Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

14 Mayıs '10

 
Kategori
Mizah
 

Nihat Genç’ten Tayyip Erdoğan Fıkraları

Nihat Genç’ten Tayyip Erdoğan Fıkraları
 

Kendi objektifimden...



Tayyip Erdoğan’a en güzel muhalefeti kim yapıyor, biliyor musunuz? Ben keşfettim: Ulusa Sesleniş’te ekranın sol alt köşesinde işitme engelliler için, konuşulanları işaret diliyle anlatan bir kadın var. Kadına baktım, Tayyip Erdoğan ne söylerse söylesin, kadın aşağıdan parmağını yukarı dikerek şöyle yapıyor! (Salonda uzun süren yüksek sesli gülüşmeler...)
*** *** ***
Başbakan ölmüş, götürüp gömmüşler. Fakat mezarın içinde gene bağırıyor, çağırıyor, ha bire şikâyet ediyor! Etrafta yatan ölüler demişler ki: Ya biz huzur bulmak için buradayız, bize herkes “huzur içinde yatsın” diye dua ediyor; ama sen geldin sürekli kavga-gürültü ediyor, huzur bozuyorsun. Çek git buradan!!! Tayyip Erdoğan: “Beni hiçbir yere kovamazsınız, ” demiş, “Beni buraya halk gönderdi!”
*** *** * **
Mahşer günü kim hangi günahı hangi organı ile işlemişse, o organına bir kandil, yani ampul asılacakmış. Gün gelmiş herkes mahşere gitmiş ve başlamış kandiller asılmaya. Fakat bu yüzde 47 oy alanların hepsinin ayağına kandil bağlanmış. Zebaniye sormuş biri: “Ya, kandil herkesin farklı yerlerine asılı; ama bunların neden sadece ayaklarına asılı?” Zebani demiş ki: “Bunlar o ayaklarla çok b.k karıştırmışlar, çook!”
*** *** * **
Bunları böyle rahatlıkla söylediğime şaşmayın; hepsinin davaları açılmış, bedelleri ödenmiştir. O nedenle rahat olun... N’oldu bu adamlara yahu, n’oldu?! Müslüman şahsiyetlerdiniz hepiniz, bakın millet sizinle alay edip size gülüyor, Demirellerden de kötü duruma düştünüz, Çiller’den de kötü oldunuz, n’oldu size?! Millet eskiyi arar oldu be!..
*** *** * **
Kıyamet kopmuş, herkes günahlarını almış Mahşer Meydanı’na gidiyor. Bektaşi’nin günahı çok, at arabası ile taşıyor. Yolda bakmış yaşlı bir köylü sırtındaki ufak günah çuvalı ile yaya gidiyor. “Dede, dede, at çuvalını arabaya götüreyim, boşuna yorulma!” diye seslenmiş Bektaşi. Dede: “Yok sağol evladım, arkadan AKP’nin TIR’ları geliyor, onlara koyacağım.” demiş.
*** *** ***
Bu ülke 3 tane evliya gördü. Birincisi Kenan Evren... Bunlara o okulları kendisi açtı. İkincisi Turgut Özal... Bu cemaatlerin kuruşu yoktu, hepsine şirketler kurdurdu, milyar dolarlar kazandırdı. Daktiloya koyacak boş kâğıtları yoktu be; ama 10 yılda 30 milyar dolar sahibi oldular! Türkiye’de Toyota fabrikaları mı vardı bu adamların, böylesine büyük paraları nasıl kazandılar bunlar?! Ama işte Evliya parası bunlar, evliya... Özal’ın kerametleri hepsi... Üçüncü evliya da Hilmi Özkök paşaymış, ben de yeni öğrendim. Onca bavul dolusu belgenin nereden geldiğini merak ediyordum hep; ama anladım ki bu işin içinde Özkök kerameti varmış!.. Peki AKP’yi iktidar yapan bu adamların Amerika’ya karşı, Hz. Ali’nin türbesine bomba atan adamlara karşı tek bir lafları oldu mu şimdiye kadar!? Utanın be, utanın! Irak'ta 1, 5 milyon insan öldürüldü, hepiniz o katillerle işbirliği içine girdiniz, eş-başkan oldunuz, utanın!
*** *** ***
Bir gün padişah camide Cuma namazdayken çok sıkışır; ama namazı bozup dışarı çıkamaz. Allah’a yalvarır ve şöyle beyaz sakallı nur yüzlü bir adam elinde ibrik ve leğenle gelir, padişahı rahatlatır. Aradan yıllar geçer, aynı padişah sefere çıkıyordur ve yolu bir köye yakın geçer. Köylülerden biri “Selametle padişahım, selametle!” deyip el kol hareketi yapar padişaha. Padişah durur ve “Ne biçim konuşuyorsun, sefere gidiyoruz, bana ‘kılıcın keskin olsun Ulu Padişahım’ diye sesleneceksin!?" diye ikaz eder adamı. Adam şöyle der: “Ya padişahım, senin yönetiminde öyle yolsuzluklar oldu ki, hani bir gün Cuma’da sıkıştığında yaşlı bir adam sana leğen ve ibrik getirmişti ya, o nur yüzlü adam bizim köylüydü, senin yönetiminde o adam bile yolsuzluktan, imansızlıktan gitti! Şimdi ne diyeyim sana; Selametle padişahım, selametle!”
*** *** ***
Şimdi ben ne diyeyim Tayyip Erdoğan’a?.. Anadolu’nun tertemiz Müslüman insanlarını bile ortak ettiler kendi kirliliklerine, hırslarına, iştahlarına... Selametle, Tayyip Erdoğan, selametle!..
*** *** ***
Türkiye’de çoluk-çocuk, okuma yazma bilen herkes bu tezgâhı gördü. Ben Anadolu’yu karış karış geziyorum. Bunların desteği yüzde 25’ten aşağıya düştü; ama bunu kimse açıklamıyor. Halk bunları artık belâ olarak görüyor. İlk seçimlerde çekip gidecekler eğer işin içine bilgisayar hileleri vs. girmezse. Eh, muhalefet de sandığına, oyuna sahip çıksın artık. Hep birlikte sahip çıkalım ve bu tezgâhı başımızdan def edelim!.. Teşekkür ederim.

(Yer: İzmir Kitap Fuarı - Tarih: 24 Nisan 2010 - Saat: 19:00)
.
.
.
.
.
.
.
Günün sözü: Bugün hepimiz şu çarpıcı gerçeği çok iyi anladık; Atatürk cüceler ülkesindeki o Gulliver’miş! 1920’li yıllarda çok büyük bir adım attı, öyle ki ikinci adımıyla daha yere basmadı. Ona muhalefet edenler şimdi aşağıdan bacak arasına bakıyor, ikinci adımının altında ezilmemek için çare arıyorlar!

 
Toplam blog
: 147
: 2923
Kayıt tarihi
: 05.05.07
 
 

İngilizce öğretmeniyim, çevirmenim, dilmaçım, araştırmacıyım. / Beş kitabım var: Beynin Kimliği, ..