- Kategori
- Gündelik Yaşam
Türban analizi

Niyetim kimsenin inancını eleştirmek değil. Türban takan kadınlarla da onların eşleriyle ve ebeveynleri ile de problemim yok. Kafamı kurcalayan bazı sorular var. Onları sizlerle paylaşmak istedim.
Örtünme ile ilgili emir Kuran-ı Kerim Nur Suresi 31. ayette belirtilmiş. Orada çoluk çocuğun örtünmesinden de söz etmez, çocuklar önünde örtünmeden de.
Nedense toplumumuzun bazı bireyleri, çoluk çocuğu dahil ailede dişi kim varsa türban takıyor. Kuran'da belirtilmemesine rağmen küçük kız çocuklarına türban taktıran aileler acaba neden bunu yapıyorlar?
Bu ülkenin insanları benim gençliğimde de Müslümandılar. O zaman türban diye bir şey yoktu. Bazı annelerimiz başörtülü idiler, ablalarımız, kız kardeşlerimiz başı açık gezerlerdi çoğunlukla. Baş örtüsü genellikle belirli yaşa gelmiş kadınlar tarafından kullanılırdı. Din kavramları ile politikayı özdeşleştiren politikacılarımız üredikçe ve bunlar hükümette görev aldıkça türbanlı sayısı arttı.
İnsanlarımız politikacılara yaranmak için mi türban takıyorlar? Gizliden gizliye bir türban takma kampanyası mı yürütülüyor? Bu seçimlerde AKP iktidarda kalmazsa, türbanlı sayısı azalacak mı? Bu sorular hep kafamı karıştırıyor ve ben cevap bulamıyorum.
Bu arada İzmirli olmakla bir kere daha gurur duyduğumu belirtmek istiyorum. Cumhuriyet Mitingi İzmir'e yakışır bir görkemlilikle yapıldı. Miting alanında baktım da türbanlı insan yok denecek kadar azdı. Hemen hiç yoktu. Şimdi bu 1 milyon civarındaki insan Müslüman değil mi? Çağdaş giyimli insanlar kaplamıştı miting alanını. Müslümanlıkla çağdaş giyim birbirine ters mi?
Dün akşam bir mağazanın indirimli satışlarını konu eden bir haber izledim TV haberlerinde. Mağazaya hücum eden ve ucuz bir şeyler almak için telaşlanan kadınların çoğu türbanlıydı. Türkiye'mizde kadınlar, ''türbanlı ve türbansız'' olmak üzere ikiye mi ayrılıyorlar? Cumhuriyet Mitingi'nde görünmeyen türbanlı kadınlar, normal yaşantımızda o kadar çok miktarda bizimle beraberler ki, bazı alanlarda türbansızları solluyorlar.
Türbanlı kadınlar demokrasiyi ve cumhuriyeti sevmiyorlar mı? Türban takmaktaki ana gaye erkeği tahrik etmemekse, türbanla kadın güzelliği gizlenebiliyor mu? Resimdeki türbanlı mankenin güzelliği niçin gizlenememiş? Bence güzel bir kadın kendini çirkinleştirmek için uğraşsa bile onun güzelliği akıllı erkekler tarafından farkedilir.
Maksat niye erkeği tahrik etmemek? Kadınlar tahrik olmazlar mı? Erkekler de sakallarını kesmesinler, kafalarına acayip takkeler filan taksınlar. Maksat kadınlar tahrik olmasın. Yani Müslümanlık sadece erkeklerin tahrik olacağını mı var sayıyor? Kadınların cinsel duyguları yok mu?
Cumhuriyet Mitingi'nden bir gün önce bazı tarikatlara üye olan dindar görünümlü müşterilerimle konuştum:
- Yarın Cumhuriyet Mitingi'ne gidiyor muyuz?
- Bizim oralarda işimiz olmaz, cevabını aldım.
Yani dindarlık, körü körüne itaat, dünya ninetlerinden faydalanmamak, demokrasi ve cumhuriyet düşmanlığı olarak mı algılanmalı? Böyle olmaması gerekmez mi?
1400 yıl öncesinin şartlarına göre indirilmiş ayetler, din alimlerimiz tarafından bugünün şartlarına göre yorumlanamaz mı? Müslümanlık çağdaş bir din olamaz mı? Benimkisi kimsenin kalbini kırmak, inanç ve düşüncelerine saldırmak değil. Sadece beyin jimnastiği yaptım ve yazılı düşündüm. Sizler de okuyun diye. Saygılarımla.
