- Kategori
- Yurtiçi Tatil
Yoncaköy'de Tatil

Bebekler umut, yenilik, sevgi ile gelir
Son yıllarda Eylül ayı geldi mi Yoncaköy’e gidiyorum. Selçuk’la Özdere arasında sitelerin konumlandığı bir yerleşim alanı. Bir arkadaşımın evi var orada. Artık gelenek oldu. Kuşadası’ndan da başka bir arkadaşımız da katılınca, sonbaharı başka karşılıyoruz.
Yoncaköy’ün bulunduğu konum çok güzel. Ege’nin pek çok beldesine kolaylıkla ulaşabiliyorsun. Selçuk’tan minibüsler Özdere, Gümüldür, Seferihisar, Aydın, Kuşadası gibi istediğin yere seni ulaştırıyor. Hep Eylül ayında gittiğim için, sakin oluyor. Gerçi tüm yazlık yerlerde durum aynı, sonbahar sessiz geçiyor.
Sahili geniş, denizi ılık ve temiz. Yüzmek için biraz sabırlı olmak gerek. Çünkü o, git git bir türlü derinleşmeyen, yürüyerek mesafe katetmek durumunda kaldığın denizlerden. Sabır gösterdiğinde ise yüzmeye doyum olmuyor.
Mevsim dönünce, havanın durumu da belli olmuyor tabii. Bir bakıyorsun güneş, ardından yağmur geliveriyor. Biz de olanca sessizliğin içinde, Yoncaköy’ün keyfini çıkartıyoruz.
Yine böyle bir günde üç arkadaş sohbet ederken, rüzgarın öncülüğünde, gri bulutlar sardı gökyüzünü. Sahilde yürüyüş yapmaya karar verdik. Deniz, coşup, dalgalarıyla kıyıya koşuyordu. Bizim dışımızda, başkaları da yürüyüş yapıyordu, alabildiğine uzanan incecik kumlarda. Kimi köpeğini gezdiriyor, kimi takmış kulaklıklarını müzik dinliyor, kimi de spor yapıyordu.
Yağmur, bir müddet sonra, bize eşlik etmeye başladı. Hava iyice karardı, bulutlar hareketlerini arttırdı, rüzgar serinletmeye başladı. Yürüyüşümüzü noktalamaya karar verip, geri döndük. Ben de, doğanın tuvalinin sergilediği değişimini resmetmek istedim. Sahilin, denizin, dalgaların resmini çektim. Sıra gökyüzüne geldi. Rüzgar, bulutlarla işbirliği yapmış, güneşin etrafında dans ediyordu.
Güneşi yakalamak için bir müddet bekledim. Nihayet çok kısa bir süre de olsa kendini gizlemekten vazgeçtiği an da denklanşöre bastım. Sonuç hayret vericiydi. Gökyüzünde, bulutların arasında ışıldayan bir bebek vardı, ekranda. Etrafındaki hare ile de anne karnındaki cenini andırıyordu.
Benim için yeni yıl, Eylül ayından sonra başlar. Geçen yılı sindirmek, dinlenmek ve tazelenmek için mola verir, tatile çıkarım. Ekimde başlayacak şehir hayatına, yeni yoga derslerine hazırlanırım.
Yoncaköy de bu hazırlıklara yol açar. Bu yıl da arkadaşlarımla dinlenip, yenilendim. İşaretleri takip etmenin önemini çok önceden öğrendim. O resimle birlikte, gökyüzü, önümüzdeki dönemde yeni doğuşların olacağını müjdeledi.
Yoncaköy, bu yıl da çok özel anılarla, güzel geçti.
Çimen Erengezgin