Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

06 Aralık '11

 
Kategori
Güncel
 

Kolesterol savaşları...

Kolesterol savaşları...
 

Şu “Kolesterol” ilaçları yararlı mı , zararlı mı?  Savaş başladı bir kere; mavilerle, yeşiller arasında… Bakalım daha ne kadar sürecek…

Türkiye’de ve bilenler için dünyada şu  “Kolesterol” savaşları bu günlerde bütün hızıyla sürüp gitmektedir…

Bizimkiler (Türk Doktorlarının büyük çoğunluğu), İngilizce’leri yeterli olmadıklarından dolayı dünya “Literatürü”nde neler olup bittiğini izlemeleri güçtür. Burada bir kavga başladığı zaman, ekranda görünebilmek, birkaç laf edebilmek için taraf tutma babında seslerini yükseltmektedirler. Yok “Kolesterol” vücut için çok zararlıdır; bundan dolayı “Kolesterol” ilaçları mutlaka alınmalıdır; yok kolesterol ilaçları ilaç şirketlerinin şişirmeleridir; kullanılsa da olur, kullanılmasa da…Falan filan…

Dedikleri gibi… Kendileri bir araştırma yapmışlar mıdır? Yok…  Ciddi bir araştırmayı, ya da araştırmaları “Birincil” kaynaklardan yakından izlemişler midir? Yok… Çoğunun bilgisi, hocalarının kitaplarından kapma olduğu için, yeni araştırmaları izlemek, Türkiye’de sadece yabancı dil bilen, azınlık doktorlarının elindedir. Açıkça, Türkiye’de ancak bir avuç doktor yabancı literatürü izlemekte ve sonuçlarından yararlanmaktadırlar… Gerisi onların yalancısıdır… Geri kalan büyük çoğunluk ise, ilaç şirketlerinin “Prospektüs”lerine ve “Represantative”lerin bilgilendirmelerine bağlıdır… Tabii bu arada, büyük ölçüde ilaç şirketlerinin yönlendirmelerine  bağımlıdırlar. Öyle çıkıp bar bar… “Kolesterol ilacınızı almayı unutmayın …”  diye nutuk çeken doktorlar, belli ki, bağlı oldukları ilaç şirketlerinin dürtmelerinin sonucunda hareket etmektedirler… Neden?

Ben Tıp Doktoru değilim. Bu konuda resen laf söylemeye hakkım yoktur. Ama “Araştırma Tekniklerini” bilen bir insan olarak, süreçler konusunda laf söylemeye hakkım olduğunu sanıyorum.

Bir kere, “Kolesterol” ilaçlarına ilişkin sonuçlar bütün dünya “literatüründe” tartışmalıdır… hala bol keseden “Kolesterol” ilacı yazılmakla birlikte; yapılan ciddi araştırmalar gösteriyor ki,1. Kolesterol ilaçlarının yararları olduğu kadar, zararları da olabilen ilaçlardır… 2. Bu ilaçlar, kalp krizi geçirmiş kişilerde yararlı oluyor gibi gözükse de, hiç kriz geçirmemiş kişilerdeki yararı belirsizdir… (Mayo Clinic ) doktorları bile sonuçları kendi aralarında ciddi olarak tartışmaktadırlar. (http://www.businessweek.com/magazine/content/08_04/b4068052092994_page_2.htm)

