Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

04 Aralık '13

 
Kategori
Siyaset
 

Kendi kalesine gol atan iktidar...

Kendi kalesine gol atan iktidar...
 

Dershanelerin kapatılması üzerine siyasetin gündemine oturan manşet/kaset* savaşlarının ortaya çıkardığı yalın gerçek, AKP/Erdoğan iktidarının da koalisyondan ibaret olduğu.  Hafızalarımızı yokladığımızda AKP/Erdoğan iktidarının geçmiş siyasi iktidar ve koalisyonları eleştirerek 'tek parti/tek adam iktidarının, istikrarın(!) en önemli kaynağı olduğu' iddiasının yurdum insanının her fırsatta gözüne sokulduğunu anımsarız.

Erdoğan destekçilerinin de her fırsatta dile getirdiği ortalama ömrü 1,5 yıl olan güçsüz hükümetler istikrasızlığın en önemli gerekçesi olarak gösteriliyordu. Hatta Erdoğan  "güçlü bir lider" olarak  "başkan olmalı" , alacağı %50'den fazla oy ile "istikrarın sürmesi"sağlanmalıydı!

AKP/Erdoğan iktidarı yürütülen  "kaset destekli /manşet savaşları" sonrasında dershanelerin kapatılması şimdilik iki yıllık bir zamana yayılarak, sürece yumuşama emareleri egemen olurken; "cemaat/hizmet" cephesinin, iktidarın kalesine attığı gol skor tabelasına yansıyordu.

Yaşanan tartışmaların ortaya döktüğü gerçeklerin artık gizlenilmesi olası değildi. AKP iktidarı Türkiye siyasi tarihinde görülmemiş bir koalisyondu. Bizzat Başbakan "itiraf" ediyordu,  "Bu iş bitti. Şimdiye kadar cemaatteki kardeşlerimiz bizden ne istediler de yapmadık. Ben bu makamda olduğum sürece kimse geri adım beklemesin" (1)derken.

Dershane kavgasında  her zaman olduğu gibi iktidarı savunan Yeni Şafak yazarı Abdülkadir Selvi 'Erdoğan'a diz çöktürmek istiyorlar' derken "cemaat/hizmet hareketine" ;

"2004'ten önce kaç valiniz vardı, 2004'ten bu yana kaç valiniz oldu?

2004'ten önce kaç milletvekiliniz vardı, 2004'ten bu yana kaç milletvekiliniz oldu?

2004'ten önce kaç bakanınız vardı, 2004'ten sonra kaç bakanınız oldu?

2004'ten önce kaç üniversiteniz vardı, 2004'ten sonra kaç üniversiteniz oldu?

2004'ten önce ticaret hacminiz neydi, 2004'ten sonra ticaret hacminiz ne oldu?" diye sorduğu sorularla Başbakan'ın "Şimdiye kadar cemaatteki kardeşlerimiz bizden ne istediler de yapmadık" dediği sözlerin adeta açılımını yapıyordu.(2)

Şamil Tayyar Taraf'ın manşeti üzerine tweeter'dan "Doğru Cemaati bitirme kararı 2004'te alındı; sonra emniyet cemaate bağlandı, dershane ve okul sayısı patladı, Ak Partiye kapatma davası açıldı" diye tartışmaya dahil oluyor, sonra 'ironi yaptığını' ifade ediyordu.

Ahmet Hakan, "Şu yaşıma geldim, gizli kapaklı kalması gereken bir olgunun bu kadar açık edildiğine ilk kez tanık oluyorum. Helal olsun vallaha. Bu durumda "İmamın Ordusu" diye kitap yazan Ahmet Şık'a çektirdikleriniz nedeniyle özür dilemeniz gerekmiyor mu? Bu iddiayı dile getirdi diye zindana tıktığınız Hanefi Avcı'yı derhal serbest bırakmanız gerekmiyor mu? "Emniyet oldu Cemaat" diyenler haklı çıkmış olmuyor mu?" diye haklı sorular yöneltiyordu(3).

AKP koalisyonuna dair başka emareler/ortaklarda vardı.  Koalisyonu destekleyen "yerli yabancı yandaşlar; sermaye, medya,cemaat, denek, sendika vs.vs.." bir biçimde iktidardan "nemalanarak"  palazlanmışlardı. Çıkarlar çatıştığında ise "kavga" kaçınılmaz oluyordu.

Türkiye'nin 90 yıllık kısacık tarihi irdelendiğinde "gizli açık" koalisyonların paydaşlarının bir biçimde beklentilerine yönelikpolitik/ekonomik gelişmeleri/değişimleri/dönüşümleri sağlama yolunda hep mesafe aldıklarına tanık oluyoruz. Koalisyon paydaşları şiddetle "kavga" etseler de uzlaşıyorlar. Ancak varılan bu uzlaşmada "paydaşların(koalisyonun) elini güçlendiren" nüfusun pastadan aldığı pay sürekli küçülüyor. Kısaca 'gözümüze sokulan' "istikrar" budur.(4)

http://www.youtube.com/watch?v=zvAvagi7QKs

(1)http://haber.stargazete.com/politika/geri-adim-beklemeyin/haber-809317

(2) http://www.gazeteciler.com/medya-kosesi/cemaatin-kac-bakan-vali-ve-vekili-var-72161h.html

(3) http://hurarsiv.hurriyet.com.tr/goster/haber.aspx?id=25236578&yazarid=131

(4) http://mustafasonmez.net/?p=3668

*Sözcü'den E.Çölaşan'a ve Odatv'ye servis edildiği iddia edilen kasetler.

 
Toplam blog
: 1114
: 827
Kayıt tarihi
: 28.09.06
 
 

Ankara'da yaşar, dünyalı,aynadaki görüntüsüne muhalif, vicdan hesapları yapmaktan yorgun, yaşanıl..