Üç başlıklı bir yazı yazıyorum bu gün. Yaşadığım bir günden çıkan üç önemli yansımayı üç başlık altında, bir yazıda toplamak istedim. Haftalar öncesinden başlayan bir heyecan ve yoğunluk var..
Hayatımın on yılını, Karaköy’de çalışarak geçirdim. Ertesi gün için programlanmış acil bir iş yoksa, hanın kapısından her akşam 18.05’de çıkarım, kapıda hanın odacılarına “Beni kurtaran Allah si..
Buna yıl derler, kovalarken yapılacak işleri, Geçer gider. Kaç gün var hatırlanmaya değer. Günü tamamlanın derdi içimizi kemirirken bir sıçan gibi. Yarının hayali, başarabilmeyi b..
Gelin bohçası Gelin bohçası hazırlar gibi özenle, Diziyorum sana it olanları bir bir, Sen bilmezken senin olduklarını. Listeliyorum, eksik olmasın. Sen habersizk..
İstemese de Hakkı ve karısı içerideydi. Acıkmıştı ve evini hayal ederek katlanmıştı onca yola. “Taze simit bile yemedim.” Diye geçirdi içinden. Annemin yemeklerinin hayaliyle güç bulup buraya kadar..
Çingene uçurtması gibi içim, bu gün rengimi bulamıyorum. Her telden bir makam çalıyor gönlüm, hangisi benim? Her dilden bir kaç sözcük karışıyor aklım seçemiyorum. Hava da kararsız..
SANATI ÖDÜLLENDİRMEK, SANATA SAYGISIZCA YAPILDI! İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı Eğitim Yönetmenliği’nin düzenlediği “Tiyatro Okullarda” Oyun yazma yarışmasının Küçük Sahne’de yap..
Kahvaltı hatırası Baharı kaçırıp, kışa kalsak da. Bir söz vardı ağzımdan çıkan. Şemsipaşa’da bir kahvaltı, Gitmek gerek, bekler dostlar. Şimdi muhabbet zamanı. Sabah e..
Üsküdar’ın en civcivli yeridir otobüs durağı. Hemen yanında, dolmuş kuyruğu bekleyen insanlar. Gelen, geçen ve dükkanlar. Kulaklığından dinlediği müziğe kaptırmıştı kendini. Gözü gelen geçende. A..
Sabahın yedisi, evde bir koşuşturma. Dört kişi, aynı mekanlarda hazırlanma telaşı içinde… Kediler, onlar biraz daha kuru mama alabilmek kaygısında. Miyav, miyaaav. Bizim evin sabah halleri pek bir..