Şimdi şu hikayeyi dinleyin: “Tenis oynamakta olan, sağlıklı gözüken, Dr. H.Denman Scott, kendi Doktoru tarafından, sınırda olan (160 LDL) kötü kolesterolü yüzünden kendisine Kolesterol ilacı reçete edilir. “Hiç bir şekilde bir kalp sorunum yoktu, hiçbir semptom-belirti göstermiyordum,” diyor. Buna rağmen doktorunun tavsiyesini tuttu  ve aldığı kolesterol ilacı  LDL’sini bir süre sonra 60’a düşürdü. Sonra, emekli bir Tıp Doktoru olan, Scott kas ağrıları hissetmeye başladığını söylüyor. Kolesterol   İlacına  10 ay devam ettikten sonra bir sabah kendisini “inme” başlangıcı olan acılarla felaket halde buldu… Sanıyorum, bu durum aldığım  Kolesterol ilacı yüzündendi.. Bundan sonra bu durumu iyileştirdiğim bir çok insanda izledim, diyor.” Scott ilacın alımını durdurdu ve iki ay sonra bütün acılarından kurtuldu. (John Carey. http://www.businessweek.com/magazine/content/08_04/b4068057096279.htm  )

Bilindiği gibi, bir ilacın yaygın kullanıma geçilebilmesi, ilaç şirketlerinin nice yıllarını alır. Önce fareler üzerinde uzun yıllar denerler; daha sonra organizmaları insana yakın daha başka hayvanlar üzerinde denenir; zararsız olduğu görülürse, gönüllü insanlar üzerinde denenebilir… Ondan sonra, belli yarar derecelerinde %65 ; %70 … gibi  piyasaya çıkarılır… Ama hiçbir ilaç, her durumda yararlı değildir; her ilacın kendine göre kontra-endikasyon dereceleri vardır.. kimisi çocuklara, kimisi hamilelere zararlı olabilir..

Bildiğiniz gibi, yaygın bir Tıp sözü vardır: “hastalık yoktur, hasta vardır…” derler.. Onun için her hastanın durumu bir diğerine göre değişiklik gösterebilir ve doktor onun özel durumuna göre ilaç yazabilir…

Ama hastaya ancak üç dakika ayırabilen doktorlarımızla; ilaç şirketleri tarafından kafa kola alınmış Tıp adamlarımızla fazla bir yere varamayacağımız kesindir.

Ne yapmalı? What is to be done?

Şair ne demiş : “Şu Boğaz harbi nedir, var mı ki dünyada eşi…?”  Aslında bütün hastalıklar ondan. Diyorlar ya hani, “can boğazdan gelir, boğazdan gider,” diye.. Öyle…dikkat etmek gerekir…

Yapacak iki şey var .1 Boğazımızı kesmek (Hele hele…Akıllı olalım, keselim dediysek, biraz az yiyelim anlamında..) 2. Şu doktorlarımızı  yeniden eğitip ,İngilizce öğretmek…

Oturup düşünelim. Ya da onları son literatür konusunda bilgilendirelim… Yoksa, bir sürü boşuna kör döğüşü yaşanacaktır.. Dış ülkelerdeki “Kolesterol İlaçları Savaşı” zaten çoktandır yaşanıyor… Bu Savaş, ilaç şirketleri ile , propagandistlerin savaşı… Bunu bilelim. Yoksa, bizimkiler  “Kolesterol”u biz keşfettik, diyecekler nerdeyse… Türkiye’de bu araştırmaları yapabilmek çok zor…  Tıp’da Araştırma olayı öylesine pahalıdır ki… Ona her şirketin gücü kolay kolay yetmez… Sonra (Eşdeğer veya Benzer ilaç) ilaç deyip, taklit bir ilacı devreye sokuyorlar ki, bu da bir sürü hukuk sorunlarına sebep oluyor… Bu yüzden bir çok ilaç şirketi birbiriyle davalı…

Bana gelince ben “kolesterol” ilacımı kafama göre kullanıyorum… Canım isterse alıyorum, isterse almıyorum… Tıpkı rakımı içer gibi..! Ama siz bana bakmayın… Sizin doktorunuz mutlaka çok akıllıdır, onun söylediklerini dinleyin. Olur mu?

 
Toplam blog
: 2579
: 848
Kayıt tarihi
: 24.10.10
 
 

Mesleğim eğitimcilik… Şimdi artık emekli bir vatandaşım… biraz şairlik, biraz hayalcilik, biraz s..