Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

24 Şubat '07

 
Kategori
İş Yaşamı - Kariyer
 

Sakladıklarımızla sonuçsuz kalan değişimi yakalama hayali

Sakladıklarımızla sonuçsuz kalan değişimi yakalama hayali
 

Tüketim ve yarış kültürü ile sahip olma ve sahip olduklarımıza ortak etmemenin getirdiği yaşayış, saklama kültürünü de gündemimize getiriyor. Bu kültür maddi paylaşımdan ziyade manevi anlamda yalnızlığı ve daha fazlasını isteme güdümüzü canlı tutuyor. Çocuklarımıza hayata hazırlarken önce nasıl sahipleneceğini öğretmek istiyoruz, bu masum düşünce zamanla olgun bireyde manevi yalnızlık ve hayallerini paylaşacak kişileri bulamama olarak yaşanmaz bir hal alıyor.

Sakladıklarımız;

‘’ Birçok insan hayatının büyük bölümünü olduğundan farklı görünebilmek için feda eder’’ Richard Wilkins.

Önce kendimizi saklıyoruz. Birey olarak sosyal yaşamda olduğumuz gibi görünmüyor, bir başkasının en iyi normlarına paralel bir kişi olmanın sonsuz çabasıyla hayatı yaşıyoruz. Kendimizi saklıyoruz.

‘’Lider güç kullanan değil, başkalarını güçlü kılandır’’

Sonra bilgimizi saklıyoruz, paylaştıkça çoğalır klişesini söylüyoruz fakat kendi alanımızda bir başkasını yetiştiremiyor ve Türk iş hayatının en büyük problemi olan yetki devrini bir türlü yapamıyoruz. Korkuyoruz, paylaşarak güçlü yönlerimize bir başkasını ortak etmek istemiyoruz. Devamında bizi besleyecek insanları yanımızda bulamamakla birlikte besleyen ve liderliğimiz için bizden daha yetenekli kişileri, bir vizyon etrafında bir araya getiremiyoruz. Oysa kariyerinizde dahi, daha iyi bir pozisyon için gündeme geldiğinizde yöneticileriniz tarafından ilk değerlendirilecek olan sizin o pozisyona uygunluğunuz değil (çünkü az çok uygunsunuz ki ilgili pozisyon için düşünülüyorsunuz) siz terfi ettikten sonra boşalttığınız pozisyona kimin geleceğidir. İşte tüm ipleri elinize almanın basit bir örnekte kariyerinize ciddi olumsuz etkileri de söz konusu olabilmektedir.

Lider bir vizyon ortaya koyan, o vizyon etrafında insanları bir araya getiren ve vizyon için birlikte olan insanları bir arada tutan kişidir.

Bu paylaştıkça güçlendiğimizin bir başka ifadesidir. Bir vizyon ortaya koyabilmek , insanlarla bunu paylaşabilmek ve onları inandırmak için bilgimizi ve kendimizi saklamamız gerekmektedir.

Sakladıklarımızın dünyada bırakabileceğimiz etkisi de sorgulanabilinir.

Dünya teknolojiyle birlikte sürekli bir değişim içinde, biz de başarı için bu değişimi yakalamamız gerekir. Bu noktada herkes hemfikir. Peki değişen nedir?

Dünya temelde ileri teknolojinin getirdiği hızlı bilgi paylaşımı ile değişimleri yaşamakta. Kısacası yakalamamız gereken değişim aslında paylaşımdır.

Bir yandan değişimi yakalamamız gerekirken ve bu değişim temelde hızlı paylaşımken biz birey olarak paylaşımdan bu kadar kaçınarak ve saklayarak nasıl değişimin kendisini yakalabiliriz.

Değişimi yakalayabilen girişimciler, asıl değişimin paylaşım olduğunu bilmeselerdi ve bir başkasının paylaşım ile faydalanabileceği bir fikri ortaya koymak için öncelikle birey düzeyinde paylaşıma açık özellikleri olmasaydı bugün bir google, youtube gibi değişimin kendisi olan paylaşımı hedef olan fikirleri üretebilirler miydi?

 
Toplam blog
: 35
: 761
Kayıt tarihi
: 05.11.06
 
 

Merhaba, yazmak en büyük hayalim değil ancak yazdıklarım üzerinde uzun zamandır düşündüğüm ve art..