Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

24 Eylül '11

 
Kategori
Kitap
 

Trevanıan

Trevanıan
 

Esrarengiz bir kişi.

Eserlerinde düşünce ve hayal gücüyle gerçekliği, edebiyatın somut tarzında başarıyla birleştirebilmiş orijinal eserler, kahramanlar yaratabilmiş bir yazar Trevanian. İlk okuduğum romanı "Şibumi" ile onu tanımış ve çok etkilenmiştim.

Trevanian takma adını kullanıyor ama asıl adı Rodney Whitaker (mış). Sadece yayıncısı tarafından bilinen kimligi ile yaşamı süresince hiç ortaya çıkmayarak kendisini gizlemiş. 2005 yılında ölmüş ama ailesinin ve kendisinin isteği üzerine mezarının nerde olduğu bile bilinmiyor. Sanırım bu gizem onun aşırı gelişmiş hayal gücünün bir yansıması . Belki okuyucunun bilincinde, bilinçli yapılmış bir gölge oyunuyla belki de yarattığı antikahramanlardan biri olarak var olmak istiyor, sonsuza kadar. Çünkü onun kahramanlarının yaşadığı bir çok şeyi yaşamış olduğunu düşünüyor insan.

Trevanian, en popüler kitabı "Şibumi" de mağaracalık , go oyunu,hodo korosu (çıplak elle adam öldürme sanatı), ileri cinsel teknikler, bask kültürü gibi çok enteresan ve hiç bilmediğimiz konular hakkında öyle ileri düzeyde ve ayrıntılı bilgiler veriyor ki ...Yazar zihnimizde kolayca canlandırabileceğimiz anlatımıyla bizleri fantastik bir gerçekliğin içine çekip bir uzakdoğu felsefesi olan şibumi ile tanıştırıyor.

ibumi;  sıradan, olağan görünümlerin altında yatan gizli üstünlükleri anlatır.  O kadar doğru bir söz ki, cesaretle söylenmesine gerek yok. O kadar dokunaklı bir olay ki, güzel olmasına gerek yok. O kadar gerçek ki, sahici olmasına gerek yok. Şibumi demek, bilgiden çok anlayış demek. İfade dolu bir sessizlik demek. Kendini kanıtlama gereği duymayan bir alçak gönüllülük demek. Sanatta Şibumi zarif bir basitliği ifade eder. Buna sabi denir. Felsefedeyse kendini wabi olarak gösterir. Büyük bir ruhsal rahatlıktır ama pasiflik değildir. Bir insanın kişiliğindeyse...nasıl söylemeli... Hakimiyet peşinde olmayan otorite mi? Onun gibi bir şey..."

"Hakimiyet peşinde olmayan otorite"... ilginç...

Kitabın kahramanı Nicholai Hel'in uyguladığı ileri cinsel teknikler ve hodo korosu ile ilgili bölümler Türkiye'de sansürlenerek yayınlanmış.  Herkes gibi ben de  sansürlenmemiş orijinalini merak ettim doğrusu. Ama özellikle elle öldürme teknikleri,  bazı bünyelere ağır gelebilecek sevişme yöntemleri  ve mağaracılık tekniklerini  denemek isteyecek insanlar olduğu düşünülünce sadece ülkemizde değil başka ülkelerde de bu ayrıntıların sansürlenmesini anlamak gerek. Zaten bu bölümler yazar tarafından da son baskılarında kaldırılmış.

E insanoğlu meraklı tabi... Deneme yapayım derken hem kendi hemde başkalarının hayatına zarar verebilme ihtimali hayli yüksek.

"Şibumi" ve "İnfazcı" da yarattığı ana karakterler bildiğimiz kahramanların dışında birer "antikahraman". Profesyonel terörist avcısı, terörist, suikastçi, korkusuz mağaracı, dağcı, yenilmez savaşçı ve gerçek filozof .Çok da iyi olmayan ve kendi ahlak anlayışımızla değerlendiremiyeceğimiz ama üstün özelliklerinin çekiciliğinde içten içe olmak istediğimiz tipler.

*****

Trevanian'ın ikinci okuduğum kitabı " İnci Sokağı".
Arka kapakta yazarın notu :
'Trevanian tiryakisi aslında alışılmadık harika bir tiptir: doğal seçkincidir, sinik olmaktan çok, gerçekçiliğin saldırısına uğramış bir idealistir, farklı bir trampetin temposuna uyarak yürüyen biri olmaktan çok, tek kişilik bir geçit töreninde kendi davulunu çalarak yürüyen kişidir.'

Yazar okuyucuya böyle gaz verirde , bu kitap okunmaz mı :)) Şaka bir yana yazarın ölümünden önce yayınladığı  "İnci Sokağı, kendi çocukluğuna, hayatına ait otobiyografik özelllikler taşıyan bir son roman. Bir çocuğun gözünden derin ve çarpıcı bir anlatım.

Babaları tarafından terkedildikten sonra annesi ve kız kardeşiyle zorlu bir yaşamı paylaşan Jean-Luc'un "İnci Sokağı"ndaki yoksul ama asla umutsuz olmayan hayallerle süslü büyük dünyasının romanı bu. Her türlü zorluğa, yoksunluk ve yoksulluğa, çaresizliğe rağmen herkesin mücadelesi, aslında insanlığı sürdüren yegâne şey. Ayakta kalma mücadelesi. Yazar bunu öyle edebi, sade ve akıcı bir lezzette anlatmış ki...Bir anlamda Trevanian'ın kurguladığı kahramanlarının ve kendisinin özünü buluyoruz bu resimde.

*****
Veeee... "İnfazcı".
Aslında bunu ilk  başta okumak varmış. Yazarın Trevanian takma adıyla yazdığı ilk romanı.  Bence yazarların kitaplarını okurken kronolojik bir sıra izlemek gerek. Çünkü yaratıcılıklarında ve anlatımlarında önce ısınıp daha sonra depara kalktıkları ve en iyi eserlerini bu ısınmalardan sonra gerçekleştirdikleri bir gerçek. "İnfazcı" da Şibumi'ye bir ön hazırlık gibi olmuş.
 
Jonathan Hemlock; üniversitede sanat dersleri veren bir profesör. Resim uzmanı ve tutkun bir koleksiyoncu. Bir entellektüel. Uzman bir dağcı. Ama bu zevklerini tatmin için paraya da ihtiyacı var. İşte burada CII isimli casusluk ve istihbaratla uğraşan bir büro, onun aynı zamanda suçluluk duyguları olmayan kesinlikle vicdansız, günah suç cinsellik ya da şiddete karşı olumsuz tepki göstermeyen istikrarsız ama buna karşın anormal derecede kontrollü birisi olduğunu keşfeder. Ve onu suikastlarında para karşılığında kullanmaya başlar.

Jonathan Hemlock da bir antikahraman. Kendi doğruları ve ahlak anlayışıyla onu sevip sevmeme ikircikliğinde bırakıyor insanı.Gücüyle etkiliyor.

"Şibumi" kadar olmasa da sürükleyici bir macera.

Öyle bir şey ki...Trevanian'ın bir kitabını okuyan diğer kitaplarını da okumak istiyor.Yani bana öyle oldu.

Tijen Taşlı- İzmir






 

 
Toplam blog
: 156
: 2800
Kayıt tarihi
: 03.04.07
 
 

SÖZ UÇAR, YAZI KALIR. 9 Eylül Ünv. İşletme mezunu, 9 Eylül Ünv.Sosyal Bil. Ens.Sağlık Kurumla..