- Kategori
- Özel Günler
Kendine dönük yaşlar

İyi ki doğdum:)
Öylece gelip gitmek değil niyetim bilesin. Yaş alıp başını gidiyor diye ne telaşa kapılıyorum ne de üzüliyorum. Kolay kolay eskitemez beni birbiri ardına dökülen takvim yaprakları. Varsın dökülsün onlar en son yaprağa kadar benim yapacak çok işim var...
Otuz yıl önce bu gün olmuş tanışıklığım dünya ile. O gün bu gündür ben onu o beni bırakmadı ne mutlu. Annem benim gözümün nuru, hayatımın anlamı. Telefon açmış bana bir türlü ulaşamamış. Sitem ediyor; 'Ben seni bu kadar zor doğurmadım neden bu kadar zor ulaşıyorum' diye. Dayanamam anam anaların en güzeli. Sesini duymak yetti her şeye. Keşke yanımda olabilseydin de doya doya koklasaydım seni. Tıpkı kucağına geldiğim bu gün gibi yine kapansaydım Abı-hayat veren göğsüne.
Üçlü yaşlarıma giriyorum artık. Arkadaşlar arayıp dalga geçiyorlar sabahtan beri. Hadi inşallah üç otuzunuda görürsün diye. Kazık çakacak halimiz yok dünyaya ama Allah hayırlı ömür nasip etmiş ise neden olmasın. Kim istemez yaşamayı? Otuz yaş insanın en olgun olduğu yaşmış henüz daha pek anlamadım açıkcası. Hala gözlerim yaramaz bir çocuk gibi parlıyor suratımda kocaman bir sırıtış. Azıcık hanım ol artık diyor ablam bak yaş otuz. İyi de içimde bir yaş yıllara inat sanki yeni girdim onsekize:)
Yıllar geçecek tabi ki, bir bir anlam kazanacak yüzümüzdeki çizgiler. Saçımıza düşen aklar bizi birer olgun insan yapacak. Köşe yazarından bozma tavırlar takınacağız hayata karşı, biraz daha tutarlı bakacağız olup bitene. Soğukkanlı olmayı bileceğiz yeri geldiğinde. Her yaşın kattığı güzellikler var insan zihnine. Umarım yaşamın kıyısına geldiğimde adım çınlar bu gök kubbede.
Bu gün benim doğum günüm. Otuz yaşıma kadar beni beslediği için müteşekkirim dünyaya, Allah'a beni sağlıklı yaşlara kavuşturduğu için hamdolsun. Aileme, dostlarıma yürekten teşekkür ederim beni hiç yalnız bırakmadıkları hep yanımda oldukları için.
Dileklerim sağlıklı bir hayat sevdiklerimle ve 'O' kendini biliyor her ne kadar yine yanımda değilsede.
Otuz yıl önce bu gün olmuş tanışıklığım dünya ile. O gün bu gündür ben onu o beni bırakmadı ne mutlu. Annem benim gözümün nuru, hayatımın anlamı. Telefon açmış bana bir türlü ulaşamamış. Sitem ediyor; 'Ben seni bu kadar zor doğurmadım neden bu kadar zor ulaşıyorum' diye. Dayanamam anam anaların en güzeli. Sesini duymak yetti her şeye. Keşke yanımda olabilseydin de doya doya koklasaydım seni. Tıpkı kucağına geldiğim bu gün gibi yine kapansaydım Abı-hayat veren göğsüne.
Üçlü yaşlarıma giriyorum artık. Arkadaşlar arayıp dalga geçiyorlar sabahtan beri. Hadi inşallah üç otuzunuda görürsün diye. Kazık çakacak halimiz yok dünyaya ama Allah hayırlı ömür nasip etmiş ise neden olmasın. Kim istemez yaşamayı? Otuz yaş insanın en olgun olduğu yaşmış henüz daha pek anlamadım açıkcası. Hala gözlerim yaramaz bir çocuk gibi parlıyor suratımda kocaman bir sırıtış. Azıcık hanım ol artık diyor ablam bak yaş otuz. İyi de içimde bir yaş yıllara inat sanki yeni girdim onsekize:)
Yıllar geçecek tabi ki, bir bir anlam kazanacak yüzümüzdeki çizgiler. Saçımıza düşen aklar bizi birer olgun insan yapacak. Köşe yazarından bozma tavırlar takınacağız hayata karşı, biraz daha tutarlı bakacağız olup bitene. Soğukkanlı olmayı bileceğiz yeri geldiğinde. Her yaşın kattığı güzellikler var insan zihnine. Umarım yaşamın kıyısına geldiğimde adım çınlar bu gök kubbede.
Bu gün benim doğum günüm. Otuz yaşıma kadar beni beslediği için müteşekkirim dünyaya, Allah'a beni sağlıklı yaşlara kavuşturduğu için hamdolsun. Aileme, dostlarıma yürekten teşekkür ederim beni hiç yalnız bırakmadıkları hep yanımda oldukları için.
Dileklerim sağlıklı bir hayat sevdiklerimle ve 'O' kendini biliyor her ne kadar yine yanımda değilsede.