Önce gençleri doldurdular bir eve ve bizler başladık onları gözetlemeye…Elbette gözetlemek sözcüğü benim tespitim değil. Ne acıdır ki programcıların bize yakıştırdığı bir söylem, program ismi..
Haberi 22.4.2008 tarihinde (bugün) internet üzerinde yayımlanan Milliyet Gazetesinde okudum.Daha doğrusu başlık ilgimi çekmişti. Yoksa magazin haberlerine pek rağbet ettiğimi söyleyemem.'Dünya..
Milliyet bloğu keşfettiğimde hemen kendime bir blog açtım ve hevesle ilk yazıyı, daha doğrusu bloguma ismini veren şiirimi koydum.Tarih mi?17 Temmuz 2006.Tabiidir ki ilk reddedilişim de o..
Delinmiş duvarların Kurşun çocuklarıArsız bombalarınHedef tahtasıKaldı mıGözde yaş?SilahınsaMinik bir taşYaşayamadığınÇocuklukTatmayacağınAşkGörmeyeceği..
Lütfen şiiri okumadan önce dört dakikanızı ayırıp bu linki seyrediniz… http://nobravery.cf.huffingtonpost.com/ Analar acılara gebeSancılar Bıçak bıçak işler kemiğeAnalarBüy..
Bir çıtırdama sesiyle kıvrılıp bükülen, muntazam vücut hatlarına sahip kızın, kırmızı elbisesi “ben nefis bir kırmızıyım” diye gözümüze gözümüze sokulurken, Siyah saçlarını savurarak dansözlere..
Bir çocuk feryat figan ağlıyor.- Benim babam öldü. Senin yerine keşke ben ölseydim babam.Buna hangi yürek dayanabilir?Bir çocuğa bu acıyı yaşatmak ve kendi canını hiç önemsemeden “keşke be..
Her birinin kendince bir dünyası vardı.Hani hep denir ya “ benim hayatım, yazsam roman olur” diye…Belki de her birinin hayatı yazılası bir romandı.Hayalleri, hedefleri, umutları, b..
İkisi de güzel insanlardı.Kimlerden mi bahsediyorum ?Akrabam olan iki öğretmenden.Çocukluğumda, okula gitmeden önce bana okulu sevdiren ama aynı zamanda öğretmene saygı duymayı öğreten ha..
Eğer yaşasaydı ve şöyle bir yurt gezisine çıksaydı Mustafa Kemal...Öyle düşündüm bir an...Sağ olsaydı ve geziye çıksaydı.Uğradığı şehirlerde gözüne ilk çarpacak olan çeşit çeşit, biçi..
Salyangozları bilirsiniz... Onları görmeseniz bile geçtikleri yerde bıraktıkları izlerden anlarsı..