Neye göre, kimin için?

Farklı olmak demiştim bir önceki yazımda.. Neye göre farklı olmalı, kime göre farklı görünmelidir ki insan? Herkes seni başka türlü görür, başka başka düşüncelerle bakar yüzüne. Yüzüne farklı konuşur yüreği farklı söyler. Halbuki hiç öyle biri değilsindir ama herkesin kalbi seninkiyle bir tutmaz işte. Tuttuğunu zannedersin.. Zaten şu dünyada gerçek sandığın bir çok şey yalandır ki. Neyin savaşını veriyoruz ya da ne için yaşıyoruz bunu hiç sorgulamadık şu yazıyı okuyana kadar her birimiz. Gerçekten ne için yaşıyorsun? Bir ciddi ciddi düşünün bakalım, uğruna yaşadığımız her neyse; onun bize ihtiyacı var mı, bir bunu irdeleyin..

Kalbimiz taş da değil, demir de değil ki bırakıp gidelim önem verdiğimiz her şeyi bırakıp ardımızda. Bedeli ne olursa olsun her şeyi silip gidebilir misiniz?
 Yapamazsınız..
 Bizi biz yapan o duyguyu unutamayız çünkü. Sahiplik, benlik duygusunu terk edip gitmek herkesin harcı değildir işte.

Şu anlatmak istediğimi bile eminim herkes aynı şekilde anlamayacakken, bu dünyada neyin farklı olma çabasını yaşıyoruz bilsek keşke… Bazen hani, hiçbir şeye değmeyeceğini anlarız ya uğrunda savaştığımız şeye; öyle bir andayım şuan. Karşımda Karadeniz ve elimde klavyem yazıyorum size. Fakat duygularımın ne denli derin, ne denli Karadeniz gibi hırçın olduğunu bilmiyorum. İnsanlar o kadar farklı ki, bu hangi yöre de olursa olsun.. Sana vaadedilen sözlerin yerine gelmemesi kadar hayal kırıklığı.. Ağlamak çözümse, ağlarsın. Fakat değer mi orası tartışılır. Bu dünya herkessiz döner aslında, fakat biz hiç kimsesiz yapamıyoruz. Hep birilerine ihtiyaç duyuyor hep birilerine dayanarak yaşamaya çalışıyoruz. Hatta bir çok evlilik, birbirlerinden nefret eden fakat karşısındaki insana yaslanmadan yapamayacağını düşünen insanlarla dolu olduğu için bitmiyor. Halbuki, nefret kadar değişik ve kötü bir duygu yok. Bir yandan beynini nefretle kemirirken, diğer yandan nefret ettiğin kişiye karşı olan sevgiyi besler. Tek bir olumlu yanı, sahte olmayışıdır. Sevgilerin bir çok sahtelikleri varken her şeye inat ayakta kalmak güçlü kadınların tek tesellisi olsa gerek.

Dediğim gibi, yazılacak çok şey söylenecek çok söz var. Bunlar sadece birkaç tanesi..

Sevgilerimle.