Kaçıp gitmek istiyorum beni kısıtlayan ve hayatımı endişelerle dolu bir yarışa dönüştüren bu şehirden. Uzaklaşmak istiyorum uykumda bile beni esaretin pençesinde inim inim inleten yorucu düşüncelerden..
Kelimeler diyarına açılan kapıyı aralayıp içine daldığımda, sözcükler buluyorum orada yanyana dizmek için... Kimi zaman içimdeki özlemi, acıyı, hüznü örüyorum kelimelerle; kimi zaman ise zihnimin deri..
Bir zamanlar insanlarla dolu, her taşından hayat fışkıran bir kentin yapayalnız ve ıssız kalması ne kadar acı verici bir şeydir hiç düşündüğünüz mü? Ben ne zaman eski ve terkedilmiş bir kenti ziyaret ..
Ne zaman hayatın koşuşturmasından ve insanı yıpratan mücadelesinden yorulsam, çocukluğumun telaşsız ve kaygısız günlerine geri dönmek isterim. Bazı zamanlar bu özlemim daha da pekişir ve güçlenir yüre..
Ne kadar zamandır bu derin yalnızlığın pençesinde çaresizlik içinde kıvrandığını hatırlamakta bile güçlük çekiyordu yaşlı kadın. Onun için değer taşıyan insanlar ve onun değer verdikleri hayatından ye..
Şu an içinde bulunduğum mekandan sıyrılarak zamanın içinde tam elli bir yıl geriye gidiyorum. Sıcak ve huzur dolu odamdaki korunaklılık hissi kendimi tam ortasında bulduğum büyük bir karmaşanın içinde..
Küçük bir çocukken Ay ile sohbet etmeyi çok severdim. Özelliklede sıcak yaz akşamlarında penceremi açar ve başımı yıldızlarla ışıl ışıl parlayan semaya dikip Ay ile konuşur, ona düşüncelerimi ve duygu..
En yakın arkadaşlarımdan birinin kedisiydi Bıdık. Arkadaşımı her ziyarete gittiğimde hemen Bıdık’ı sevmek okşamak için harekete geçer, eğer Bıdık Bey’in canı o gün sevilmek istiyorsa bu amacıma ulaşır..
Türkiye’nin ırkçıları hiçbir engel ve kısıtlama olmadan ağızlarını açmışlar; konuşuyorlarda konuşuyorlar. Ağızlarından dökülen laflar Türkiye gerçeklerini bilen biri için bile şok edici cinsten: Öyle ..
Çocukluğumu çok özlüyorum. Hele son birkaç aydır daha da fazla özlüyorum. Etrafımızı uğursuz bir lanet gibi saran kanlı duvarların dışına çıkmak ve aynı çocukluğumda yaptığım gibi hayal aleminin içine..