Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

28 Şubat '10

 
Kategori
Güncel
 

Tarkan’ ı öldürelim!

Tarkan’ ı öldürelim!
 

Resim: Alıntı


Tarkan’ı yerden yere vuralım. Aşağılayalım. Hatta çarmıha gerelim. Taş yağmuruna tutalım. Soruna çare olacaksa eğer! …

Bugün uyuşturucunun ticaretini yapan, uyuşturucudan geçinen, ‘’Boss’’ ları, asıl para babalarını yok sayarak.

Tarkan benim anam değil, babam değil, çocuğum hiç değil. Çok dinlediğim bir insan da değil hatta. Ama dinlediğim zaman dinlendiğim, sanatına saygı duyduğum oldukça donanımlı, yetenekli bir insan.Türk sanat müziğinde icra ettiği parçalar da bunun en büyük delili. İsterdim ve temenni ederdim ki; böyle bir pisliğe, belaya bulaşmamış olsun. Fakat bulaşmış, satmıyor, bu işin ticaretini yapmıyorsa da tek zarar verdiği kendisidir.

Bugün Tarkan’ ın ününden yararlanıp işin iç yüzünü bilmeden (!) Tarkan’ ı veya bir başkasını yerden yere vuranlar Tarkan ile oturup bir kez konuşmuşlar mı acaba? Onca şanın, şöhretin, ışıltının içinde onun da bir derdi, sorunu olabileceğini düşünmüşler mi? Neler yaşadığını ya da yaşamadığını biliyorlar mı?

Kim bilebilir Tarkan’ın arka yüzünü hiç bilmediğimiz bir komploya kurban gitmediğini. Kim bilebilir herhangi bir mekana ya da yere davet edilip de bu davete icabet etmediği için üstüne gidilip, gidilmediğini ve sonrasında teşhir edilmediğini.

Sanat camiasında bu mereti kullanmayan yok gibidir diye söylenmez mi değişik zaman ve mecralarda. Yanında fedaileri ile gezip, adam vurduran bazı sanatçılar var ki; (açılıma destek vermek için köşkte idi geçenlerde) onun içinde var benzeri iddialar. Hatta daha da ötesi! Onun için de düğmeye basılacak mı? Adım atılacak mı? Umarım ve dilerim ki ortaya çıkar, çıkartırlar.

Kaldı ki; uyuşturucu dediğiniz b.k ilkokullara kadar inmiş, sandviç arası servis yapılıyor artık çocuklara, çocuklarımıza! ... Biz ise dağın görünmeyen yüzüyle değil, görünen yüzü ile uğraşıyoruz her zaman yaptığımız gibi...

Bu işin asıl ticaretini yapanlar, silaha çevirenlerle masaya oturup, açılım, saçılım yapmakta bir sakınca, beis görmüyoruz ama! ... Reyting uğruna birkaç kurban harcamışız ne çıkar.

Sormak istiyorum şimdi baştakilere. Uyuşturucu ile nasıl mücadele ediyorsunuz. Ciddi bir planınız, programınız var mı? Bu illete bulaşmış, kurban olmuş çocukları yatırıp, tedavi edebileceğiniz rehabilite merkezleriniz var mı? Bu işin arkasındaki asıl güçle mücadele etmek, bu soruna gerçekten çare bulmak, kökünü kazımak gibi bir isteğiniz ya da... Asıl patronlara dokunabiliyor musunuz (?) mesela… Babanız da olsa! …

Yoksa üç beş gram bir şey bulup da mal bulmuş mağribi gibi kendi reklamınızı yapmak, yaptırmak, belli bir camiayı zan altında bırakıp, yıpratmak mı asıl hedefiniz.

Kısacası…

Dağın görünen yüzü ile değil, arka yüzüyle uğraşalım. Uyuşturucu büyük bir sorun, püskülü bela. Uyuşturucu tacirlerinin, ( yani big bossların), para babalarının da dini, imanı, insafı yok. Ve asıl para, asıl dolap, vurgun da; tedavide, tedavi için harcanılan süreçte, araçta, gereçte, ilaç da dönüyor.

Bugün burada blog yazıp Tarkan üstünden reyting yapıp, belli bir camiayı yıpratmaya, etiketlemeye çalışanlar, yeğeni uyuşturucu ticareti yaparken yakalanınca, (ben onunla görüşmüyorum) kolaycılığına kaçanlar, uyuşturucu sorununa asıl çare bulması, savaşması gerekenler, daha düne kadar uyuşturucu baronları ile dirsek dirseğe oturanlardır asıl eleştirilmesi gerekenler. Eleştireceklerse onları eleştirsinler.

Yoksa vuralım abalıya hep beraber tatmin olalım. Yapılması gereken buysa eğer! ...

Kalın sağlıcakla, umutla ve sevgiyle…

 
Toplam blog
: 669
: 1503
Kayıt tarihi
: 19.01.07
 
 

Bir on dört mart sabahı güneş henüz arz-ı endam ederken üzeri yongalarla kaplı, küçük pencereli, ..