Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

29 Temmuz '22

 
Kategori
Kişisel Gelişim
 

Stres ve Baş Etme Üzerine

Merhaba dostlar :)

Istakozlar nasıl büyür bilir misiniz?

Kabuklarına sığmadıkları zamanlar, bir stres durumu yaşayıp, o kabuğu kırana kadar, stresle baş ederek.

Evet stres.

Stres, hayatımızın önemli bir parçasıdır aslında. Doğru değerlendirildiği zaman bizi, ıstakozların büyümesinde olduğu gibi, güçlendirebilir, ileriye gitmemize yardımcı olabilir. Ama kimi zaman da sağlık sorunları yaşamamıza, kendimizi ve özgüvenimizi yetersiz hissetmemize neden olabilir. Stres nasıl yorumladığımıza göre değişen bir durumdur diyebiliriz.

Strese uzun süre maruz kalırsak, bedenimiz tepki vermeye başlar. Bilişsel, fiziksel, duygusal durumumuz da beklenmedik değişimler görebiliriz. Baş dönmesi, genel ağrı, diş gıcırdatma, hazımsızlık, uyku sorunları, kalp çarpıntısı, kulak çınlaması, yorgunluk, öfke nöbetleri, titreme, ağlama, depresyon gibi belirtilerle karşı karşıya kalabiliriz. Özetle stres yaşıyorsak, bunu ciddiye almalı ve doğru yorumlamayı da bilmeliyiz.

Belirtilerle karşı karşıya kaldığımız zaman, stresi azaltma yollarına başvurmamız gerekir. Istakoz'u düşünelim. Kabuğu değişene ve genişleyene kadar o stresi yönetemese, bizim gibi doktora gitse, ilaçlara başvurabilir. Ama ilaçlar onun büyümesine engel de oluşturabilir. O engeli aşmak için stresi yönetmeyi öğrenmesi, bizim için bir ilham kaynağı da oluşturacaktır.

Yapılan bazı araştırmalar, hormonların etkisiyle, kadınların erkeklerden daha stresli olduğunu tespit etmiş. Aynı anda birden fazla işle ilgilenmeleri, sürekli bir koşuşturma içinde olmaları, çalışırken de erkeklerle ve mükemmellikle mücadele etmeye çalışmaları bu durumun sonuçları olarak kabul edilmiş. Erkekler için ilginç bir tespit olarak oksitosin hormonunun azlığı ile bağlantılı "savaş-kaç" dürtülerinin olduğu da eklenmiş.

Çok meşhur bir stres hikayesi daha vardır, hepimizin bildiğine inandığım. Bir profesör, derste elinde bir bardak tutmaktadır. Öğrencilerine, bardağın ağırlığını sorar. Herkes bir yanıt verir. Sorusunu bardağı belli bir süre tutsam, ağırlığı ne kadar olur diyerek değiştirir. Tutma süresini artırdıkça, öğrencileri ağırlık miktarını da artırır. Son sorusu şu'dur: Peki neden bardağı bırakmıyorsunuz?

Bardağı stres sebebi olan durum olarak düşünün. Onu ne kadar tutarsanız, ağırlığı o kadar artacaktır. Halbuki bir kabul değiştirmelik an olan stresi o kadar fazla bünyede bulundurmak risklidir. O bardağı bir an önce bırakmamız en doğrusudur.

Peki; bardağı bırakmak, kabuğu kırmak ya da nasıl tanımlarsanız: stresle baş etmek için nasıl yollar geliştirmeliyiz?

1. Durumu değiştirebiliriz ya da duruma yönelik tepkilerimizi değiştirebiliriz.

2. Pozitif düşünce, stresle baş etmede etkilidir. Düşünme şeklimize dikkat etmeliyiz.

3. Stresle karşılaşmadan evvel, olacaklara karşı hazırlıklı davranabiliriz.

4. Dikkatimizi başka konular ya da durumlara yoğunlaştırabiliriz.

5. Egzersiz strese karşı en güçlü koruyucudur. Örneğin günlük 30 dk tempolu yürüyüş strese karşı sağlığımızı geliştirmemize yardımcı olacaktır.

6. Güne kahvaltı ederek başladığımızda, beslenmemize özen gösterdiğimizde, takviyelerle de gücümüzü desteklediğimizde, kabuğu kırmak için yeterli güce sahip olabiliriz.

7. Paylaşmak iyi gelecektir. Stres yaratan o durumu paylaşarak, gerektiğinde destek alarak, kontrol altında tutabiliriz.

8. Strese iyi geleceğini düşündüğünüz türde müzikler dinleyebilir, çeşitli esneme egzersizleri de öğrenerek, stres anında sakin kalmayı başarabiliriz.

9. En önemlisi, kendimizi problem çözme konusunda geliştirerek stres karşısında daha başarılı bir duruş sergileyebiliriz.

 

Bu 9 öneri dışında kalan, kendimize iyi gelen ne varsa, onların farkında olmak da stres ile baş etme yöntemi olarak kullanılabilir. Sabahları erken kalkmayı ve günü karşılamayı severim. Stresle baş etme gücümü artırması için erken saatlerde, sevdiğim müzikleri, genellikle radyo aracılığı ile, yürüyüşle dinler, daha sakin ve daha kararlı bir şekilde günün getirdiklerine hazırlık yapmış olurum. Size de kendi yolunuzu geliştirmenizi bu nedenle öneriyorum.

 

Uzun bir süredir, stres gündemimi işgal etmekte. Yaşantımızda bizi engelleyen ya da olumsuza iten her şeye karşı bir farkındalık yaratan yoğunluk içerisindeyim. Her gün acaba bugün ne yaşayacağım demek yerine, bugün ne öğrendim diyerek kabule geçmenin bir şifa, bir iyileşme getirdiğini deneyimliyorum. Bir yol daha derseniz, bizim dışımızda gelişen olayları kabul etmek de, stresle baş etmede etkin bir yöntem diyerek, notunuzu alabilirsiniz.

 

Bugün kendiniz için bir iyilik yapın ve hayatınızda stresi neyin beslediğine bakın. Belki sizin bakışınız, belki olaylar karşısındaki genel tavrınız, belki bulunduğunuz ortam, belki yapmadıklarınızdır sebebi. O farkındalığı kazandığınız anda baş etmekte daha iyi olacağınıza emin olabilirsiniz.

 

Yeni konularla, en kısa zamanda, sizlerle buluşmak dileğiyle.

 

Stresle baş etmek için daha detaylı bilgi almak isterseniz;

@zulikadanismanlik instagram hesabımdan ulaşabilirsiniz.

Stresin hayatımızı zehirlemediği günler dileğiyle.

Züleyha Gülveren 


 
 
 
 
 
Toplam blog
: 48
: 89
Kayıt tarihi
: 11.01.21
 
 

Profesyonel Koç Bağımlılık Danışmanı Sosyolog Yazar Latin Amerika Çalışmaları Uzmanı Analog Fotoğ..