Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 

17 Şubat '12

 
Kategori
Deneme
 

23!

23!
 

alıntıdır..


Derlerdi ki yaş 23 olduğunda kişilik oturur. O yaş  yaşadığım içsel çatışmalarımdan kurtulmam için bir umuttu benim için. Yaş 23 olduğunda bütün sıkıntılar bitecek dosdoğru bir insan olacak mükemmel bir hayata sahip olacaktım. Yaşım 27 ve 23’de ne yaşadığımı hatırlamayacak kadar zor günler geçti başımdan. Amaaaan öğrendikçe gerçekleri ruhuma sancılar girmiş meğer. Herkes atıp tutuyormuş bi tarafından. Kişilik mişilik oturmuyormuş 23’ü bekleyenlere söylüyorum daha çok. Ne yol ayrımlarına getirildim, ne güzellikler arasında seçimlere maruz kaldım. En kötüsü  istediğim oyuncağın alınmamasıydı çocukken, sonra en kötüsü derslerden kötü not almak, aşık olup karşılık bulamamak, sonra gezmeye gidememek arkadaşlarla, aileden izin alamamak arkadaşımda kalmak için vs. Ne masumane kötülüklermiş. Aslında güzelliklermiş bunlar. Vallahi kanım çekiliyo saymak istemiyorum şimdiki kötülükleri. Büyümek ne kötü derdi şairler şairane olsun diye süsledikleri cümlelerden zannederdim. Meğer hayatın ciğerini yakmasından damlamış mürekkeplerinden temiz sayfalara bu yakınmalar. Şair dediğin mutlu adamdan pek çıkmazmış. Bir de işin o tarafı var. Hayat boyu mülayim olan ve halk tabiriyle ballı arkadaşlar. Hiç mi karalar bağlamazsın, hiç mi şanssızlık uğramaz sana. Belli bir yaşa ihtiyacı yoktur onların. Her yaşları gül gibi geçer. Tüm güzellikler onların olur. Onlar benim bu yazımı bön bir bakışla es geçerler. Bizim arkamızda ayı bağırır onlar çiçekler içinde yaşar. Allah daha iyi etsin ne diyim. Ömrüm onları kıskanmakla geçti ama artık yok. Bıraktım kıskanmayı, kötüyü düşünmeyi. Vallaha doğru bu pozitif düşünce. Ben felaket tellalı gibi dolaşmaktan bu haldeyim. Hala kendimle çatışıyorum. Kötü düşünceleri kovmak çabasıyla geçiyor günlerim. Yeter yaaa. Dert bende, çile bende reva mı bu kadarı. Şunu bilmek gerek aptalca korkuların, özgüven yokluğunun, kıskançlığın ve bu tip işkence veren duyguların sebebi biziz. Görmezden gelmeyi bilmediğimizden mutluluğu aramadığımızdan, içimizi karartmak daha kolay geldiğinden. Kendimizle uğraşmaktan iyilik yapmaktan da geri kalıyoruz. Ne bileyim bi sokak hayvanı için süt almak bi kenara artık yemek koymak, yazın bir kab su koymak, yardıma ihtiyacı olan bir insanla elimizdekini paylaşmak başkalarının dertlerine deva olmak. Bunlar bizim yaşama değer katmamız için basit ama çok değerli olgular. Enerjimizi bunlarla harcarsak inanın kendimizle uğraşmaya mahal kalmaz. Hayat daha bir güzel olur ballı balsız insan ayrımı olmadığını da anlamış oluruz  evvela. Hepinize kolaylıklar diliyorum..
 

 
Toplam blog
: 10
: 223
Kayıt tarihi
: 12.08.11
 
 

Daha önce hurrealizim adıyla yazıyordum fakat sayfamı değiştirmek zorunda kaldım. Yalnız hisseder..

 
 
 
 
 

 
Sadece bu yazarın bloglarında ara