- Kategori
- Deneme
Sinema filmi tadında tatsız bir hayat

azozgo
Zaman su gibi akıp giderken bazen arkamızda bıraktıklarımız hiç gelmez gözümüzün önüne. Aslında hayat bir imtihandır tecrübeler karşılığında doğruya yaklaşmadır diyebiliriz…Tecrübeler dedik ama gerçekten insan hayatının geçmişinde de geleceğinde de tecrübe çok önemli bir etkendir her şey tecrübeden ibarettir aslında ve dünyanın o karmaşıklığını da ancak deneme yanılma yöntemiyle kavrar ve ona göre doğru ve yanlışı ayırt ederiz. Tecrübede mekan da önemlidir kuşkusuz yani düşünsenize sadece sürekli doğduğu evde kalan ve hep aynı yüzleri gören, aynı eylemlerde bulunan bir çocuk mu daha tecrübeli olur yoksa doğası gereği sosyalleşen, sorgulayan,ortamlara giren,tabuları yıkan ve korkmadan içerisinde bulunduğu düzeni sorgulayan çocuk mu cevap ortada zaten işte böyle bir mesele tecrübe yaşanmışlıklardan ibaret ! Bir de ders çıkarıp çıkarmama meselesi var oraya bakınca da her şey tıkanıyor ve tecrübenin yaşanmışlıkların bir sonucu olduğu yargısını etki olarak biraz azaltıyor çünkü her şey insanda bitiyor birikimi, hayata bakış açısı, duyguları vs. onun tecrübe konusundaki yaklaşımını birebir etkiliyor. Yazının başlangıcında zamanın ne de çabuk akıp gittiğinden ve insanoğlunun bunu bazen hiç fark edemediğinden bahsetmiştim ya oradan devam etmek istiyorum bence öyle insan öyle bir varlık ki zamanla unutamayacağı hiçbir şey yoktur. Tabi ki gönüllerde,kalplerde,akıllarda ölünceye kadar etkisini hissettirecek şeyler olacaktır ama yeri geldiği zaman onlarda unutulacak, hayatın güzellikleri ve yaşamın devam etmesi gerektiği yargısı insanın geleceğini düşünmesine geçmişle olan sıkı bağlarını seyrekleştirmesine neden olacaktır;çünkü böylesi adaletsiz ve acımasın bir dünyada insanın hep diri ve kendisini çağın ve yaşadığı olayların etkisiyle tabiri caizse yenmeyi bekleyen lokma gibi görmesi gerekiyor yoksa vakti zamanında yaşadığı bir acının yasını bir ömür tutmaya kalkışırsa o yasla ancak üç gün yaşar evet bu kadar da iddalıyım.Kurtlar sofrasında herkes yem olabilir o yüzden ölümün o soğuk nefesini hep ensemizde hissedip ona göre önlemlerimizi almalıyız aksi taktirde sonumuz pek de parlak olmayacaktır! Sonuç olarak zaman,mekan ve insan hayatın ayrılmaz parçaları,bu üç parçanın oluşturduğu hayat doğanın normal düzeninde akıp giden sıradan bir oldu sadece…. Her şey bizde bitiyor hayatın güzel olması da,çirkin ve kötü olması da bizim hayatı ne kadar ciddiye aldığımıza bağlı yoksa klişe tabiriyle hayat herkese güzel yeter ki değerini bilip ona ve kendimize hak ettiğimiz değeri gösterelim. İşte o zaman hayatımız tadına doyulmaz bir sinema filmi tadında olur. olur mu olur niye olmasın ki !