Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

19 Ekim '07

 
Kategori
Dostluk
 

Rüzgâr estiğinde de uyumak istiyoruz

Rüzgâr estiğinde de uyumak istiyoruz
 

Yaptıkları işi yarım bırakanlar, neticeden doğacak zararları başkalarına yüklemeye çalışırlar. Dikkat ederseniz bazıları mazeret üretmeye ayırdıkları zamanı iş üretmeye ayırmış olsalardı daha çok başarı elde edeceklerdi.
Daha işe başlamadan akıllarını mazeretle bozanların ne kendilerine ne de toplumlarına verecekleri bir şeyleri yoktur. Yarının ekmeği için bugünden maya tutanlar elbette gece rahatça uykuya yatabileceklerdir.

Hani bir düşünür “Çocuklarımızın ayaklarına batacak dikenler ya ektiklerimiz ya da sökmediklerimizdir” diyor ya.

Tıpkı öyle işte.

İşin başında liyakat sahibi insanların yer aldığını görürseniz işte o zaman rahatça uykuya dalabileceksiniz. Yoksa geceniz de gündüzünüz gibi uykusuz geçecek demektir.

Bir dakika konuyu öykü ile renklendirelim isterseniz. Buyurun öyleyse.

***

Çok yakışıklı genç bir adam Amerikanın batısındaki bir çiftliğe iş başvurusunda bulunmuştu.

Çiftliğin sahibi ona özelliklerini sorduğunda genç adam kendine güvenen bir edayla şöyle cevap vermişti:

"Rüzgâr estiğinde dahi uyuyabilirim"

Bu söz yaşlı çiftlik sahibinin kafasını çok karıştırmıştı, fakat bu zeki genç adamdan da çok hoşlanmıştı, bu yüzden onu işe aldı. Birkaç gün sonra yaşlı çiftlik sahibi ile karısı gece yarısı çok sert ve şiddetli bir rüzgârla uykularından fırladılar. Bir sorun çıkma ihtimaline karşı her yeri kontrol etmeye başladılar. Pencere ve kapıdaki kepenklerin sıkıca kapatılıp kancalarının yerlerine takıldığını gördüler. Kalın ağaç kütükleri ise sıra sıra şöminenin yanına dizilmişti. Tarım araçları güvenli bir şekilde hangara yerleştirilmişti. Traktör garajdaydı. Ahırın kapısı düzgün bir şekilde kapatılmış ve kilitlenmişti. Hatta içerideki tüm hayvanlar oldukça sakindiler. Genç adam hemen ilerdeki kulübesinde huzurlu bir şekilde uyuyordu.

İşte o anda, yaşlı çiftlik sahibi, genç adamın o gün ona ne demek istediğini anladı.

"Rüzgâr eserken dahi uyuyabilirim"

Çünkü genç adam, fırtınasız güzel günlerde bir gün şiddetli bir fırtına ile çiftlikteki her şeylerini kaybedebileceklerini düşünerek, işlerini o kadar bağlılıkla ve düzgün bir şekilde yapmıştı ki, en sert, en şiddetli fırtına dahi esse, yatağında huzurla uyuyabilirdi.

Acaba bunu hangimiz gerçekten hayatımızda uygulayabiliyoruz?

****

Biz de rüzgâr estiğinde de uyumak istiyoruz.

Haydi, hepimiz buna hazır olalım.

 
Toplam blog
: 574
: 922
Kayıt tarihi
: 09.08.06
 
 

Samsun Yazarlar Derneği (Kurucu) Başkanı. 12 kitabı neşredildi. Türk Güreşinin Sembol ismi Yaşar ..