Örtünme ile ilgili emir Kuran-ı Kerim Nur Suresi 31. ayette belirtilmiş. Orada çoluk çocuğun örtünmesinden de söz etmez, çocuklar önünde örtünmeden de.
Nedense toplumumuzun bazı bireyleri, çoluk çocuğu dahil ailede dişi kim varsa türban takıyor. Kuran'da belirtilmemesine rağmen küçük kız çocuklarına türban taktıran aileler acaba neden bunu yapıyorlar?
Bu ülkenin insanları benim gençliğimde de Müslümandılar. O zaman türban diye bir şey yoktu. Bazı annelerimiz başörtülü idiler, ablalarımız, kız kardeşlerimiz başı açık gezerlerdi çoğunlukla. Baş örtüsü genellikle belirli yaşa gelmiş kadınlar tarafından kullanılırdı. Din kavramları ile politikayı özdeşleştiren politikacılarımız üredikçe ve bunlar hükümette görev aldıkça türbanlı sayısı arttı.
İnsanlarımız politikacılara yaranmak için mi türban takıyorlar? Gizliden gizliye bir türban takma kampanyası mı yürütülüyor? Bu seçimlerde AKP iktidarda kalmazsa, türbanlı sayısı azalacak mı? Bu sorular hep kafamı karıştırıyor ve ben cevap bulamıyorum.
Bu arada İzmirli olmakla bir kere daha gurur duyduğumu belirtmek istiyorum. Cumhuriyet Mitingi İzmir'e yakışır bir görkemlilikle yapıldı. Miting alanında baktım da türbanlı insan yok denecek kadar azdı. Hemen hiç yoktu. Şimdi bu 1 milyon civarındaki insan Müslüman değil mi? Çağdaş giyimli insanlar kaplamıştı miting alanını. Müslümanlıkla çağdaş giyim birbirine ters mi?
Dün akşam bir mağazanın indirimli satışlarını konu eden bir haber izledim TV haberlerinde. Mağazaya hücum eden ve ucuz bir şeyler almak için telaşlanan kadınların çoğu türbanlıydı. Türkiye'mizde kadınlar, ''türbanlı ve türbansız'' olmak üzere ikiye mi ayrılıyorlar? Cumhuriyet Mitingi'nde görünmeyen türbanlı kadınlar, normal yaşantımızda o kadar çok miktarda bizimle beraberler ki, bazı alanlarda türbansızları solluyorlar.
Türbanlı kadınlar demokrasiyi ve cumhuriyeti sevmiyorlar mı? Türban takmaktaki ana gaye erkeği tahrik etmemekse, türbanla kadın güzelliği gizlenebiliyor mu? Resimdeki türbanlı mankenin güzelliği niçin gizlenememiş? Bence güzel bir kadın kendini çirkinleştirmek için uğraşsa bile onun güzelliği akıllı erkekler tarafından farkedilir.
Maksat niye erkeği tahrik etmemek? Kadınlar tahrik olmazlar mı? Erkekler de sakallarını kesmesinler, kafalarına acayip takkeler filan taksınlar. Maksat kadınlar tahrik olmasın. Yani Müslümanlık sadece erkeklerin tahrik olacağını mı var sayıyor? Kadınların cinsel duyguları yok mu?
Cumhuriyet Mitingi'nden bir gün önce bazı tarikatlara üye olan dindar görünümlü müşterilerimle konuştum:
- Yarın Cumhuriyet Mitingi'ne gidiyor muyuz?
- Bizim oralarda işimiz olmaz, cevabını aldım.
Yani dindarlık, körü körüne itaat, dünya ninetlerinden faydalanmamak, demokrasi ve cumhuriyet düşmanlığı olarak mı algılanmalı? Böyle olmaması gerekmez mi?
1400 yıl öncesinin şartlarına göre indirilmiş ayetler, din alimlerimiz tarafından bugünün şartlarına göre yorumlanamaz mı? Müslümanlık çağdaş bir din olamaz mı? Benimkisi kimsenin kalbini kırmak, inanç ve düşüncelerine saldırmak değil. Sadece beyin jimnastiği yaptım ve yazılı düşündüm. Sizler de okuyun diye. Saygılarımla.