- Kategori
- Deneme
Sahne tozunda mutlu olmak...
Alemde insana ait ne varsa mutluluk ve hüzünden ibaret
Güzelle çirkini, acıyla tatlıyı, hüzünle mutluluğu, yaşamın tüm siyah ve beyaz renklerini bir arada bulabildiğimiz tek canlı sanattır tiyatro. İnsanlar yüzyıllardır tüm duygu ve düşüncelerini canlandırma ihtiyacı duymuşlar ve tiyatro sayesinde kendi yaşamlarına seyirci kalarak özeleştiri imkanı bulmuşlardır. Toplum, tiyatro sayesinde hem sosyal yaşam kazanmış hem de eğitim eksiklerini bu sayede gidermiştir.
Tiyatro, eski kültürleri, medeniyetleri, gelenek ve görenekleri, kahramanlıkları tarihin sararmış sayfaları arasından çekip bize misafir olarak getirmiş, o günleri modern dünyada canlı canlı yaşama fırsatı sunmuştur. Seyirciyle oyuncu arasındaki pozitif enerji hem göze, hem kulağa, hem de gönüllere hitab ettiği için salonda izleyici konumundayken öyle dalarız ki hayatın aksine bir anda kahraman olarak sahnede oyunun içinde buluveririz kendimizi.
Şayet oyunun oyuncularından biriysek tarifi zor bir mutluluğun içindeyiz demektir. Bir kere sahne tozunu çektiysek ciğerlemize bunun arkası gelir, karşı konulmaz bir güç tekrar çeker bizi sahnelere. Türlü karakterlere bürünür, pekçok dünyanın misafiri oluruz. Hele oyunun bitiminde mükafatımız olan alkışlar yok mu, işte sahnenin en keyifli kısmı bu alkışlardır.
Sanata ve sanatçıya değer veren, sanatın her dalını seven biri olarak tüm sanatları, özellikle tiyatroyu gelecek nesillere gereği gibi aktarabilirsek, sevdirebilirsek daha çok özgüveni olan, düşünen, seven nesiller yetiştirebiliriz kanaatindeyim.