Evrenin şaşmaz döngüsünde giderek uzuyordu günler. Yaşam akıp gidiyordu. Gidiyor muydu? Hani denir ya kimi zaman; içimde nedensiz bir sıkıntı var diye. Oysa içimde belirli bir sıkıntı var kaç zaman..
Dışarıda kar vardı. Açılan kapının eşiğinde titriyordu soğuktan morarmış. Üzerinde ilkokul önlüğü... -Paltonu ne yaptın kızım? -Sıra arkadaşımın paltosu yoktu ona verdim. Üşüyordu ..
Ağaçlar yitirmişler ağaçlıklarını gözümde Dallara rüzgarda yelken açtıran yapraklar da tükenmekte Yemişler tatlı, ama sevgi yoksulu Bir susuzluğu bile gideremiyorlar ..
Gün ışıdı ışıyacaktı. Alacakaranlıktı ortalık. Hafiften esen Mistrali arkasına alıp açığa yöneldi. Karada hala yanmakta olan sokak lambalarının ışıkları kayboldu arkada. Motorun güçlü pata pataları..
Varoluşunu ve gücünü kin ve intikam alma temelli soyut bir alana oturtan iktidar, usanç veren siyasal söylem, ürkütücü ve umut kırıcı ayrıştırıcı terör ortamında özgürlük ihtiyacı bir susuzluk gibi..
Gelin kız inliyordu. Hacı kalktı giyindi, sarmalandı; başına papağını geçirdi. Çıktı soğuğa. Bir köpek uludu uzaktan. Bir taraftan kapı tokmağına vururken, diğer eliyle yumrukluyordu kapıyı. ..
Sanki devamlı bölünmüş olmaya mahkum edilmiş, nereye gitmesi gerektiğini hiçbir zaman bimeyen bir ülke gibi Türkiye. Umberto ECO İçimizde, hemen yanıbaşımızda olup bitene sırt döner..
Kuşları çizdim gökyüzüne Haydi sen maviye boya Umut yükle kanatlarına Sönsün bu karanlık, aydınlık gelsin yarına... Serdar Çelik Yine patlama, kan, ölüler, y..
Takvim yapraklarında düşüyordu günler. Dökülmeye başlayan çınar yapraklarında sarıya dönüyordu; zeytin tanelerinde patlıcan morundan siyaha. Sonbahardı... Yaz kalabalığı çekilmişti ortalıkt..
Bir yeri bırakıp, anıları yüklenip bir başka yere, belki bir bilinmeze doğru yol almak gibi değil midir bazı yolculuklar. Tıpkı yaşam gibi. Kafamın içinde düşünceler pencerenin dışında akıp giden, ..