- Kategori
- Güncel
Nereye koşacağını bilemeyen çocuk.

Karşı komşunun çocuğu...kaç yaşlarında acaba?
Sanki ergenlik çağında.
Sivilceleri kendisine, heyecanı etrafına sıkıntı veriyor. Hayalleri de var. Kimi çok uçuk, kimi sıradan ama var işte hayalleri. Ya hiç olmasaydı? İyi olmazdı herhalde.
Annesi bir tarafa çekiyor, babası bir tarafa. Abileri, ablaları ise bambaşka taraflara. Bu öylesine boğucu ki bir zaman sonra bu çekiştirmelerden nereye doğru koşacağını bilemiyor. Hatta neden koştuğunu bile unutmuş çoktan. Kafası karmakarışık ve şaşkın. Aslında çocukta potansiyel çok, yani bir doğru işlense...herşey harika olacak. Ama her kafadan bir ses çıkıyorken biraz zor.
Sanki hiç büyümeyecek belki de çoktan yaşlandı ve fena halde yorgun. Halbuki umut dolu olmak lazım. Ama “onu yapma, bunu yapma...bu daha iyi...yok yok şu daha iyi” derken...umut dolu olmak ta bir yere kadar devam ediyor.
Kafasından asıl geçenler nedir?
Esas istediği nedir?
Pek bilen yok. Soran da yok.
O yüzden kendisi de beklemede. Nereye koşacağını da bilemiyor işte bu yüzden.
Memleketin halini işte bu komşu çocuğuna benzettim belki de yanılıyorumdur...yanılıyor muyumdur acaba?