- Kategori
- Psikoloji
Korkuyla Baş Edin I

korku
“Ardahan Vardar, kalbi ürkek bir adamdı, korkaklığıyla tanınırdı.Basit bir işi, hiçbir şeye karışmaz eşi, kendine benzer çocukları vardı. Birçok fırsatı korkaklığı yüzünden kaçırmıştı.Yetenekliydi ama bunu kullanamıyordu. Bazen yüreğine cesaret duygusu gelir, kendini göstermek ister, kapıya doğru gider, kapı kolunu tutar ama içeri giremezdi.
Bir gün şöyle bir yazı okudu:
“ Roosevelt: “ Hastalıklı ve biçimsiz bir çocuk olduğum için gençliğim sırasında sinirli ve nefsine karşı güveni olmayan bir adamdım, bu yüzden hem bedenimi kuvvetlerimi hem ruhi enerjimi kazanmak için yorucu ve acı çalışmalara lüzüm hissetim.”
Roosevelt: kendini değiştirmeğe nasıl muvaffak olduğunu da anlatarak diyor ki:
“ Çocukluğumda Marryat'ın kitaplarında, hiç unutmadığım bir bahis okumuştum. Bu bahiste, bir İngiliz harp gemisinin süvarisi diğer bir kahramana, korkusuzluk meziyetinin nasıl kazanıldığını anlatıyordu. Onun anlatışına göre her insan bir hareket geçeceği sırada ilk önce muhakkak korkar. Fakat bu sırada yapılacak en dürüst hareket, hiç korkmuyormuş gibi hareket etmektir. bu şekilde hareket eden insandaki cesaret iddası, çok geçmeden tam cesaret mahiyetini alır, yani iddia; bir realite olur, ve insan korkusuzluk göstererek ve korkusuz yaşayarak en cesur insanlar arsına girer.
Ben de bu nazariyeyi (kuram) denedim. İlk önce korktuğum birçok şeyler vardı. ayılardan başlayarak atlara ve tüfeklere kadar her şeyden korkardım. Fakat korkmayan bir adam gibi hareket ederek korkudan kurtuldum. Her şsteyen insan bu şekilde hareket ederek aynı neticeye varabilir.”
( Dale Carnegie)
Ardahan Vardar, kahveye girmeye, insanlarla göz göze gelmeye korkuyordu. İşe ilk kahveden başlamaya karar verdi. Roosevelt gibi yapacaktı. Gitti, kahvenin önünde durdu, alnını yukarı kaldırdı, içeri girdi, sanki insanlar ona bakıyor gibiydi, bu sefer insanlardan gözünü kaçırmadı, dikkatle onlara baktı ve şunu fark etti: İnsanlar ona bakmıyor, ya arkadaşlarıyla ilgileniyor ya da oyunlarına dikkatini veriyorlardı. Derin bir nefes aldı, bir masaya oturdu, çay istedi, rahatlamıştı. Bunu devam ettirmesi gerekiyordu. hep böyle rahat etmek istiyordu. Israr edecekti ve “asla pes” etmeyecekti. Etmedi de..”
Şimdi hepimizin içinde korku var, bu yaratılışımızın bir özelliği.. azı korur, çoğu korkutur, hasta yapar.
Nasıl başa çıkacağız korkularımızla?..
Bilimsel olarak bir korkuyu tanımlayalım:
Darwin'e göre altı temel duygumuz vardır:
korku – sevinç- hüzün- sürpriz- kızgınlık-tiksinme
Bu duygular doğuştandır, herkeste vardır ve bu duyguları herkes duyumsar..
(devam edecek..)