- Kategori
- Çalışma Yaşamı
Tariş'te sona doğru

Tam bir sene önce işçilere iş bıraktırılmış. Altı ay işsizlik sigortasından yararlanan işçiler altı ay da kısa çalışma ödeneğinden yararlanarak bu güne kadar yaşamlarını sürdürebilmişler. Ama 1 Mart 2010 tarihinde son umutları da yok edilmiş. Kelimenin tam anlamıyla, beş kuruş parasız kapının önüne konmuşlar.
Şimdi bir sürü laflar söylenecektir; yok tazminatlar ödenecek, kimsenin hakkı kalmayacak… Neyi nasıl ödüyorsunuz? Madem ki kafanızda bu işi bitirmiştiniz ne diye bir senedir bir hazırlık yapmadınız? Aldığınız pamuğun parasını ödeyemezken, stopajınızı, sigortanızı ödeyemezken bu insanların haklarını nasıl ve ne ile ödeyeceksiniz?
***
560 işçi 560 aile demektir. Aileleriyle birlikte yaklaşık üç bin kişi ekmeğini kaybetmiştir. Bu kaybın sorumluları kimlerdir? Türkiye’nin en modern iplik fabrikası olduğu söylenen bu tesis ne için zarar etmiştir? Daha alt teknolojiye sahip olan diğer iplik fabrikaları niçin para kazanırken Tariş iplik zarar etmiştir. Kötü mü yönetilmiştir?
***
Tariş’in borçları ortada. İfade edilen rakamlar yıllık faiz yükünün bile elli trilyon civarında olduğu şeklinde. Eğer üretemezseniz bu borcu nasıl ödeyeceksiniz? Eğer bu varlıkları satmayı bile düşünüyorsanız, çalışan ve üreten bir tesisi satmak daha kolay ve daha kazançlı değil midir?
Sizden önceki yöneticiler bu tesisi iyi çalıştıramadılarsa kabahat fabrikada ya da sokağa atılan işçilerde midir, yoksa yönetemeyenlerde mi?
***
Tariş’in mevcut yönetimi eski yönetimi beceriksizlikle, iş bilmezlikle suçlamıştı. Peki kendileri neyi becermişlerdir? Göreve geldikleri sekiz aylık süre içinde bu iplik fabrikasını üretir bir hale getirmek için hangi çabayı, hangi girişimi ortaya koymuşlardır?
***
Başkan Azbazdar’ı televizyon haberlerinde izledim. Sokağa bırakılan İplik fabrikası işçilerine güya güvence veriyordu.
“Bugünden itibaren Tariş’in kasasına girecek ilk para sizindir.”
Bu lafları duyunca içim sızladı. Bu muydu Beliğ Başkan’dan beklenen? O sözler hangi işçinin yüreğine bir damla su serpti? En başta, Başkan kendisi o sözlerine inandı mı ki?
Bu günün geleceği aylar öncesinden belliyken Tariş kasasına bu işçiler için bir kuruş koymadıysa bu günden sonra neyi nereden bulup da insanların haklarını verecek?
Üzülerek ifade edeyim ki, büyük vaatlerle ve büyük ümitlerle göreve gelen yeni Tariş yönetimi de beklentilere cevap vermenin çok uzağında kalmıştır. Eskilerle arasına olumlu anlamda bir fark koyamamıştır.
***
Son söz; Tariş’i bir büyük ağaç olarak düşünürsek bugün işçileri kapıya konarak açlığa terk edilen bu iplik fabrikası kurumun en verimli, meyveye en uygun dallarından biridir. Bu dallar böyle hoyratça kesilmeye devam edilirse çok kısa zamanda bu koca ağaç işe yaramaz bir kütük haline gelecektir.