…her şey sevgiyle başladı. Senin sevginle… Belki de hayatın en mucizevî olayına beraber tanık olduk. Bana hayat veren sensin, bunu ilk nefesimde anladım. Belki küçücüktüm ama hislerim vardı. Dışarı..
Bir varmış, bir yokmuşsun! Belki de en iyisidir veda etmemek. Böylelikle bir gün yeniden görüşme umudunu yaşatmış olurum içimde. Sadece umut vaat eden bu sözler, kendimi kandırmaktan başka ..
Şimdiye kadar bizi unutmaya hafızam varmadı. Büyük haksızlık olurdu herşeyi yok saymak. Yaşadığım en güzel anılar, bizde saklıydı. Bitmiş olsa bile gururla anlattığım bir hi..
Aslında o kadar değerli varlıklarız ki, çoğumuz kendimize haksızlık etmeye devam ediyoruz. Bedenimizi, düşüncelerimizi ve hayatımızı yönlendirebilecek iradeye sahipken başkalarına teslim etmeyi kol..
“İçimizdeki çocuk”, hep küçük kalan yanımız… Hayata daha sıkı sarılmamızda, enerjimizi taze tutarak cesaret gösterileri yapmamızda belki de en büyük etken! Yerine göre olgun davranı..
Bazen yaşıyoruz işte öylesine… Bazense büyük amaçlar için çırpınıp duruyoruz. Ya bir kenara itip unuttuklarımız… Hala kıymetini anlayamadığımız savurganlıklarımız… G..
Kendinize ve düşünmeye zaman ayırın. Durup da hayatınıza bir bakın. Her şey yolunda mı? Her şey istediğiniz seyirde mi ilerliyor? Hoşunuza gitmeyen bir pürüz yok mu? Sorun olarak adlandırabileceğin..
Ne olurdu bize her gün sevgililer günü olsaydı... Sen bana her gün hediyeler verseydin... Mesela bir bakışınla, bir sözünle hatta gülümsemenle kutlasaydık günümüzü, Sonra konuşsaydı..
Düşünüyordum da, yazayım dedim… İnsanlara yürüdüğü yolda ışık tutmak kadar daha güzel ne olabilir ki? En azından bunu kabul edebilecek olanlara faydasını olacağını düşündüğüm şeyleri kendim..