270 yazı bulundu
Sıralama :
tüm sesiyle çağlıyor kızılırmak dolunay türküsünü söylüyor kemanı akortsuz rüzgârla bir şiir düşüyor gölgelerin üstüne daha bir yalın acılarım gözyaşın bakirliğinde bulutlar çıplak dualarımı dizmişim nisan akşamının gerdanına deli tayımın yelesine ka...
İnsanın önce ruhunu doyurması gerekli sanırım. Eğer ortadadoymak bilmeyen bir bünye varsa serseri mayın gibi ortada dolanır durur. Hiçbirşey tatmin etmez onu hiçbir şey. İlişkilerinde, işinde, hayattan aldıklarındahep tatminsizdir. Aldıkça daha faz...
Kaybeden mi kaybedilen mi olmak daha zorHangi tarafından bakarsan bak yalnızsın hayatta. Giden ve kalan .Biri hercai, diğeri suskun.Sonu yalnızlık, acı ve hüzün dolu bir yolAşkın değerini bilmeyen iki insan,Paylaşılan bir sevgiVe değersizce Harcanan ...
Bazen öyle uzun bir zaman bekleriz ki bir gülüşle , bir sözle ve belki de bir merhabayla gelecek olanı, kilitler altında tuttuğumuz gizin, acıyan yerlerimizin eczasının, fesleğen kokulu bir gecenin ortasında, saçak altlarında öpüşmelerin , ıtır...
İçimdeki duyguları anlatmak zor...Ben hercai...ben ....insan ...Yeni sevdalara kanat açmak üzere hissediyorum kendimi..Uzun bir kış uykusundan uyanan doğa gibi hazırladım bunca zaman içerisinde kalbimi ve kendimi...Şimdi tutku dolu notaların eşliğind...
Dünyaya bir midye kabuğunun aralığından bakmak nasıl bir duygudur? Ve nasıl görünür dünya o daracık aralıktan? Dinmiş lodosların uğultusu içinde İstanbul'u dinlerken neler duymuştur şairimiz? Ve çiçeklenmiş bir ağaç gördüğümüzde hangimiz Orhan Veli k...
Arpa çiçeklerini Nergisleri koklayarak Bulurum yolumu İlkbaharda otururumPortakal ağaçlarının altına Çiçeklerinden kolye Bilezik yapmaya Ben hercai menekşeyim Bahar gelince rengarenk açarım Gün olur menekşelerin rengine Kapılır giderim öyle...
Yaşamın kıyısında oturup düşündüğümüz çokçadır. Hemen herkesin lanetler yağdırdığı anlar olmuştur o düşünme süreçlerinde…Çıkmaz sokaklara girer, inatla sürdürürüz yürüy...
Mis gibi çiçek kokularının arasında derme çatma bir ev. Kollarımı pencerenin boyaları dökülmüş tahta pervazına dayamış, küçük pencereden dışarıyı seyrediyorum. Yapraklarının gölgesi evin duvarına vuran iki büyük fıstık çamı.. Başımı kaldırıp bakıyoru...
Bahar yorgunluğu, erken yordu beni bu yıl...Dışarda meltem ve güneşin dansı; bende beden sızlanması...Anneme, "hadi, çıkıp biraz güneşte yürüyelim" dedim...Beyazıt'tan, Sultan Ahmet Meydanı'na; yürüdük annemle...Sıcak simit aldık yoldan, meydan b...