Uçar , dramatik bir yanıt vermiş.
 
“Çalmıyorum, çalışarak kazanıyor, param yettiğince kitap almaya, kütüphaneye gitmeye çalışıyorum… Sadece kitap okumayı çok seven daha doğrusu kitap okumaya aşık biri olarak gereken cevabı verdim…” diyor.
 
İşe bak; kitap okumasını seven bir insanı, gösteriş yapıyor, diye kınıyoruz. 
 
Vah bize, vahlar bize…
 
Metroda kitap okuyan Ali Uçar hepimize insanlık dersi vermiştir.
 
Eğer kitap bu toplumun temelinden kalktıysa, bu toplum bitmiştir. Ama galiba öyle.
 
Kitabı , yani kültürü; yani bilimi; yani sanatı … bir toplumun temelinden kaldırırsanız yerini ne alır biliyor musunuz ? VAHŞET…
 
Şimdi Türkiye varoşlarında (yarın her yerde) oynanan oyun budur. Çünkü insanlarımızı doğru dürüst eğitemiyoruz; onlara kitap okuma alışkanlığı veremiyoruz! Yazık bize… Gel de yarınlarımızdan korkma…
 
 
Toplam blog
: 2579
: 848
Kayıt tarihi
: 24.10.10
 
 

Mesleğim eğitimcilik… Şimdi artık emekli bir vatandaşım… biraz şairlik, biraz hayalcilik, biraz s..