- Kategori
- İlişkiler
Sonbahar hüznün ayrılığın ve aşkın mevsimi

yalnızlık
Yine bir sonbahar, sararan yapraklar tek tek ayrılırken dalından ,zaman akışıyla geçer gider hayatımızdan. Doğa son şarkısını çalar, hüzün sevdayla raksa başlar. Renk cümbüşü ruhumuzu tutkulu bir bakışla esir alırken cennet bile katılır renklerin sarhoşluğuna.
Sessiz bir aşkın çığlığı gibi bütün renkler her tonunu sunarken yer yüzüne, kelebekler son kanat çırpınışıyla katılır esen rüzgarın şarkısına. Bir hüzün bir ayrılık şarkısı tekrarlar nakaratını hala duymayan aşıkların kulağına. Dalına tutunmak isteyen son yaprak, gitme kal demek gönlünün küçük bir köşesine kalmak isteyen sevdanın çığlığını duyurmak istercesine tutunur son kez dalına. Sonbahar yağmurlarına karışır gözyaşlarına gizlenen aşklar, ne duyan olur seslerini ne gören gözyaşlarını. Onlar sessiz aşıklar, gündüzün karanlığında kalmış tutkulu bakışların sevdalıları, son baharın esen rüzgarların da, dökülen yapraklar arasında kaybolurken, son yolcuları da terk eder mekanı.
Sonbahar tutkulu sevdaların mevsimidir. Cenneti bile kıskandıran renkleriyle sessiz çığlıkların, kapalı havadaki gölgelerin, çağlayanlar gibi akan, sevdasına ulaşamayan sevgilerin günbatımındaki çağrısıdır. Dalından düşen her yaprak dönmese de geriye, şarkıya katılır, son kez raksını tamamlar sevdasıyla.
Sonbahar doğanın yaşamla hüzünlü bir dansı, tutkulu bir aşkıdır. Sarı saçları dalgalanarak ayrılırken yanımızdan aslında bizi de alır götürür ardından.
Özkan ŞANAL