Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 
 

Erdoğan Özgenç DOST MECLİSİ

http://blog.milliyet.com.tr/erdoganozgenc

09 Mart '14

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

Yaşam kumbarası...

İnsan ancak duygularıyla anları birleştirmeyi başardığında yaptıkları anlam kazanır. Yaşadığımız her günün bize ayrı ayrı olaylara taşıdığını düşünecek olursak her günümüz biriktirdiğimiz bozuk paralardır.

Yaşadığımız her şey kumbaramıza attığımız para gibi olsa da kumbara ancak dolduğunda işe yarar. İşte bu açıdan bakarsanız hayatta birçok şeyi yan yana getirdiğimizde tıpkı bozuk paraların yan yana gelmesiyle bir anlam kazanması gibi kazanabilir…

***

Her an her olay, bir diğeri üzerine gelmediği sürece anlamlandıramayacağımız kadar sadedir. Birinin kazandığı başarı bizlerin bundan sevinç ya da kıskançlık duyduğumuz anda anlam kazanır.

Sevdiklerimizden ayrılmak, ancak bizi üzüyor, korkutuyor ya da heyecanlandırıyorsa bir anlam ifade eder…

İnsan ancak bir duyguyla anlarını birleştirdiğinde deneyim kazanır. Yaşadığımız her günün bize ayrı ayrı olayları taşıdığını düşünecek olursa her günümüz biriktirdiğimiz 1mzuk” paralardır. Kumbaramızın bozuk paralarla dolması için de ömrümüzü ortaya koyarız…

***

Bankamızın lojmanlarından birinde otururken, bir annenin feryadını duydum, çocuğunun ayağı asansöre sıkışmıştı. Hemen koştum sağa sola baktım, koskoca asansörü yerinden oynatmanın imkanı yoktu, hemen kalınca bir tahta buldum asansöre sıkışan ayağın yanına sokmaya çalıştım. Amacım kanırtarak asansörü geriye itmekti ama ayağına zarar vereceğimi düşünerek dikkatli olmam gerekiyordu.

Defalarca denedim ama olmadı ama bende böyle zamanlarda hiç beklenmedik kadar “inat” oluşur ve son bir gayretle tahtayla asansörü ittirdim ve hareket etmesini sağladım hafif aralanınca da annesi çocuğun ayağını çıkardı ve böyle kurtuldu.

Bu olay benim için önemli anılarımdan biridir ama biliyorum ki beni asla tanımlamaz…

***

Annemin ölümünden bu yana neredeyse otuz yıl geçti, onu kaybettiğimiz gün atık nefes bilr alamayacağımı düşünüyordum ama baksanız aradan 29 yıl geçmiş…

Onu sonsuzluğa yolcu ederken hayatta artık hiçbir şeyin bana katkıda bulunmayacağını bile düşündüm. Hatta yaşamanın bir anlamının kalmadığını yapacağım her şeyden keyif alamayacağımı da düşünmüştüm. Buna inanmış mıydım işte o tam bir muamma, insanın annesinin ölmesiyle birlikte hayatının sona ermesini düşünmesi ne kadar gerçekçi olabilir ki?

***

Yaşadığımız her olay bir sonraki olay yaşanırken nasıl davranacağımızı öğretir bizlere. Her deneyim de aslında bir başka olayda kullanılmak üzere bir yerlerde bekler durur.

Örneğin başa çıkamadığımız bir üzüntü, bir yenisiyle nasıl başa çıkaracağımız konusunda bize yön gösterir…

Her sevinç bir nefes kadar önemsememiz gerektiğini anımsatır.

Yani anlayacağınız yaşadığımız olumlu ya da olumsuz tüm olaylar bize “kendimiz” olmamızı öğretir…

***

Yaşadığımız sayısız olaylar yaşadığımız anda bir şeyleri en üst sevilerde hissettirse de onları bir yerde biriktirmediğimiz sürece yaşadık ya da yaşıyor sayılmayız…

Zamanın her ana ayrı bir önem vermesini beklerken anlarımız günleri günlerimiz ise ömrümüzü oluşturur. Gördüğünüz üzere de ömrümüz anlarımızdan oluşan bir kumbaraya dönüşür ve bizler de ister istemez kumbaramızın dolması için her gün bir başka anı, daha fazla anı atarız içine…

Yaşamın her anının kıymetini bilmekse kumbaranın dolması için her birini teker teker attığımız “bozuk paraların” da kıymetini bilmemiz gerekmez mi?

***

Her bozuk para yaşadığımız anların değeridir ve yan yana geldiğinde ancak anlam kazanır…

Şairin dediği gibi;

“İnsan küçük anları değil “yılları” yaşadıkça olgunlaşır…”

 

Yaşam kumbaranızda unutamadığınız en güzel en anlamlı ve sevgi dolu anların olması dileklerimle;

“İyi pazarlar”

 

Erdoğan ÖZGENÇ

 
Toplam blog
: 846
: 425
Kayıt tarihi
: 26.06.12
 
 

Emekli banka müdürüyüm ama kart vizitimde "insan" yazıyor. Adana'da ikamet ediyorum. Herk..