Tam ortasında çıkıyormuşum filmin çıkıyormuş benimle birlikte gökte figüran Kırlangıç ana tema bu arkamdan karışıyormuş gök bi yağmur bi kıyamet<..
ben bu pencereyi örttüğümde akşamüzeriydi babası gelmişti güneşin dağa gitmişti komşu komşunun külüne muhtaçkenki halimdi koyu kül rengi mostrasına atıldığım atarsokaklar ..
belki ince uçlu bir cibrenin ucundan çıkıyordur ilk satırı açıyordur ilk nar çiçeği gibi pembe usul... bir kalıp beyaz sabun köpüğü ebemkuşağı renginden kokusu..
Bütün sarılmalar ablam kokardı alaman şampuanlı yumuşacacık saçları dökülürdü iki yanımdan boynuma... bütün kırlangıçlar hep birden havalanırdı hep çok uzaktı
beklenen kuşlar geldi yeni yeni lüleliyor saçlarını bağımda asma yüzünü verip güneşe bana ellerini giydir tek yavrunu sever gibi tepeden tırnağa olur mu olur itin..
Mesela, Başparmağımda kurdeleymiş soluklanmak… Ve ben bakmamışım bir zaman. Nasıl olur çatlaması damarların… Kılcal kılcal… Kıl… Cal… Gözümün bebekleri Sütten ..
Ne arsız ikircikli susuşlar. Kallavi bir Osmanlı tokadı aşkeder kimi, Kimi samur bir dokunuş… Fesat bu gülüşler fesat. Kestirip atıyor kıymığına bakmadan, Yaradan geçi..
Çek gerçek silahlarını acı… Çevir namlunu üstüme üstüme… Vız geliyor gözüme, Dünyalık telaşlarım… Çekip gitmiş cırcırböcekleri uykularımın… Aysız gecelerde karanlıkta kal..
Alelacele toplanmış bavul içim Karış buruş Karman çorman Biletim kayıp Niyetim yok zaten Olsa, Bir düzen Katlardım esvaplarımı Rengine denk… Bir de güze..
Kuzeyden gelen soğuk rüzgarlar, nihayet kışı getirmişti. Yazdan kalma günlerin sarı sıcak sessizliğinde, kısa nacakla küçük dalları odun haline getiriyordu yaşlı adam. Hazana karışıyordu küçük ..